Bu hafta sonu Pazar günü Türkiye Cumhuriyeti’nin 12’nci cumhurbaşkanı seçmek için sandığa gideceğiz. Pazar günü cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bir ilk yaşanacak. İlk kez cumhurbaşkanı halkın oylarıyla seçilecek. Türkiye'nin yeni cumhurbaşkanını belirleyecek seçim sisteminin dünyada bir benzerinin olmadığını söylüyor siyaset bilimcileri.
Bende merak ettim. Biraz araştırma yaptım. Gerçekten de bizdeki cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili seçim sisteminin dünyada benzeri yok. Bu nedenle bu sistem ileride yönetimsel sıkıntılara neden olabilir. Bu konuya yazımın ileri bölümlerinde tekrar değineceğim.
Pazar günü üç isim cumhurbaşkanlığı için yarışacak. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel başkanı Selahattin Demirtaş. CHP ve MHP’nin ‘çatı’ adayı olarak gösterdiği daha sonra 8 partinin daha desteğini alan Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu ve Ak Parti Genel Başkanı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hafta sonuna kadar son kozlarını oynayacaklar.
ERDOĞAN KAZANIRSA
BAŞKANLIK GELEBİLİR
Başbakan Erdoğan, “Sıradan, pasif bir cumhurbaşkanı olmam” mesajları veriyor. AK Parti’nin kafasında da seçimden sonra Anayasa değişiklikleriyle başkanlık sistemine geçiş var. Eğer Erdoğan kazanırsa bu Ak Parti ve HDP oyları ile gerçekleşebilir.
Pazar günü ilk kez yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oylar kutuplaşmanın bir sonucu olarak, partilere verilecek. Ak Partililer Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a verecek.
KIZGIN CHP’LİLERDE
DESTEK VERİYORLAR
Bugünlerde CHP’liler; ‘CHP kendine göre bir aday buldu bulamadı’ tartışmalarını geride bırakmışlar. ‘Tayyip Erdoğan kazanmasın’ diyerek; “kerhen de olsa Ekmeleddin İhsanoğlu’na oy vereceğiz” diyorlar. MHP’liler de aynı düşüncede.
Bazı siyaset bilimcileri gibi bende Anadolu’da MHP’den Erdoğan’a oy kayabileceğini düşünüyorum. CHP içindeki ulusalcıların ‘ne yapacağı’ bir soru işareti. İhsanoğlu’na destek verecekleri konusunda bir beyanda bulunmadılar. Ancak ismi ilk açıkladığında tepki gösteren bazı CHP’liler gibi bazı ‘ulusalcı’ diye gösterilen isimler, yaz tatilinde de olsalar da; “Ekmeleddin Hoca’ya vermek için sandığa gideceğiz’ diyorlar. Bu önemli bir gelişme.
CHP İLE MHP YİNE
İTTİFAK YAPACAK
Yerel seçimlerdeki CHP-MHP ittifakı cumhurbaşkanlığı seçimde de tekrarlanacağı konusunda adımlar atılmış. 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde Ankara’da CHP’den Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan eski MHP’li Mahsur Yavaş, her iki parti ile bu birleşmeye sıcak bakan seçmenlerin verdikleri oylarla kıl payı seçimi kaybetmişti.
2’NCİ TURA KALIRSA
ERDOĞAN KAZANIR
Eğer Pazar günü yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde üç adaydan birisi seçilemez ve seçim ikinci tura kalacak olursa ki öyle gözüküyor. Ben 24 Ağustos’taki ikinci tur seçimlerinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Doğu ve Güney Doğu Anadolu’da yaşayan Kürt vatandaşların da desteği ile cumhurbaşkanı seçilme ihtimalinin yüksek olduğuna inanıyorum.
SİYASİ KRİZ KAPIDA MI?
2015’de yapılacak olan genel seçimlerde parlamentonun çoğunluğu farklı bir siyasi partiden oluşursa bu önemli siyasi krizlere sebep olacaktır. Türkiye’de bir kere uzlaşma kültürü yok. Başbakan Erdoğan seçilir ise arkasına halkın desteğini alan cumhurbaşkanı olarak istediklerinde daha fazla diretebilir. Her daim bir çatışma ve siyasi krizleri uzlaşı ile değil zorla çözme usulü benimsenmiş Türkiye’de ise bu önemli krizlere de sebebiyet verebilir.
*-*********************
EMAL BÜYÜKBAŞ’IN ARDINDAN
Geçtiğimiz hafta eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ve Eskişehir Milletvekili Cemal Büyükbaş’ın vefatını öğrendiğimde ailesi ve yakınları kadar bende çok üzüldüm. Allah rahmet eylesin.
17’nci Dönem Eskişehir Milletvekilliği ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı iken tanıştık kendisi ile. Eskişehir’de bire bir görüştüğü birkaç gazeteciden birisiydim. Bakanlığı sona erdikten sonra da bir süre görüşmelerimiz devam etti. Sonra ise yavaş yavaş azaldı ve koptu.
Her ne kadar kendisi Eskişehir’de yaşamasa da annesi, babası, kardeşleri Eskişehir’de idi. Ankara’da ikamet etmesine rağmen hiçbir zaman Eskişehirli olduğunu unutmadı.
O yıllarda Tercüman Gazetesi Eskişehir bürosunda muhabirlik yapıyordum. Eskişehir’e gelmeden önce Eskişehirli olan Özel Kalem Müdürü, ’yarın Eskişehir’e geliyoruz’ diye telefon ederdi.
Bayat Pazarında bir evin bodrumunda petrol sızıyordu. Mahalli gazeteler de bu haber manşetlerden inmemişti.
Günlerden Perşembe idi. Enerji Bakanı Cemal Büyükbaş’ın makamına telefon ettim. Özel Kalem Müdürü bakana bağladı.
‘Sayın Bakanım Eskişehir de Bayat Pazarında bir evin bodrumdan petrol sızıyor. Mahalli gazetelerde, hatta yaygın basında da haber oldu. Bunu araştırmak için MTA’dan görevli gönderecek misiniz?’ diye sormuştum.
‘Cumartesi günü Eskişehir’e geleceğim. O evin bodrumda da inceleme yapacağım’ demişti.
Bakan Büyükbaş, Cumartesi günü Eskişehir’e gelerek elinde gaz lambası ile o evin bodrumunda inceleme yaptıktan sonra, ’gerçekten burada petrol varsa Eskişehir TEKSAS gibi olur’ demişti. Bu sözleri ertesi gün hemen hemen tüm yaygın basında da manşet olmuştu.
Renkli bir kişiliği vardı Cemal Büyükbaş’ın. Eskişehirliler kendisini sevmişti. O yıllarda kamuya sınavsız personel alınıyordu. Kendisine iş için gidenleri geri çevirmedi. Hafızam beni yanıltmıyorsa Enerji Bakanlığı döneminde Eskişehir’den TEDAŞ ve DSİ gibi kendi bakanlığına bağlı kamu kurumlarına en az 500 kişiyi işe almıştı. O 500 kişiden birisi de benim eşimdi.
Başta benim olmak üzere birçok Eskişehirlerin vefa borcu var Cemal Büyükbaş’a. Ben ve eşim kendisine vefa borcumuzu ölümümün ardından ödedik. Bugünlerde melekler onu sorgularken, yaptığı sevaplar daha fazla olduğu için eğer var ise günahları silinecektir.
Kendisine tekrar rahmet diliyorum, Allah yattığı yerde dinlensin, toprağı bol olsun.