Tarih Haziran 2020…
Genel siyasette tartışmalar
“Seçim barajının kaldırılması” yönünde!
Haliyle genel siyaset Eskişehir’deki politikacıların gündemine yansıyor…
Bunlardan biri de Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt…
Başkan Kazım Kurt 10 Haziran akşamı ES TV ekranlarında şöyle bir açıklama yapıyor:
“
Bu farklı bir tablo, erken seçim var kim ne derse desin ve en geç 1 yıl içinde olur ben öyle tahmin ediyorum… Ekonomik sıkıntı büyük olduğu için seçim bir kaçış olmaz kurtuluş olur. Seçim kazanılırsa aynı politikaları devam ettireceğim demektir kaybederse de ne yapalım seçimdir kaybettik yeni gelen düzeltsin der. Yeni gelen de inşallah enkaz edebiyatı yapmadan bu işi düzeltmenin yolunu bulur”
Ülke şimdilerde erken seçim tartışmaların içerisine girdi. Millet İttifakı
, “erken seçim” diyor…
Cumhur ittifakı ise “
Ne seçimi yolumuza devam ediyoruz” diyor…
Millet İttifakı erken seçimde ısrarcı…
Cumhur ittifakı bu isteği kabul etmeyeceğini net bir dille ifade etti…
Bu tartışma biter mi?
Biteceğe benzemiyor!
Ancak benim dikkatimi çeken bir başka konu var!
O da Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un 4 ay önce ortada hiçbir şey yokken
“Erken seçimi” ön plana çıkarması!
Siyaset yerelden başlar diye boşuna dememişler!
Genelde siyaset yapan politikacılar biraz yerele baksa gündemi ıskalamaz!
Kazım Kurt’un bu sözleri 11 Haziran tarihinde gazetemizde yer almıştı!
Açıklamalara,
“Haydaa bu da nereden çıktı. Kazım Kurt da amma abarttı!”
Söylemlerini duyduk…
Abartan Kazım Kurt muydu yoksa yerel siyasetçilerin söylemlerini görmezden gelenler mi?
Kurt’un doğru siyasi öngörüsü, Türkiye gündemini belirledi.
GAYE USLUER’E KULAK TIKAMAYIN!
Haziran ayında yapılan açıklamalar adeta geleceğe ışık tutmuş ancak kimse farkında değil…
Bunlardan bir tanesi de Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gaye Usluer…
Usluer aynı zamanda iyi bir siyasetçi olduğu kadar alanında çok profesyonel bir doktor… Usluer’i bu aralar pandemi nedeniyle siyasetten uzak, sağlıkçı kimliği ile daha sık ekranlarda ve toplum içerisinde görüyoruz. 1 Haziran tarihi itibariyle salgında Türkiye olarak normalleşme sürecine girdik…
Kimine göre doğru hareketti, kimine göre felaketti…
Normalleşmeyi doğru bulmayanların başında Usluer geliyordu… Usluer 8 Haziran tarihinde yaptığı açıklamada, normalleşme sürecine sert çıkmış şu ifadeleri kullanmıştı:
“Salgın bitmedi, koronavirüs yanımızda, pusuda bekliyor”
Usluer ne kadar da haklıymış!
4 ay sonra vakalar adeta tavan yaptı! Usluer’in de bu açıklamalarına tepkiler gelmişti!
Şimdi anladınız mı?
Usluer boşuna konuşmamış!
Pusudaki virüs can almaya devam ediyor!
Bilim insanlarına kulak tıkamayın!
SORUYORUM!
Tepebaşı Belediye Başkanı Sazova’da yapımı tamamlanamayan kültür merkezi için yardımseverlere çağrı yaptı. Yardımseverler Tepebaşı’nı yalnız bırakmaz da hükümet yetkilileri bu merkeze bir el atamaz mı?
FABRİKAYI BİR KAPATAMADINIZ!
Haziran ayında Şeker Fabrikası’nda artan alkol üretimi ve ardından şehre yayılan koku vatandaşların tepkisine yol açmıştı… Sonrasında fabrikasının normalden daha çok çalışmaya başladığı ve üretimin artması sonrası pis kokunun arttığı ifade edildi. Aradan 4 ay geçti yine aynı koku yayıldı! Şeker Fabrikası yönetimi yine açıkladı:
“Üretimi arttırdık”
Koku yayıldıkça, Atatürk’ün emriyle kurulan Şeker Fabrikasının taşınmasını gündeme getirenler var!
“
Taşınsın, kapatılsın” demek kolay! Sizce tam kapasite üretim yapan fabrikanın taşınması ne kadar kolay olabilir!
Cumhuriyet kazanımlarını yok etmeye ne de meraklıyız!
“Kapatın şu fabrikayı” diyenlerin kokusu pancardan daha fazla çıkmaya başladı!
Konya ve diğer illerdeki koku için fabrikaların aldığı önlemlere gidip bakılmalı!
“Fabrika kapatılsın, taşınsın” kokusunu daha fazla yaymayın!
Bu fabrikasının kapatılmasının ardından yenisinin yapılacağını kim garanti edebilir?
Binlerce çalışanın ve ailesinin hakkına girmeyin!
Kokuyu bastıramayanlar ile fabrikanın kapanmasını isteyenler aynı kişiler olabilir mi?
Her şey olabilir şaşırmayız!
BİR FOTOĞRAF BİN HİKAYE
Jandarma ve Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından usulsüz ve kaçak avlanan avcılarla mücadele kapsamında uygulama yaptı. Denetimlerde, Kara Avcılığı Kanununa muhalefet suçundan 32 avcıya toplam 35 bin TL idari para cezası uygulandı. Jandarma kırsal iş başında kanunsuzluğa geçit yok.