Cumhurbaşkanlığı seçimleri geride kaldı. Son bir ayda büyük bir gerilim yaşandı. Seçim bitti ama gerilim halen devam ediyor.
Cumhurbaşkanı seçilen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan istifa etmeli mi etmemeli mi?
CHP, hemen istifa etmesini istiyor.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, YSK’nın kesin sonuçları açıklamadan, Recep Tayyip Erdoğan’ın mazbatasını almadan ve Abdullah Gül’ün görev süresinin dolmadan istifa etmesine gerek olmadığını söylüyor.
Boşa yapılan bir tartışma. Bu tartışmalar yapılırken TBMM Genel Kurul salonunda da milletvekilleri bir birini yiyor!
Gelelim Eskişehir’e.
Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’na destek 14 partiden gelmesine rağmen ben bir tek CHP’nin elinden geldiği kadarıyla çalıştığını gördüm.
Çatı partilerden MHP göstermelik bir gayret sarf etti!
Diğerleri sadece il başkanlarının toplantısında göründüler. Saha da ise hiçbiri yoktu. Bu birliktelik yarın tekrarlansa yine aynı sorunlar yaşanacak.
30 Mart 2014 mahalli seçimlerinde Ankara’da CHP, MHP’li Mahsur Yavaş’ı Belediye Başkanı adayı gösterince, MHP’liler kendi adayları yerine Mansur Yavaş’a destek vermişlerdi.
Sanıyorum Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’da CHP-MHP işbirliğini görünce Devlet Bahçeli’ye Ekmeleddin İhsanoğlu’nu çatı adayı olarak önerdi.
Ancak ne Türkiye genelinde ne de Eskişehir’de MHP’liler Ekmeleddin İhsanoğlu’na destek vermediler.
Eskişehir’de Ekmeleddin İhsanoğlu’nun afişleri billboardlarda yayınlanacak. CHP, MHP İl Başkanından maddi destek istiyor. MHP İl Başkanı, ‘bizde mali sıkıntı içerisindeyiz, size mali destek veremeyiz’ diye cevap veriyor.
Bu bile MHP’nin Ekmeleddin İhsanoğlu’na destek olmayacaklarının bir göstergesi bence.
Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, gönülden isteyerek olmasa da, parti disiplini gereği ellerinden geldiği kadar destek olmaya çalıştılar.
Cumhurbaşkanı adayı kendi içinden bir isim olmayınca da destek o kadar oluyor.
AK PARTİ OYLARINI ARTIRDI
30 Mart 2014 seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi’nin aldığı oy ile MHP’nin oyların toplamı 294 bin 065. DP, Saadet Partisi, DSP gibi diğer partilerin aldıkları oyları bu hesabın içine katmıyorum. 10 Ağustos’ta yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’nun aldığı oy toplamı 245 bin 486.
Ekmeleddin İhsanoğlu’nun aldığı oya baktığımızda CHP ve MHP’nin 30 Mart’ta aldıkları toplam oyun yaklaşık 50 bin kadar gerisinde.
Bu da CHP ve MHP ile destek veren diğer partilerin Ekmeleddin İhsanoğlu’na oy vermediklerinin göstergesi değil mi?
Yılmaz Büyükerşen, Kazım Kurt ve Ahmet Ataç’ın çabaları bile sonuç getirmedi. İnşallah Pazar günü yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinden çıkan sonuç bütün partilere mesaj olur.
*-*********
Kırmızıda geçmek onlara serbest mi?
Ne zamandan beri dikkatimi çekiyordu. Yazayım diyordum ancak her seferinde başka konular araya girince ötelemiştim.
Bu sabah bindiğim Özel Halk Otobüsü sürücüsü iki kırmızı lambada da durmayarak geçince not aldım.
Sadece bu sabah bindiğim Özel Halk Otobüsünün sürücüsü değil, hemen hemen yüzde 50’lisi kırmızı ışıkta geçiyor.
Sadece Özel Halk Otobüsü sürücüleri mi kırmızı da geçiyor.
Hayır. Belediye’ye ait olan otobüslerin sürücüleri de kırmızı ışıkta durmuyorlar.
İçerisinde 70-80 yolcu taşıyan otobüsler, kırmızı ışıkta durmadıkları için bir kaza meydana gelse, otobüsün içindeki yolcularda bundan zarar görse bunun hesabını kim verecek?
Bazen bakıyorum en işlek caddelerde bile kırmızı ışıkta durmuyorlar. Bir otobüs sürücüsüne neden kırmızı ışık yanınca durmadıklarını sordum.
Cevap: Verilen süre yetmiyor. Zamanla yarışıyoruz. Duraklara geç gelince belediye bize ceza yazıyor.
Eğer otobüs sürücüsünün söyledikleri doğru ise Özel Halk Otobüsçüleri Odası ile belediye bu sorunun çözümünü birlikte aramalı.
Yine dikkatimi çeken hem belediyeye ait hem de özel halk otobüslerinin sürücülerinin hareket halinde iken ellerindeki cep telofonuyla birileri ile dakikalarca sohbet ediyorlar.
Tek elle direksiyon tutuyor, ters elle vites değiştirmeye çalışıyorlar. Geçenlerde bir özel halk otobüsü sürücüsü mübalasız yarım saat telefonla konuştu hem de hareket halindeyken.
Yarın geç olmadan gerekli uyarılar yapılmalı.
*-********
FIKRA:
SEYYAHAT
Seyahatten dönen adam arkadaşına yakınıyordu :
-Birader perişan oldum, felaket bir tren yolculuğu geçirdim. Arkadaşı merakla...
-Hayrola ne oldu? -Trende yerim tersti başım döndü, midem bulandı, yahu.
-Aman be kardeşim, insan karşısındakine rica edip yer değiştirir...
-Benim de aklıma geldi gelmesine ama karşımda kimse oturmuyordu ki!...