Görünen o ki epeydir Eskişehir’in kaderi Ankara’da belirleniyor.
Görünen o ki epeydir Eskişehir’in kaderi Ankara’da belirleniyor.
Çünkü masa başında oturan ve sözde önemli kararlar veren siyasetçi ve bürokratlar için Eskişehir son derece kolay lokma...
Eskişehir’e yapılanı başka şehre yapsalar zorlanacaklar. Çeşitli baskılara maruz kalacak, kapıları itirazlardan aşınacak ve muhtemelen bazı kararlar yüzünden başları fazlaca ağrıyacak.
O yüzden Eskişehir onlar için karar alabilecekleri en rahat, en ideal şehir olarak hep en üst çekmece içinde duruyor.
Abartma Soner diyenleriniz olacaktır. Ama inanın az bile söylüyorum.
Resmin tek bir detayına, tek bir hamleye bakmayın. Alt alta yazın ve toplayın lütfen.
Havalimanı buzdağının ufak bir kısmı... Ona gelinceye kadar neler yaşadık biz.
Defalarca yazdıklarımızı tekrar edeceğiz ama yazmadan olmaz.
Eskişehir’den Tülomsaş’ı alıp Ankara’ya bağladılar mı?
Devrim otomobilini, Karakurt’u yapan sanayi tesisini küçük bir şubeye çevirdiler mi ?
Çevirdiler.
İtiraz ettik mi? Hayır.
Türkiye’nin hava savunma sanayisi ile ilgili üretimin yüzde 90’ı Eskişehir OSB’de değil mi?
Peki, havacılık ihtisas bölgesini, kümelenmesini dalga geçer gibi Eskişehir yerine Ankara yaptılar mı?
Yaptılar.
İtiraz ettik mi? Hayır.
Açıköğretim Fakültesinin devasa bütçesini bir gecede Ankara’ya bağladılar mı?
Bağladılar.
İtiraz ettik mi? Hayır.
Hatta AÖF’yi de Ankara’ya taşıyacaklardı ama neden ise askıya aldılar.
Eskişehir’e milyarlık yatırım diye yapılan YHT’de bu şehrin insanına sayılı kontenjan ayrılmadı mı? Size yaptık denilen seferlerde en az kontenjan Eskişehir’e ayrılmadı mı?
Ayrıldı.
İtiraz ettik mi? Hayır.
En büyük en göstere göstere yapılan eziyetin öznesi bu şehrin ortak paydası dediğimiz Eskişehirspor olmadı mı?
Tüm ülkede ceza kesilen, Vergi dairesi ve SGK’nın dahi rahatça ceza kesebildiği tek takım Eskişehirspor oldu mu?
Oldu, oldu. Bal gibi oldu. İtiraz ettik mi? Hayır.
Bakın...
Bu şehrin su kaynağı resmen işgal edildi, yaptırım olmadı.
Bu şehrin sıcak suyu için seçim önü büyük projeler ilan edildi. Çivi çakılmadı.
Bu şehrin otomobili ben üreteyim teklifi kabul edilmedi. Yan sanayisi bile reva görülmedi.
Süperkent olacaktı olmadı. Çevreyolu öncelik değil diye gündeme bile alınmadı.
İtiraz etmeyi başardığımız iki konu var.
Birincisi kömürlü termik santral oldu. Diğeri de geç kalmakla birlikte Havalimanı.
Bir de yıllar öncesinde herkesin hemfikir olduğu eski stadyumun yeri konusu.
Onda da parasını Anadolu Üniversitesi ödedi ve mevzuatta Büyükşehir’e verilmesi gereken meydan adı bahçe konularak TDKB vakfına bağlandı.
Hal böyleyken bende Ankara bürokratı olsam kendimi kasmak yerine Eskişehir’in ensesine vurur ekmeğini alırım.
İtiraz yok, baş ağrısı yok, baskı yok.
Daha ne olsun !
Bu konuda da en büyük hicap iktidar temsilcilerinde olsa dahi, bazı konularda görüş belirtmek, itiraz etmek hatta isyan etmek için çekinen, başlık seçen ve umarsız davranan tüm şehir yöneticilerinin de payı olduğunu unutmayalım.