Bu daha iyi günlerimiz...

Dünya ekonomisinde bir sıkışmışlık var, söz konusu sıkışmışlık Covid-19 salgınıyla iyiden iyiye hissedildi.
Elbette Türkiye de bu sıkışmışlıktan nasibini aldı. Salgından önce ekonomimiz alarm veriyor, uzmanlar uyarılarda bulunuyorlardı.
Salgının başlamasıyla beraber ülkemiz zor bir döneme girdi. Özellikle Avrupa ülkelerinden çok daha çetin bir ekonomik buhran hali başladı. Bu da ekonomimizin ne kadar kırılgan bir yapıya sahip olduğunu bir kere daha göstermiş oldu. 
Tam salgının etkileri azalıyor derken Rusya-Ukrayna savaşı başladı. Haliyle Türkiye ekonomisi bu savaştan da etkilendi. Savaş hali sürdüğü için ekonomimiz etkilenmeye devam ediyor.
Derken büyük bir deprem felaketiyle karşı karşıya kaldık, hızla yere çakılmakta olan ekonomimiz bahse konu felaketle de bir hayli yara aldı.
Ekonomik darboğaz iyiden iyiye kendini hissettirdiği vakitlerde bu sefer cumhurbaşkanı seçimi ile milletvekili genel seçimi sürecine girdik. İktidar ‘seçim ekonomisi’ denen forvetini sahaya sürerek gerçekçi olmayan adımlar attı. Muhalefet ise bol keseden yağdırdı. İktidar-muhalefet çekişmesi neticesinde ortaya konan vaatler kara deliğin iyice açılmasına neden oldu.
*
Ve seçim bitti…
Ekonomi bakanı değişti.
Yeni bakan “rasyonel zemine dönmek dışında seçenek kalmamıştır” dedi.
Umarım dediğini yapabiliyordur.
En azından politika faizini kademeli olarak yükseltiyorlar!
Bunun dışında vatandaşın, çiftçinin, tüccarın ve sanayicinin sırtına binen dev zamlar dışında pek hareket göremiyoruz.
Ya da görüyoruz… ABD, Avrupa ve Arap ülkelerinden para arıyoruz… Hangi imtiyazları vereceğiz şu an için bilemiyoruz…
*
Dillere pelesenk olan deyim: Bu daha iyi günlerimiz.
Evet, hem de çok iyi günlerimiz.
Aslında seçim ekonomisi bir yönüyle devam ediyor.
Yalnız ve yalnız beş ay sonra yerel seçimler var.
İktidar, özellikle İstanbul, Ankara, Antalya, Adana ve Mersin’e gözünü dikmiş durumda.
Ezici bir yerel seçim zaferi istiyor.
Dolayısıyla ‘birtakım uygulamaların’ seçimden sonraya bırakılacağını düşünüyorum.
*
O nedenle siz asıl yerel seçimden sonra seyreyleyin başımıza gelecekleri!

Mahmut Çorumlu neden geldi?

Emirdağlılar her seçim döneminde olduğu gibi bu sefer de bir belediye başkanları olsun istiyorlar. Fakat en büyük handikapları bir araya gelemiyor olmaları. Bu sefer şeytanın bacağını kırmak niyetindeler. Bu noktada Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mahmut Çorumlu etrafında Emirdağlıların birleşebileceklerini düşünüyorlar. Çorumlu'yu AK Parti'den Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak görmeyi arzuluyorlar. Peki, bu arzuları için ne yapıyorlar? Kulis yapıyorlar, bunu biliyoruz. Ama geçtiğimiz Pazar günü somut bir organizasyona imza attılar. Emirdağlılar Vakfı himayesinde öğrenciler için burs toplama gecesi düzenlediler. Peki, şeref konuğu kimdi? Elbette Mahmut Çorumlu! Biraz niyet okuma olacak ancak şunu söyleyebilirim: Emirdağlılar, güzel bir bahane bularak Çorumlu'nun Emirdağlılar nezdinde algısını pekiştirmeye dönük bir harekete imza attılar. Bakalım, bu çaba, Çorumlu'yu aday yapmaya yetecek mi? Unutmadan; Mahmut Çorumlu, bağış gecesinde, bir öğrencinin eğitim masrafını üstlendiğini duyurdu ve Eskişehir'in kendisinin yuvası olduğunu vurguladı, bunu da aktarmakta fayda var.