Eskişehir'in mevcut fiziki yapısı ve trafiğe kayıtlı 310 bin araç sayısını düşününce insanın içi sıkılıyor.
Eskişehir'in mevcut fiziki yapısı ve trafiğe kayıtlı 310 bin araç sayısını düşününce insanın içi sıkılıyor.
Çözüm için yeni yollar, kavşaklar, yer altı ve üstü geçitler gibi birçok fikir dile getirebilirsiniz. Amma velakin bu hem yeterli gelmez hem de uzun vadeli ve geçici bir çözümdür.
En hızlı, en pratik ve uzun vadeli çözüm ise şehrin geçmişinde saklı.
Bisiklet!
Evet, eski Eskişehir fotoğraflarında sık sık karşımıza çıkan bugün pik saatler dediğimiz iş çıkış saatlerinde şehrin tüm caddelerini kaplayan bisikletli ulaşım.
Malumunuz Eskişehir düz bir ova ve bisiklet ile ulaşım için son derece uygun.
Şehir içi ulaşım mesafelerinin kısa olması ise bisikleti daha da cazip bir hale getiriyor.
Ancak bu teoride çok mantıklı olsa bile bugüne kadar Eskişehir de çok kez gündeme gelse bile pratik olarak ne yazık ki hayata geçirmek mümkün olmadı.
Bunun için hem şehir içindeki bisiklet yollarının hızlı bir şekilde hayata geçirilmesi, genişlemesi hem de rol model olacak isimlerin fazlalaşması yani bu işin popülerleşmesi lazım.
İşte bu noktada bayramın 2. günü tanık olduğum şey çok önemliydi.
Porsuk Bulvarında eskiden pinokyo diye tabir ettiğimiz şimdi elektrikli ve daha sağlam olan bir bisikletle sessiz ve sakince pedal çeviren bir başkan gördüm.
Herhangi bir etkinlik yoktu, dünya bisiklet günü falan değildi. Gayet sivil, gayet doğal bir şekilde bisikletle gezmeye çıkmış bu isim Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş idi.
Kısa bir sohbet ettik, bu bayramı Eskişehir'de geçirdiğini ve sakin bayram günlerini gezerek değerlendirdiğini söyledi.
Üstelik kullandığı bisiklet markası da Eskişehir'e verilecek güzel bir mesaj içeriyordu.
Corelli markalı elektrikli bisikletler Eskişehir'de üretilen ve tüm dünyada ilgi çeken gurur veren üretimlerdi.
Yani ayaküstü gördüğümüz bu tablo çok hoşumuza gitti. Hem şehrin yöneten önemli isimlerden birinin makam aracı değil bisikletle şehrin sokaklarını pedallaması hem de şehirde üretilen bir marka ile bunu yapması beni mutlu etti.
Umarım bu örneklerin sayısı giderek artar. Umarım bir gün protokolün yer aldığı bir toplantı salonunun önünde makam araçları kadar bisikletleri de gördüğümüz günlere tanık oluruz.