Bu ne biçim bir müftü?

Karadeniz müziğinin sevilen sanatçısı Volkan Konak, Kıbrıs’ta düzenlediği bir konser sırasında kalp krizi geçirerek, hayata veda etti. 58 yaşındaki Konak’ı Türkiye’de tepeden tırnağa herkes severdi.

Öte yandan, hiçbir şeyi sevmeyen, kalbi nefretle dolu insanlarla birlikte yaşadığımız da ayrı bir gerçek. Maalesef müftülük gibi önemli bir makama gelen bir kişi, sosyal medya hesaplarından Volkan Konak’a kin kustu. Bu kişinin adını da sözlerini de paylaşmıyorum. Ancak bu tip adamlar yüzünden – özellikle de gençlerimizin – dininden soğuduğu bir gerçek.

Diyanet İşleri Başkanlığının bu şahıs hakkında nasıl bir tutum sergileyeceğini merak ediyoruz. Ancak tecrübelerimiz, Ali Erbaş yönetiminin bu olayı görmezden geleceğini gösteriyor.

Bayram ilaç gibi geldi 

Her gün yeni bir felaket ve krizle karşılaşan ülkemizde 3 günlük Ramazan Bayramı, sinirlerimize ilaç gibi geldi.

Özellikle Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun Silivri zindanlarına atılması, milletimizin zaten gergin olan sinirlerini kopma noktasına getirmişti. Bayramın ilaç gibi gelmesinde hem hükümetin tatili 9 güne çıkartmasının hem de CHP’nin eylemlere ara vermesinin etkisi büyük oldu.

Ancak ve maalesef kısa süren bayram tatili de sona erecek ve memleket kaldığı yerden yoluna devam edecek. Hemen her gün yeni bir krizle karşılaşacağız ve ekonomi de daha kötüye gidecek.
Hiç kimse, hiç kimseyi kandırmasın; Türkiye bu kafayla yönetildiği müddetçe, her günümüz bir öncekinden kötü olacaktır.

Azgın azınlık 

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, katıldığı canlı yayında 'boykot' yapanlara "azgın azınlık" ifadelerini kullandı ve 2 Nisan'da alışveriş çağrısı yaptı.
Boykotun ne kadar etkili olacağını veya Sayın Bakanın çağrısının neticelerini. İlerleyen günlerde göreceğiz.

Ancak Sayın Bakanımıza küçük bir hatırlatmada bulunmak isteriz. Öncelikle Ticaret Bakanımız “Milli ekonomi” diye bir şeyi çok geç aklına getirmiş, Milli ekonominin ne olacağını, CHP’li Cumhurbaşkanı adayı zindana atılmadan önce düşüneceklerdi.
Ayrıca Sayın Bakanın boykot yapanlardan “Azgın azınlık” olarak bahsetmesinin de kabul edilebilir bir yönü bulunmuyor. AK Partili Ömer Bolat azgın bir azınlık arıyorsa, vatandaşın içine bakmasın. Asıl azgın azınlık, İstanbul Boğazında viski kadehlerini birbirine, “Yaşasın
Hükümet” diye tokuşturan AK Müteahhitlerdir. Gariban vatandaş ne azgındır ne de azınlıktır.