Kötü günler kapıda!

Eskişehir Ticaret Odası Başkanı Metin Güler, 18 bini aşkın üyesiyle kentin en büyük sivil toplum kuruluşunun başında önemli işlere imza atıyor.
Eskişehir’in yanı sıra Türkiye’de ekonominin nabzının nasıl atağını en iyi bilenlerden anlayacağınız.
Başkan Güler ile piyasanın durumuna ilişkin yaptığımız görüşmede pek iç açıcı sözler sarf etmedi.
Türkiye’de son 3 buçuk yılda 1.260 şirketin konkordato kapsamına alındığını hatırlattığım Başkan Güler, Eskişehir’de bu rakamın 20’ye yakın olduğunu söyledi ve ekledi:
“Üzülerek söylüyorum ki konkordato kapsamına alınan şirketlerin ancak yüzde 10’unun yaşama şansı oluyor. Buradaki en önemli sorunlardan biri konkordato kapsamındaki şirketlere atanan kayyımlarda. Örneğin metal sektöründe faaliyet gösteren bir şirkete hizmet sektöründen bir kişinin atanması doğru değil. Mutlaka sektörle alakalı kişiler atanmalı ki o şirketin ayakta kalması daha mümkün olsun.”
Başkan Güler, piyasanın şu anda talep azlığına bağlı olarak daraldığını, mevsimsel bazı canlanma dışında işlerin çok iyi gitmediğini dile getirdi.
İç talebin azalmasının yanı sıra ihracatta da bir gerileme olduğuna dikkati çeken Güler, ülke genelinde otomotiv, beyaz eşya ve metal sektöründe vardiya sayılarının azaldığını, binlerce işçi çıkışının yaşandığını kaydetti.
Hükümetin sıkı para politikasına bağlı olarak kredi kartı taksit sayısını azaltması ve yüksek faiz oranlarının vatandaşın taleplerini ertelemesine neden olduğuna işaret eden Başkan Güler, “Eskişehir’de üretimi yüksek beyaz eşya sektöründe ülke genelindeki arz-talep dengesinin bozulması ve oluşan stoklar, buraya iş yapan yan sanayiye henüz yansımadı. 2025 yılı başı itibarıyla piyasanın daha da daraldığına tanık olacağız. Anlayacağınız kötü günler kapıda” yorumunu yaptı.
ETO Başkanı Metin Güler, döviz kurundaki artışın enflasyonun altında olmasını öngördüğünü de sözlerine ekledi.
Başkan Güler, piyasanın röntgenini çeken bu değerlendirmesinden de anlaşılacağı üzere…
İşler pek iyi gitmiyor…
Diyeceğim o ki…
Aman dikkat edin, ayağınızı yorganınıza göre uzatın, borçlanmayın, mevcut pozisyonunuzu koruyun.
Çünkü yanlış ekonomi politikalarının bedelini 90 milyon olarak ödemeye birkaç yıl daha devam edeceğiz.
Buradan görünen o.

Bu etkinliği kaçırmayın derim! 

Yarım asrı geçen ömrüm boyunca kuştan tavşana, kediden köpeğe kadar pek çok evcil hayvan sahiplendim.  
Şu anda ailemizin 4. bireyi kedimiz Leo ile 6 yıldır mutlu, mesut yaşıyoruz.
Hekimler, evcil hayvan beslemenin insan sağlığına olan etkisini bilimsel olarak açıklayarak tavsiyelerde bulunuyorlar.
Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz, çocuk yaşta evcil hayvan sahiplenmenin nasıl etki yarattığını şu sözlerle ifade ediyor:
“Bir evcil hayvana sahip olmak beyin kimyanızı ve dolayısıyla beyninizin işlevini olumlu yönde değiştirebilir ve bu etki çocuklukta başlar. Çocuklukta evcil hayvan sahipliği ile duygusal açıdan iyilik hali arasında bir ilişki olduğuna dair kanıtlar var. Evcil hayvan sahipliği çocuk ve ergenlerin duygusal, bilişsel, davranışsal, eğitimsel ve sosyal gelişimine fayda sağlar. Bu etkiler özellikle benlik saygısı, yalnızlık ve sosyal yeterlilik alanlarında görülmektedir.”
Şu sözün altına imzamı atıyorum…
“Hayvan sevmeyen insan sevemez.”
Bu yazıyı kaleme almama neden olan mevzu Tepebaşı Belediyesi’nin 4 Ekim Hayvanları Koruma Günü’ne özel düzenleyeceği etkinlik.
Belediyenin açıklamasına göre, 4 Ekim Cuma günü saat 10.00’da Tepebaşı Belediyesi Doğal Yaşam Merkezi’nde gerçekleşecek etkinliğe katılan çocuklara, veteriner hekimler tarafından can dostların bakımı, ihtiyaçları ve hayvanlara nasıl yaklaşılması gerektiği konusunda bilgi verilecek. Ayrıca geçici bakımevinde bulunan patili dostların cinsleri tanıtılarak hayvan sevgisi aşılanacak.
Tüm Eskişehirlilerin davetli olduğu etkinlik için saat 09.30’da Atila Özer Karikatürlü Ev önünden araç kaldırılacak. 
Bursa Çevre Yolu 4. kilometrede hizmet veren Doğal Yaşam Merkezi’ne 0 (533) 955 79 04 numaralı telefondan ulaşılabiliyor.
Çocuklu aileler, bu etkinliği kaçırmayın derim.