Geçtiğimiz hafta içerisinde, Tepebaşı İlçesi sınırları içerisindeki Vural Sokak’taki barların ruhsatlarını dönemin Tepebaşı Belediye Başkanı Tacettin Sarıoğlu’nun verdiğini yazmıştım. Daha doğrusu Saadet Partisi İl Başkanı Fesih Bingöl telefon ederek bu iddiada bulunmuştu.
Tepebaşı Belediyesi eski başkanı Tacettin Sarıoğlu Pazar günü telefon etti.
“Sadi Bey gazetedeki köşe yazınızı okumadım. Arkadaşlar bugün bana telefon ettiler. Yazınızı gazetenizin web sayfasından okudum. Bu konuda sizi bilgilendirmek için telefon ettim. Biliyorsunuz içkili yerler Kütahya Caddesi üzerindeydi. Mahalle sakinleri bu işyerlerinin Kütahya Caddesinden kaldırılması konusunda çok baskı yaptılar. İl İdare Kurulu toplanarak Vural Sokağı içkili yerler ilan etti. Vural Sokak’ın içkili yerler kapsamına alınması için müracaatlarda vardı. Daha sonra Vural Sokaktaki içkili işyerleri valiliğin alkol ruhsatı vermesi sonucu oluştu. Valilik Vural Sokağı içkili yerler ilan etmiş. Tepebaşı Belediyesi alkol ruhsatı vermez. Belediyeler sadece işyeri açma ruhsatı verir. Bizde işyeri açmak için müracaat eden sanıyorum 8 veya 10 işletmeciye ‘işyeri açma ruhsatı’ verdik. Ben Tepebaşı Belediye Başkanlığım döneminde içkili işyeri açma ruhsatı vermedim” dedi.
Tacettin başkanla konuştuktan sonra biraz arşiv karıştırdım.
1999 yılında bakanlar kurulunda alınan yeni ‘Açılması izne bağlı yerlere uygulanacak işlemler hakkında yeni yönetmelik Bakanlar Kurulu Karar Sayısı: 99/13681 Karar tarihi: 19/10/1999 tarihli değişiklik Resmi Gazetenin 23922 sayılı (Asıl) kararı 30.12.1999 Perşembe günü yayınlanarak yürürlüğe girdi.
Yönetmelik Madde 5:
“İçkili yer bölgesi tespit komisyonu, ilde vali veya görevlendireceği bir vali yardımcısının, ilçede ise kaymakamın başkanlığında;
a) Mahallin en büyük kolluk amiri,
b) İllerde sağlık müdürünün, ilçelerde sağlık grup başkanının,
c) Milli Eğitim, kültür ve turizm müdürlerinin,
d) Belediye başkanı veya yardımcısının (büyükşehirlerde büyükşehir ilçe veya alt kademe belediye başkanı veya yardımcısı),
e) Karayolları bölge müdürlüğü, tekel başmüdürlüğü ve ticaret odasını temsilen birer yetkilinin, katılımı ile oluşur.
Komisyon, üye tam sayısı ile toplanır ve salt çoğunlukla karar alır.
Madde 6: İçkili yer bölgesinin tespiti
İçkili yer bölgesi, bu Yönetmelikte belirlenen sınırlayıcı hükümler ile genel sağlık, genel ahlak, genel güvenlik ve asayiş durumu göz önüne alınarak, kolluk tarafından kolaylıkla kontrol edilebilecek şekilde;
a) Bulunduğu mahaldeki cadde ve sokak isminden,
b) Başlangıç ve bitim yerlerindeki mevcut kapı numaralarından,
c) Numaralandırma yapılmamış olan yerlerde, herkes tarafından bilinen köprü, kavşak, park, tarihi eser veya yapı ismi gibi sabit noktalardan, faydalanılarak tespit edilir.”
Bu içkili yerler bölgesi yönetmeliğinde de açı seçik, içkili yerler ruhsatlarının valilik tarafından verildiğini ortaya koyuyor.
Dönemin Tepebaşı Belediye Başkanı Tacettin Sarıoğlu, ‘Vural Sokağa içki ruhsatı verdin’ diye yapılan eleştirileri hak etmiyor.
*-*******
Sivil Toplum Örgütleri neden yok tu?
Cumartesi günü 30 Ağustos Zafer Bayramını kutladık. Kutlamalar tüm ve ilçelerde de yapıldı. Eskişehir’deki Valilik Makamında yapılan ‘tebrikleri kabul’ törenine sivil toplum örgütlerinin temsilcileri katılmamış.
Vali Yardımcıları, bürokratların isimleri tek tek okunup Garnizon Komutanı ve Valiliyle tokalaşmışlar. Sıra sivil toplum kuruluşlarına geldiğinde bir tek Kızılay Başkanı Yüksel Girgin’in geldiği görülmüş.
Bugün de 2 Eylül. Eskişehir’in Düşman İşgali’nden Kurtuluşunun 92. Yıldönümü. Valilik önündeki Atatürk Anıtına çelenkler konulacak, Vali tebrikleri kabul edecek.
30 Ağustos Zafer Bayramı Kutlamalarına katılmayan sivil toplum örgütlerinin temsilcileri bakalım bugünkü törene ilgi gösterecekler mi?
*-*******
Muammer Karaman’ı kutluyorum
Moderatorlüğünü yaptığım ES TV’deki ‘Eskişehir Gündemi’ programında izleyicilerden gelen bir soruyu yönelttim Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Muammer Karaman’a.
Soru şu:
“Eğitimcilerin bir arada bulunduğu bir ortamda ‘sizin AK Parti’ye oy verme şansınız benimkinden daha yüksek’ demişsiniz. Siz AK Parti’ye oy vermediniz mi?”.
Muammer Karaman böyle bir soru beklemiyordu. Tabii ki önce şaşırdı. Daha sonra toparladı kendisini.
“Evet, 2014’ün 30 Mart’ında yapılan yerel seçimler ve 10 Ağustos’taki cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar AK Parti’ye oy vermemiştim. Yeni Türkiye ve yeni bir dünya için son iki seçimde AK Parti’ye oy verdim. Ben geçmişte rahmetli Erbakan Hocanın partisine oy verdim. Numan Kurtulmuş Saadet Partisi’nden ayrıldıktan sonra onunla birlikte bende SP’den koptum. Numan Kurtulmuş’un kurmuş olduğu partiye destek verdim. Bugün Numan Bey AK Parti’de. Bunun için AK Parti’ye oy verdim’ dedi.
Birileri tarafından eleştiriliyor Muammer Karaman. Bence eleştirmek yerine tebrik etmek gerekir. Canlı yayında,’evet AKP’nin ilk girdiği seçimle birlikte tüm seçimlerde AKP’ye oy verdim’ diyebilirdi. AKP’ye oy verip vermediğini kendisinden başka kimsensin bilmesi mümkün değil. Böylece göz boyama yapardı.
Ben açık yürekliliğinden dolayı Muammer Karaman’ı kutluyorum. Doğrucu Muammer.
Resimaltı: Muammer Karaman
*-****
Günün Fıkrası:
Bektaşi
Bektaşi yoksulluktan bıkmış, ellerini açıp dua etmiş:
“Allah’ım, şu canımı al da kurtar beni bu sefil dünyadan.”
O sırada yanından geçtiği binanın duvarları yıkılmış. Bektaşi canını zor kurtarmış, ellerini havaya kaldırmış:
“Allah’ım kırk yıldan beri ’bana biraz dünyalık ver’ diye sana dua ettim, beni dinlemedin. Şimdi hemen Azrail gönderdin...”
*-**********