Siyasetin kamu düzeninde oluşturduğu baskı, kadrolaşma ve hakimiyet kendini her alanda gösteriyor.
Siyasetin kamu düzeninde oluşturduğu baskı, kadrolaşma ve hakimiyet kendini her alanda gösteriyor.
Bürokrasiye alıştık, normal olmamakla birlikte bazı kurum ve müdürlüklerin iktidarın sözünden çıkmayacağını, izin almadan beyanat bile verememesine alıştık.
Gel gelelim söz konusu durum Üniversiteler, bilim yuvaları, bilginin, teknik donanımın başkenti olan yerler olunca insan üzülmeden edemiyor.
Yaşanan süreçler karşısında en ufak bir bilgi notunu bile paylaşamayan, tartışmalara açıklık getiremeyen ve dilsiz taklidi yapan Üniversitelerin düştüğü durum, onları yöneten kadroların içinde bulunduğu durum gerçekten içler acısı...
Bakın, Eskişehir son 1 ay içinde iki önemli konuyu tartıştı. Halen daha da tartışıyor.
Biri URAYSİM, diğeri Hasan Polatkan Havalimanı...
URAYSİM projesi Anadolu Üniversitesi'nin başlattığı ve ESTÜ'nün yürütücüsü olduğu bir proje...
Hasan Polatkan Havalimanı da Anadolu Üniversitesi tarafından yapılan ve şu an ESTÜ'nün işlettiği bir havalimanı...
Yani her iki konunun asli muhatabı Üniversiteler...
Her iki konuda da en somut, en net bilgi Üniversiteler de...
Her iki konuda şehirdeki herkes görüş belirtiyor.
Uzman olmayanlar dahi fikir veriyor, iş tarif ediyor, tartışıyor...
Gel gelelim konunun asli muhatapları yani Üniversiteler sus pus durumda.
Bırakın yorum yapmayı, kamuoyunu aydınlatacak iki satır bilgi dahi verilmiyor durumda.
Haliyle insan üzülüyor, darlanıyor, iç çekiyor.
Ya verilecek bilgi ve yorum iktidarın işine gelmiyor diye çekiniliyor, ya da bilgi vermenin gereksiz olduğu gibi yanlış bir kanaat var.
Her ikisi de yanlış, her ikisi de fecaat.
Eskişehir'e ve Üniversitelerine bu dilsiz bu lal tavırlar ne yazık ki yakışmıyor.