Anayasa’nın 2. Maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bir hukuk devleti olduğu açıkça yazıyor.
Fakat gelin görün ki, Türkiye’nin artık bir hukuk devleti olmadığı, ‘hukuk’ kavramının yalnız ve yalnız kâğıt üzerinde kaldığı herkes tarafından kabul edilen bir gerçek.
Bu öyle bir kabul ki, AK Partili olup da aleni bir biçimde hukukun olmadığını söyleyemeyenler, sohbetlerimiz sırasında hukukun içinin boşaltıldığını savunuyorlar ve bu durumdan rahatsız olduklarını ifade ediyorlar.
*
Bir ülkede hukukun üstünlüğü ortadan kaldırılmışsa ve üstünlerin hukuku egemen olmuşsa, o ülkede demokrasiden, insan haklarından, özgürlüklerden, ekonomik kalkınmadan ve can güvenliğinden bahsetmek mümkün olmaz.
*
Hukukun ayaklar altına alınmasıyla ilgili bir olay daha yaşadık.
Anayasa Mahkemesi’nin Can Atalay kararını uygulamayan bir Yargıtay ile karşı karşıyayız.
Burada temel mesele Can Atalay meselesi değil ve şahsen umurumda da değil!
Benim meselem Anayasa’nın açık ihlali!
Bu ihlal şu an bu yazıyı okuyan sizin aleyhinize de yapılabilirdi.
Anayasa’nın 153. Maddesinde ‘Anayasa Mahkemesinin kararları kesindir ve bağlayıcıdır’ deniyor.
Ancak bu kesin maddeye rağmen Yargıtay uygulamıyor.
Anayasa Mahkemesinin kararları ve Anayasa hükümleri uygulanmayacaksa, Anayasa niçin var? Anayasa Mahkemesi niçin var?
Burada öyle bir Anayasa ihlali görülüyor ki…
Bu ihlal, hem Anayasa’nın 2. Maddesinde yazan hukuk devleti vurgusunun, hem de Anayasa’nın 153. Maddesinde yazan Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanması hükmünün alenen çiğnenmesi anlamına geliyor.
*
Ve ne acıdır ki hükümet edenler, söz konusu ihlali savunabiliyorlar.
*
Sonra da daha demokratik bir Anayasa hazırlığı içerisinde olduklarını söylüyorlar.
*
İsterseniz dünyanın en düzgün Anayasasını hazırlayın, uygulanmadıktan sonra ne değeri var?
Odunpazarı’nda öne çıkan AK Partili
AK Parti’de belediye başkan aday adaylığı süreci geçtiğimiz cuma günü resmen başladı. 17 Kasım’a kadar aday olmak isteyenler aday adaylığı başvurularını yapabilecekler. Bu noktada en hareketli partinin AK Parti olduğunu ifade edebilirim. Daha resmi süreç başlamadan aday adayları çalışmalarına başlamışlardı. Bu anlamda AK Partililerin en rağbet gösterdiği belediyenin ise Odunpazarı Belediyesi olduğu söylenebilir. Pek çok isim Odunpazarı Belediye Başkan Adayı olabilmek için farklı yöntemlerle çaba gösteriyor.
Bahse konu adaylar içerisinde ise özellikle Süleyman Ekşi’nin öne çıktığı kamuoyu nezdinde de görülüyor. Peki, Ekşi’yi öne çıkaran unsurlar neler olabilir? İncelediğim kadarıyla tam bir belediyeci! Odunpazarı Belediyesi içerisinde geçmişte üst düzey yönetici olarak görev yaptığı için de Odunpazarı ilçesine oldukça hakim. Neyin eksik olup olmadığını biliyor. Eksiklere ve vatandaşın beklentilerine göre kampanya yürütüyor.
Resmen adaylığı ilan edilmiş gibi projelerini açıklıyor. Bununla da yetinmeyip mahalle mahalle geziyor, vatandaşlarla buluşuyor, önerileri dinliyor. Odalar, hemşeri dernekleri gibi kurumlarla da birebir iletişim kuruyor.
Klasik belediyeciliğin yanında sosyal belediyeciliği de son dönemde vurgulaması, sosyal belediyeciliği en iyi yapan partinin AK Parti olduğunu savunması ve bu anlamda projelerini kamuoyuna açıklaması da Ekşi’yi farklı kılıyor. Beri yandan… Biliyoruz ki vatandaşlar ulaşabileceği, uzlaşabileceği, yapıcı, anlayışlı, yıkıcı siyasetten öte hizmet odaklı ve güler yüzlü yerel yöneticileri tercih ediyorlar.
Söz konusu kavramlar Süleyman Ekşi’nin üzerine cuk oturuyor. Durum böyle olunca da Süleyman Ekşi, adaylık konusunda haliyle öne çıkıyor ve kamuoyunun desteğini alıyor.