Prof. Dr. Turan Akman Erkılıç

Öğretmenim Uğur Mumcu

Başka toplumları pek bilemem ama ‘öğretmen’ bizim toplumda kutsallaştırılmış bir kavramdır. Köyde, kentte, kırda, evde öğretmenlerimizi bizler hep farklı güzel yerlere koyarız. Bizim toplumda öğretmenler gününün bir başka kutlanmasının bir nedenini de budur sanki.

28 Ocak 2021 08:43
A
a
Sütiş Eskişehir
Başka toplumları pek bilemem ama ‘öğretmen’ bizim toplumda kutsallaştırılmış bir kavramdır. Köyde, kentte, kırda, evde öğretmenlerimizi bizler hep farklı güzel yerlere koyarız. Bizim toplumda öğretmenler gününün bir başka kutlanmasının bir nedenini de budur sanki.
 
İşte Uğur Mumcu’yla ilgili yazı yazmaya koyulduğumda bu duygularla başlayıverdim.
Yazının başlığı ne olabilir ne anlatabilirim derken aklıma ‘Öğretmenim Uğur Mumcu’ geliverdi.
Hayır hayır! Ben iletişim ya da gazetecilik okulunda okumadım. Ancak 1973’den beri Uğur Mumcu’nun öğrencisiyim. Öyle sanıyorum ki Uğur Mumcu biz 78’lilerden binlerce gencin öğretmeni…
O, her gün gazetesinde bizlere on, onbeş, yirmi dakika ders anlatırdı sanki…
Bir gün konumuz ulusal bağımsızlık, bir gün terörsüz özgürlük, bir başka gün yolsuzluktu…
Uğur Öğretmen rol modeldi. Yalan dolan talan yoktu. Kimden gelirse gelsin yalana dolana talana en sert ve tutarlı biçimde karşı dururdu. Belgesiz konuşmaz, kıvırmaz ve taşı gediğine koyardı.
Uğur Öğretmen tek başına bir anabilim dalıydı. Araştırmacı gazetecilikti onun ana bilim dalı.
Uğur Öğretmen belirli bir politik çizgide yazardı ama teröristi ayırmazdı. Terörist teröristtir derdi yazardı. Ondan öğrendik teröristin sağcısı solcusu olmaz terörist teröristtir demesini…
Hala kulaklarımda çınlar öz ve net sözü ‘bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz’…
Ondan öğrenmiştik en az namussuzlar kadar cesur olmamız gerektiğini…
Ondan öğrenmiştik kendine sunulan milletvekilliği adaylıklarını ‘ben örgüt emekçisi değilim, onca örgüt emekçisi dururken aday olmam ahlaki olmaz’ demeyi…
Ondan öğrenmiştik işçi ana ve babalarımızın değerli olduklarını…
Ondan öğrenmiştik akılcı ‘demokratik sosyalist’ ideolojinin Türkiye pratiğine nasıl anlatılabileceğini…
Ondan öğrenmiştik silah kaçakçılarının sağcı solcu kim olduklarına bakmadan silah pazarladıklarını…
Ondan öğrenmiştik bu yurdu o kadar sevdiği halde nasıl da ‘sakıncalı piyade’ yapıldığını…
Ondan öğrenmiştik halk çocuklarıyla Ağrı Patnos’ta omuz omuza ‘sakıncalı er’ olarak askerlik yapmanın onurunu…
Ondan öğrenmiştik özerk ve demokratik üniversitenin ne olduğunu ve önemini…
Ondan öğrenmiştik birlikte el ele gönül gönüle kültürel yumak olmanın doğruluğunu…
 
Peki öğretmenlerimizin katılmadığımız davranışları, sözleri olmaz mı? Bal gibi olur. Bizlerin de sizlerin de öğretmenlerimizin nice nice katılmadığımız davranışları, söylemleri, fikirleri kuşkusuz olmuştur yine olmakta; yarın da olacaktır tabi ki… Benim de zaman zaman ‘ya öyle değil’ dediklerim olurdu…
 
Kişisel olarak gazete ve yazıları öğrenmek için okurum. Bence gazete, dergi ve kitap okumanın temel amacı, öğrenmektir. Vakit geçirmek, eğlenmek ve diğer amaçlar genelde tali amaçlardır bence. Uğur Mumcu’yu da diğerlerini de hep bilgiye acıktığım için okumuşumdur. Acaba bu sorunun yanıtı ne veya acaba bu konuda ne diyor merakı beni önce gazete yazılarına sonra kitaplara aldı götürdü yıllardır…
 
Nereden bakarsak bakalım, rahmetli Uğur Mumcu demokrasinin tüm kurum, ilke ve kurallarıyla oturmasına adanmış bir ömürdü. Piyasacı değildi ancak ‘barok sosyalist’ sisteme de muhalifti. Her türlü otoriter, tek partici anlayışlara karşıydı. Çünkü sözde değil özde ilericiydi. Hep demokrat, cumhuriyetçi ve halkçı tutum içindeydi.
Yoksul halk çocuklarının okutulmasına, eğitime ve öğretmene değer vermesi ile hep ön plandaydı. Öğretmen dostuydu, okuyucularının çoğu da öğretmendi. Mustafa Kemal Atatürk, ulusal bağımsızlık hareketi ve Anadolu İhtilali’ni en iyi yorumlayanlardan biriydi.
 
Uğur Mumcu peki neden çok başarılı ve etkiliydi? Yanıt gayet basit.
Öncelikle hukukçuydu. Üstelik o alanda akademik çalışmalar yapmış güçlü bir hukukçuydu. İyi yabancı dil biliyordu. Ayrıca Mumcu iyi bir demokrattı. İlhan Selçuk’un ifadesiyle iyi bir fikri takipçiydi. Uğur Mumcu ayrıca özgül ağırlığı baskın bir gazeteciydi. Bir bakıma Cumhuriyet gazetesi demek Uğur Mumcu da demekti. Hem toparlayıcı hem ‘proaktif lider’ bir gazeteciydi…
 
Uğur Mumcu’yu asıl doğuran ve onun bugünkü sevilişini yaratan onu bugünkü Uğur Mumcu yapan eserleri 1970’lerin ikinci yarısında yayınlanan eserleriydi. Bizim kuşağın bir gecede okuduğu Sakıncalı Piyade, Suçlular ve Güçlüler, Çıkmaz Sokak ve niceleri… İronilerle süslenmiş yalın, sert, belgeli bir kalemi vardı.
 
Uğur Mumcu 1970’lerde onlu yaşlarda olanlar için çok farklı bir kişiliktir. Bırakınız bizim kuşağı onun akranları, on yirmi otuz yaş büyükleri Uğur Mumcu’yu okuyarak bir başka dünyayı bir başka ideali öğrenmişlerdi desek yanlış olmaz. Aslında bir başka dünya bir başka ideal derken sadece farklı bir siyaset felsefesi veya dünya görüşü falan da değildi. Uğur Mumcu’da farklı olan ölesiye içtenlikli savunma, dürüstlük, yılmaz fikri takipçilikti. Uğur Mumcu bugün hal unutulmuyor ve anılıyorsa bu özelliklerinin etkisinin büyük olduğunu söylemek sanırım doğru bir tahlildir…
Yaşar Okuyan Ağabey tekzip gönderirdi Cumhuriyet gazetesine. Mumcu önce tekzibi yayınlar sonra yanıtlardı.
Okuyan okusun!
Rahmet, saygı ve özlemle…
 
 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon
Şapbadanak 28 Ocak 2021 19:55

Okyonus ötesinden gelen emirlerle nice kahraman evadımız katledildi buna rağmen onları savunanlar var dikkatinize

0 2 Cevap Yaz
Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi