Prof. Dr. Turan Akman Erkılıç

M’den Z’ye eğitim dediğin nedir ne değildir?…

Değerli okuyucular geçen hafta A'dan Z'ye eğitim dediğin nedir, ne değildir konusu üzerine söyleşmiştik.  Kaldığımız yerden devam diyerek bu hafta M'den Z'ye, konu üzerine bir şeyler yazmaya çalışacağız diyelim.

23 Aralık 2023 08:04
A
a
Sütiş Eskişehir
Değerli okuyucular geçen hafta A'dan Z'ye eğitim dediğin nedir, ne değildir konusu üzerine söyleşmiştik.  Kaldığımız yerden devam diyerek bu hafta M'den Z'ye, konu üzerine bir şeyler yazmaya çalışacağız diyelim.
M’den başlayınca memleket, mesele, modernleşme ve daha neler neler… Eğitimciler kuşkusuz memleket meseleleri ve çözümleri üzerine çalışırlar. Bu bağlamda modernleşme de eğitim süreçlerinin temel taşıyıcısıdırlar. Bunun en uygun örneği Osmanlı’dan Türkiye Cumhuriyeti’ne geçiştir…
N’ye gelince eğitimin nemelazımcılık olmadığı özellikle vurgulanmalıdır. Özellikle az gelişmiş ülkelerde eğitimin giderek kamusal mal olmaktan çıkıp özel mal olarak kullanılması ve özelleştirme uygulamalarıyla alt ve orta gelir gruplarının eğitiminin niteliksizleştirildiği bir gerçekliktir. Bu düpedüz nemelazımcılıktır.  Özellikle bu sorunla karşı karşıya olan ülkelerin eğitimcilerine, aydınlarına, bilim insanlarına düşen görev eğitimi nemelazımcı bir anlayış ve yönetimden kurtarmaktır. Varlıklılar zaten okuturlar; kalanları da ben -iktidar olarak- bana benzeterek oyalarım anlayışı başlı başına ilkel ve otoriter bir anlayıştır.
O’ya gelince eğitim onurdur desek pek de yanlış olmayacaktır. Şöyle ki eğitimle bireyler ulusal bağımsızlığı, erdemli davranışı, hukukun üstünlüğünü, demokratik hak ve özgürlükleri öğrenerek onurlu bir yurttaş olarak yaşama erdemliliğine varırlar… 
Eğitim bireyin özgürleşmesidir.  Eğer eğitim süreçleri doğru amaç ve içeriklerle güçlendirilirse birey okudukça, öğrendikçe gelişecek, yaşama tutunacak ve özgürleşecektir… 
Eğitim özünde politikadır. Politika iktidar amaçlı, toplum yönetme süreçleridir.  Eğitime politika karışmasın demek bile özünde politikadır.  Ancak bu noktada şunu özellikle vurgulamak gerekir ki eğitim süreçlerinden yararlananlar ve eğitim sürecini yönetenlerin yurttaşları siyasal görüş, dini inanç, etnik köken gibi bireye özgü kimi haklar bakımından ayırt etmeleri bir suçtur.  Politika eğitim ilişkilerinde en çok üzerinde durulması gereken konu; politikayla kamu otoritesinin ve bireylerin görev, yetki ve sorumluluklarının nasıl en uygun bir biçimde kullanılacağında düğümlenmektedir.  Bu sorun dünden bugüne hep var olmuştur ve yarınlarda da var olacağı çok açıktır. Sorunun çaresi demokratik devlet, demokratik yurttaş ve hak dağıtan devlet ile sorumlu davranan yurttaş meselesidir.
R’ye gelince eğitimin bir rasyonalist hareket olduğunu vurgulamak mümkündür. Eğitim süreçleri kuşkusuz çok farklı felsefe, anlayış ve yaklaşımları içerir. Bu felsefe, anlayış veya yaklaşımlardan hangilerinin izleneceği çok tartışmalı olmakla birlikte; dünyanın akıl, bilim, ahlak ve demokrasi ortak paydalarında toplanan anlayış ve bakış açılarına ihtiyaç duyduğu açıktır…
Sevgi olmaksızın eğitim asla olamaz.  Hani edebiyata konu olan ‘sevgi ekmektir’ sözü misali öğrenciyi, mesleği, ülkeyi ve toplumu sevmeksizin başarılı bir öğretmen olunamayacağı herkesçe bilinmelidir. Eğitim yaşamı, bir öğretmenin alan ve pedagoji konusundaki kimi sorunlarına karşılık yüreğindeki sevgiyle nasıl son derece başarılı birer öğretmen olduklarının örnekleriyle doludur…
Ş’ye gelince eğitim gerektiğinde şakadır, şamatadır. Eğitimi sert mizaçlı astığı astık, kestiği kestik öğretmenlerle götürmek hiç mi hiç mümkün değildir.  Eğitimci olmak; gerektiğinde Yeşilçam filmlerindeki Hulusi Kentmen misali babacan, Hababam Sınıfındaki Mahmut öğretmenim kadar şefkatli ve iyi idareci olmayı gerektirir.  Gerektiğinde hoş bir fıkra, gerektiğinde güzel bir şaka eğitimin tuzu biberidir…
T’ye gelince kuşkusuz eğitim tarihi anlatmaktır. İşin öylesine kolayına kaçarak ırkçı, yalan yanlış, hamaset yüklü bir tarih değil kuşkusuz… Mustafa Kemal Atatürk'ün ifadesi ile tarihi yazanların ve anlatanların tarihi yapanlara sadık olmaları bir zorunluluktur. Bu açıdan bir taraftan ulusal değer ve mücadeleleri doğru akılcı, birleştirici ve barışçı anlayışlarla özümsemek, diğer yandan gerektiğinde ders dolu tarihi doğru kodlarıyla tartışabilmektir…
U ve Ü’ye bakınca eğitim umuttur ve ümitsiz olmamaktır. Çünkü eğitimde yavrucakların ve yavrucakların beşiği ülkelerin yarınları kurulur.  Eğitimle yetişmiş bir topluluk ülkelerin sosyal sermayesi olup bağımsızlığı, yaşama tutunmayı, birlikte bugünü ve yarınları kurmayı anlatır bize…
Eğitim vazifedir; ama vaizlik değildir demek de bir eksikliktir. Eğitim bir haktır ancak unutmamak gerekir ki bir bakıma da toplumsal sorumluluk ve görevdir.  Eğitimle yetişerek bir yanda bireysel kazanımlar diğer yanda ise kamusal yararlar sağlanır.  Bununla birlikte eğitimi sadece yeni kuşaklara bilgi aktarmak olarak değerlendirmek yanlış bir tutumdur.  Ancak unutmamak gerekir ki eğitim en ileri haliyle bile zaman zaman yeni gelen kuşaklara öğüt vermeyi içerdiği de bir gerçekliktir.
Y’ye gelince eğitim yaşamak ve yarınları bugünden kurmaktır. Eğitim sözcüğü karşılığında kullanılan pedagoji özünde çocuklara bakmak olmakla birlikte tarihsel gelişim süreci içinde davranış oluşturma ve insan yetiştirme anlamlarına evrilmiştir.  Bu nedenle istenilen davranışların kazandırılması süreci özünde bireyi yaşama tutundurmak ve yarınlarını kurmasına olanak sağlamaktır.
Eğitim zenginliktir.  Eğitimle hem bireyler hem toplumlar değerlerine değer katarak maddi ve manevi yönleriyle zenginleşirler. Bu noktada eğitim öyle işin kolayına kaçarak maddi anlamda bir büyüme aracı olarak değerlendirilmemelidir. Çünkü eğitim bir bakıma da manevi olarak zenginleşme; vicdan özgürlüğü, barış içinde bir arada yaşama arzusu ve toplumsal kucaklaşmanın diğer adıdır…
Aslında eğitimi alfabeden yararlanarak farklı sözcüklerle anlatmak kuşkusuz mümkündür. Bu kısacık karalamalar kubbede hoş bir seda misali gazete yazı diliyle yıllarını eğitime vermiş bir kişinin aktardıklarıdır.
Kim ne derse desin; eğitim iyiye, güzele, doğruya ulaşmadır. İyinin güzelin doğrunun mücadelesini vermektir. Düşünmek, kafa yormak ve tartışmak umuduyla iyi günler, iyi haftalar…
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi