İl Başkanını Allah kurtarsın

CHP’de kongre sürecinin başlamasıyla birlikte yeni İl Başkanının kim olacağı da konuşulmaya başlandı. CHP’liler için hayırlısı olsun.
Hani bir kişi hapse düşünce “Allah kurtarsın” denir ya; işte siyasi partilerin il başkanlarına da “Allah kurtarsın” demek lazım. Parti içi muhalefete ağzınızla kuş tutsanız yaranamazsınız. Genel Merkez sürekli sizi arayıp eksikliklerinizi dile getirir. Bir kere bile “Tebrik ederiz” demezler. Eğer ki CHP Eskişehir’de üç milletvekili çıkartırsa, bu genel merkezin başarısıdır. Yok iki milletvekilinde kalsalardı, sorumlusu örgüt ve başındaki il başkanı olurdu. İşte AK Parti örneği. Eğer ki AK Parti Eskişehir’de üç vekil çıkartsaydı, başarı genel merkezin olacaktı. Ama az bir oy farka iki milletvekilinde kalınca kimse “Eskişehirli aday bile göstermediniz” demeyecek, faturayı il yönetimine kesecektir.
Çok iyi bilirim; böyledir bu işler…
Ayrıca her milletvekili kendisini partinin koruyucusu zanneder, sürekli il başkanına akıl öğretir. Geçtim akıl öğretmeyin, zaman zaman talimat vermeye kalkarlar. Birbirleriyle mücadele eden milletvekilleri, il başkanının kendinden taraf olmasını ister ve tarafsız kalmasına bile tahammül edemezler.
İlçe başkanlarıyla ayrıca uğraşmanız gerekir. Hele ki ilçe başkanlarının bulunduğu yerlerdeki belediyeler CHP’li ise yandınız ki ne yandınız… Üstelik ilçe yöneticileri de ayrıca sorun çıkartacaktır. Kendi yönetiminizdeki kişilerin bile çocukça kaprisleriyle mücadele etmeniz gerekir. CHP’de üç milletvekilinden farklı olarak üç büyük belediye yönetimi de bulunuyor. Belediye başkanları, sadece kendi isteklerinin olmasını ister. Hele ki belediye başkanları arasında rekabet varsa, kabak yine il başkanının başında patlar.
Üstelik belediyede önemli koltuklarda oturan herkesin ayrı bir derdi olacaktır ve egosu tavan yapmış bu kişiler kendilerini küçük birer belediye başkanı olarak görüp, kapris yapacaktır. Bütün belediye yönetimleri, parti üyelerini istihdam ederek kongre sürecinde kendi delegelerini yaratmak isteyecektir.
Dolayısıyla “İl başkanı olmak siyasette en zor iştir” diyebilirim. Eğer ki milletvekili veya belediye başkanı olmak gibi bir hedefiniz yoksa, il başkanlığı yapılacak iş değildir. Ki Eskişehir CHP örgütünde milletvekilliği ve belediye başkanlığı makamları zaten önceden kapıldığı için böyle bir hedefe de ulaşmanız mümkün değildir. Ayrıca milletvekili veya belediye başkanı olmak isteyen herkes sizi rakip ve düşman olarak görecektir.
Yerel seçimlerden önce il başkanı olmak ise cehennemin VİP salonunda ağırlanmak gibidir. Belediye meclis üyelerinin görevlerini bile bilmeyen yüzlerce aday adayı, listelerde iyi bir yere alınmamalarını size bağlayacak, sizi suçlayacaktır. Üstelik belediye başkanları da – teamüldendir – listeye alınmayan her meclis üyesine, “Vallahi biz seni listeye almıştık ama İl Başkanı olacak o adam, son anda ismini silmiş” diyerek suçu size atacaktır.
Özetle CHP’nin mevcut il başkanı Recep Taşel’e büyük geçmiş olsun dileklerimizi iletelim. Şimdi kuş gibi hafiflemiştir. Muhtemelen il başkanlığı süresince çektiği çileler, cenneti garantilemesine neden olmuştur.
Yeni il başkanı kim olacak bilemiyorum. Garibana şimdiden “Allah kurtarsın” diyelim…
 

"18 lira çok" diyorduk

Seçimlerden önce 18 lira olan benzin fiyatları, bugünden itibaren 39 liraya dayandı. Halbuki sadece 3 ay önce 18 liralık benzin fiyatına "Çok fazla" diyorduk. Ve biz böyle dediğimiz zaman sevgili hükûmetimiz, "Gabar'da petrol bulduk, Karadeniz'de gaz bulduk; bizi seçin benzin sudan ucuz olacak" diye bol keseden atıyordu.
Demek yalanmış...
Akaryakıtç türevlerine yapılan her bir zam, ekonomide tepeden tırnağa kadar her şeyin fiyatının artmasına neden oluyor. Dolayısıyla hükûmet eğer ki ekonomiyi toparlamak istiyorsa, akaryakıt zamlarını bir şekilde firenlemek zorunda.
Bu arada bir diğer yalandan daha bahsetmek istiyorum; dünyada petrol fiyatları artmıyor. Bu da tıpkı diğerleri gibi kuyruklu yalan. Mayıs 2022'de 122 dolar olan petrol fiyatları şu anda 93 dolar. Yani petrol dünyada giderek ucuzlaşıyor...