Uzmanı uyardı: Kalitesiz uykuya dikkat!

Yakın Doğu Üniversitesi'nde düzenlenen sempozyumda, uykunun geçmişi, bugünü ve geleceği kapsamlı bir şekilde tartışıldı. Uzmanlar, uyku süresi ve kalitesinin kardiyovasküler hastalıklar, diyabet ve nörodejeneratif hastalıklarla bağlantılı olduğunu belirterek uykunun sağlık üzerindeki kritik etkilerine dikkat çekti.

Her yıl Mart ayında kutlanan "Dünya Uyku Günü" çerçevesinde, uyku sağlığının önemini vurgulamak ve uyku bozukluklarına dair farkındalık oluşturmak amacıyla Yakın Doğu Üniversitesi'nde sempozyum düzenlendi. "Uyku Çalışmalarında Geçmiş, Bugün ve Yarın" temalı sempozyum yoğun bir katılımla gerçekleşti.

Etkinliğin moderatörlüğünü, Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adile Öniz üstlenirken, sempozyumda Asya Uyku Tıbbı Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Aksu, Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Gonca İnanç ve Beyin ve Bilinç Durumları Araştırma Merkezi (BEBAM) Başkanı Prof. Dr. Murat Özgören konuşmalar gerçekleştirdi.

Sempozyumda "Uyku Tıbbı Bazında Uyku Çalışmaları", "Uyku: Günümüzden Seçmeler" ve "Uyku: Geçmişten Geleceğe Yansımalar" gibi konular ele alındı. Katılımcılar, uyku biliminin geçmişten günümüze nasıl evrildiğine dair bilgiler edinme fırsatı buldu. Etkinlik sonunda yapılan soru-cevap bölümü, uyku sağlığına dair farkındalık yaratmayı amaçladı.

Prof. Dr. Murat Aksu: "Uzun saatler çalışmak yerine, iyi bir uyku ile daha verimli olabilirsiniz"
Uyku bozukluklarının bireysel sağlık üzerindeki etkilerine değinen Prof. Dr. Murat Aksu, uyku ve uyanıklık dengesinin "sirkadiyen ritim ve hormonal düzenle" sağlandığını vurguladı. Sunumunda doğanın biyolojik saatine örnek olarak mimoza çiçeğini anlatan Aksu, "Mimoza çiçeği gündüz açar, gece kapanır. Işık almayan bir ortamda bile bu döngüyü sürdürmesi, içsel bir saat mekanizmasına sahip olduğunu gösteriyor. Bu keşif, geçmişte sirkadiyen genlerin bulunmasında önemli ilerlemelere yol açmıştı" dedi. "İyi uyuduğumuzda uyanıklığa hazır oluruz" ifadelerini kullanan Aksu, uyku süresi ve kalitesinin, kardiyovasküler hastalıklar, diyabet ve nörodejeneratif rahatsızlıklarla ilişkili olduğunu ve uyku bozukluklarının erken teşhis edilmesinin önemine dikkat çekti. Aksu, kaliteli uykunun başarı için vazgeçilmez olduğunu belirterek, "Uzun saatler çalışmak yerine, iyi bir uyku ile daha verimli olabilirsiniz" mesajını verdi.

Prof. Dr. Murat Özgören: "Çalışmalarımız etkili tedavi yöntemleri geliştirilmesine olanak sağlayacak"
Uyku tıbbı alanındaki yenilikçi tanı ve tedavi yöntemlerine dair bilgiler veren Prof. Dr. Özgören, multidisipliner bir yaklaşım benimsediklerini belirtti. "Tıp, nöroloji, kulak burun boğaz, fizik, biyoloji, moleküler biyoloji ve genetik, biyomedikal mühendislik, psikoloji, elektrik elektronik ve makine mühendisliği, fizik tedavi, biyoistatistik ve biyoenformatik gibi farklı alanlarda yapılan çalışmalarla daha etkili sonuçlar elde etmeyi amaçlıyoruz" dedi. Ayrıca, iş ve uyku arasındaki ilişki, ışık kirliliği ve şehir stresi gibi konularda kapsamlı araştırmalar yürüttüklerini söyledi.

Doç. Dr. Gonca İnanç: "Uyarılmalar, uyku kalitesini ve bilinç durumlarını etkileyebilir."
Laboratuvar çalışmalarında uyku üzerindeki çeşitli uyarılmaların etkilerini inceleyen Doç. Dr. Gonca İnanç, uyku sırasında bilinç düzeyinin aktif kalabildiğini ve uyarılmaların uyku kalitesini etkileyebileceğini belirtti. "Yüzeysel uyku ile derin uyku arasındaki karşılaştırmalarda bazı farklılıklar gözlemlendi" diyen İnanç, uykunun bilinç durumunu tamamen devre dışı bırakmadığını vurguladı. Ayrıca, stres, uyku bozuklukları ve çevresel faktörlerin uyku süreçlerini tetikleyebileceğini ifade etti.