Özel bir taşla üç kuş vuruyor

Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun Silivri Zindanına atılmasıyla birlikte, siyaset çok hızlandı. Tarihe “19 Mart Operasyonu” olarak geçecek bu hadiseden sonra, CHP’ye kayyum atanacağı da söylenmeye başladı. 

Bilindiği gibi 23 senelik AK Parti iktidarında, ucu politikaya dokunan bütün davaları bizler önceden öğrendik. Ergenekon gibi dava süreçlerini önceden AK Troller sosyal medyadan paylaştı ve davalar açılmadan önce, o davaların nasıl sonuçlanacağı hakkında bilgi sahibi olduk. 
Nitekim CHP’nin 4 – 5 Kasım 2023 tarihleri arasında düzenlediği 38’inci Kurultayın da iptal edileceğine ilişkin AK Troller sosyal medyayı kasıp kavurmaya başladı. Hangi gizli yapılanmadan kontrol edildiğini bilmediğimiz AK Troller, 38’inci Kurultay’a şaibe karıştığı, dolayısıyla bu kurultayın iptal edileceğini, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in başkanlığının düşeceğini ve partiye kayyum atanacağı söylenmeye başlandı.
Bu iddiaları ciddiye alan Özgür Özel, yarın Ankara’da düzenlenecek olan olağanüstü bir kurultayın yapılacağını söyledi. Özgür Özel, bu akıllı hamlesiyle bir taşla üç kuş vurmuş oldu.
Birincisi CHP’ye kayyum atanmasının kesin olarak önüne geçti.
İkincisi Olağanüstü Kurultay yaparak, gündemi elinde tutma inisiyatifini ele geçirdi.
Üçüncüsü ise parti içerisindeki muhaliflerini tasfiye ederek, CHP’nin başında tam ve eksiksiz bir güç elde etme olanağı buldu.
Sonuç olarak yarın yapılacak Kurultay, CHP’nin bir gövde gösterisine dönüşecek ve Özgür Özel, 4 – 5 Kasım 2023’te düzenlediği partinin yönetim kadrolarını, yeniden ve tam olarak istediği gibi oluşturacak.
Kurultay’ın başta CHP olmak üzere memlekete hayırlar getirmesini dileriz.
Ancak aynı Kurultay’ın basına kapalı olarak gerçekleşeceğinin açıklanması kafalarımızı karıştırdı. CHP bu kararını, “Kurultay Salonu’nun teknik yetersizliği”ne bağladı. 
Bu açıklamanın kabul edilebilir bir yönü yok. Yani gazetecilere üç – beş koltuk ayarlayacak imkanlarının bulunmamasını ciddiye almıyoruz. Üstelik canlı yayın dediğiniz şey, artık basit bir cep telefonuyla bile yapılabiliyor. Umarız CHP Genel Merkezi bu anlamsız kararını değiştirir.

“Yerli ve Milli” edebiyatı etki etmiyor

Bir grup öğrencinin 2 Nisan günü alışveriş yapmama kararını CHP Genel Merkezi destekleyince, nur topu gibi yeni bir polemiğimiz oldu.
Saray cenahı CHP’nin bu tutumunu “Yerli ve Milli” ekonomiye vurulmuş bir darbe olarak nitelendirdi. Hatta CHP’nin bir milli güvenlik sorunu olduğunu ileri süren organize Trol çeteleri de ortaya çıktı. Bu “CHP bir milli güvenlik sorunudur” sözlerini yabana atmayın. Muhtemelen ilerleyen günlerde CHP’yi kapatma kararı almak isteyenler, bu slogan üzerinden yürüyeceklerdir.
Boykot kararı karşısındaki görüşlerimi daha önce söylemiştim; topyekun alışveriş yapmama eylemi hem sürdürülebilir değildir hem de olaylarla hiç alakası bulunmayan küçük esnafı yaralamaktan başka bir işe yaramaz.
Ancak boykot yapmanın da bir hak olduğunu unutmayalım.
Daha geçtiğimiz aylarda sevgili hükümetimiz, “Vallahi enflasyon bizim beceriksizliğimiz yüzünden olmuyor. Bütün suçlu bu ‘Üç Harfli’ marketlerdir” diyerek milleti boykota çağırmamış mıydı? Kendileri boykot kararı aldıkları zaman yerli ve milli oluyorlar da muhalefet yapınca mı “Dıj Güjler” devreye giriyor?
AK Parti artık algı bile yapmayı becerememeye başladı. Nitekim “Yerli ve Milli” edebiyatının da artık eskisi kadar etkili olmadığını görüyoruz.

CHP oy patlaması yapmadı

19 Mart Operasyonundan sonra yapılan, “Bu Pazar Seçim Olsa” anketleri, CHP’lilerin beklentilerini tam olarak karşılamadı. Belli ki hükümet kanadının “Siyasi değil, bizimle alakası olmayan hukuki bir süreç” tarzındaki propagandası, kendi seçmenleri içinde belli bir oranda karşılık bulmuş. Süreç içerisinde CHP’nin oyunun yaklaşık 3 puan arttığını görüyoruz. Elbette bu çok iyi bir rakam. Aynı şekilde AK Parti’nin oyunun 2, MHP’nin ise 1 puan azaldığı görülüyor. Bu oy değişimlerini küçümseyecek değilim. Ancak ortada ciddi bir oy patlaması olduğunu da söyleyemeyiz.

Milliyetçi Cephe’de değişen bir şey yok

2023 seçimlerinde İYİ Parti yüzde 9,7 puan oy almış, İYİ Parti’den ayrılan Zafer Partisi ise 2,28’de kalmıştı. Bugün Milliyetçi kanatta 3’üncü bir parti daha bulunuyor; Anahtar Partisi.
2023 seçimlerinde milliyetçilerin aldığı oy toplamda 12 civarındaydı. Son yapılan anketlerde toplam oyun yüzde 13 civarında olduğunu görüyoruz. Ortada 1 puanlık bir artış var ki bu duruma, “Milliyetçi Cephe’de değişen bir şey yok” yorumunu yapabiliriz.

Tarihte bu hafta:

COVİD aşısı kalp krizi mi yaratıyor?

2 Nisan 2020 tarihinde doğrulanmış COVID-19 vakalarının sayısı dünya çapında 1 milyonu geçti. Bu küresel salgın üzerine dünya çapında pek çok kurum, aşı geliştirmeye başladı. Netice itibarıyla aşılar yaygın olarak kullanıldı ve krizi atlatmamızda büyük etkileri oldu.
Tabii bu arada, “Aşılar küresel sermayenin oyunudur” diyen bazı arkadaşlarımız da ortaya çıktı. Yine hiçbir bilimsel çalışmaya dayanmadan, aşıların ilerleyen yıllarda kalp krizlerini tetikleyeceğini ileri sürenler de oldu.
Son olarak ünlü sanatçımız Volkan Konak’ın ölümünü de covid aşılarının insanları öldürdüğünün delili olarak ileri sürdüler.
Öncelikle şunu belirtelim; sigara – alkol ve kiloyu bir araya getirdiğiniz zaman kalp krizi geçirirsiniz. Bu kötü alışkanlıklar sizi pandemiden önce de öldürürdü pandemiden sonra da öldürür.
Kaldı ki pandemiden bu yana yüzlerce bilimsel araştırma yapıldı ve kalp krizlerinde anlamlı bir değişiklik tespit edilemedi. Siz yüzlerce bilimsel araştırmayı göz ardı edip, hiçbir bilimsel dayanağınız olmadan “Covid aşıları kalp krizi yapıyormuş” demeye devam edebilirsiniz.
Ancak ben “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir” diyenlerdenim. Sadece bilimsel verilere inanırım, kulaktan dolma dedikodulara itibar etmem.