Ört de ölem

Nasrettin Hoca ağır bir hastalığa yakalanarak yatağa düşmüş.

Karısı komşularından öğrendiği kocakarı ilaçlarını uygulamış ama nafile.

Hoca yatakta inleyip duruyormuş.

Sonunda bir doktor getirmişler. 

Ama hocanın para sıkıntısı varmış.

Doktora sormuş:

“İyileşmem için ne kadar para lazım?”

Doktor anlatmış:

“Bana ve ilaçlara vereceğin para iki yüz akçe  tutar.  Bunu verirsen seni ayağa kaldırırım”

Hoca biraz düşündükten sonra  bu kez de mahallenin imamını çağırtıp sorar:

“Ölecek olsam kaldırmak için ne kadar masraf istersin?”

“Senden fazla para alacak değiliz ya” der imam

“Altı üstü on akçe ile hallederiz”

Hoca karısına dönüp şöyle der:

“Arada çok fark var hanım.  İyileşmek için iki yüz akçe vermektense, ölüp on akçe vermek daha iyi. Sana zahmet şu yorganı başıma ört ki ölem.  ”

--//--

AKP’de 15 Temmuz için hazırlıklar sürüyor.

İl Başkanlığı için aday belli olmasa da Atatürk Stadı hazırlanacak. 

İl kongresinde kaç delege oy kullanacak,  delegeler nasıl oy kullanacak önemli değil.

İktidar partisi için önemli olan Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın gelişi ve vereceği mesajlar. 

Süleyman Reyhan şimdilik il başkanlığına tek aday gibi görünse de,  bazı çevreler yavaştan kıpırdanmaya ve Cemal Çavdarlı adını konuşmaya başladı.

Milletvekili Salih Koca ve Ülker Can’ın Süleyman Reyhan dediklerini belirten partililer:

“Ama bu durum genel merkez tarafından onaylanır mı belli değil” diyorlar.

İl kongresi için hazırlıkları yakından takip eden Prof. Dr. Nabi Avcı,  yerel yönetimler için şimdiye kadar hiçbir yorum yapmadı. 

Dahası son günlerde ortaya atılan Cemal Çavdarlı içinde konuşmayan Sayın Avcı’nın, zamanı gelince konuşurum dediği söyleniyor.

Bir önemli konuda,  bazı çevrelerin ortaya attığı,  AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın milletvekili Nabi Avcı’ya soğuk davranışı.

Durup dururken böyle bir söylenti neden ortaya çıktı bilen yok. 

Kimisi sert diyor,  kimisi yumuşak. 

Ama dediğim gibi asıl nedenini kimse doğru dürüst açıklayamıyor. 

--//--

AKP için bir önemli konu da partiye hakim olan güçler dengesi. 

Birlik Vakfı’ndan tutunda,  cemaatlere kadar pek çok kuruluş sayılıyor. 

Sorduğunuz da ise,

“Kimse bir şey bilmiyor.  ”

Ülker Can’ın duymadım ama Nabi Avcı ile Salih Koca’nın bu konuda eşit güce sahip olduklarını söyleyenler var.

Dahası, Mercan,Murat Canözer, Burhan Sakallı, Ahmet Süzer,  Vahap Ata, Alaaddin Çoban.  gibi isimlerin,  sözü edilen kuruluşlarda söz sahibi oldukları yorumlanıyor. 

24 Haziran 2012-06-22

Günlerin getirdiği

-Mihalıçcık ve Sivrihisar’da 2-B sorunu—

Mihalıçcık ve Sivrihisar’da orman içi 2-B arsaları için farklı uygulamalar yapıldığını ileri süran vatandaşlar “Kendimize ait olan arsaları alamıyoruz.”  diyorlar.  2-B arsalarında veraset incelemesinin tam olarak yapılmadığını anlatan vatandaşlar “Aynı arsada payı olan kardeşlerden birine verilen hak,  diğer kardeşlere verilmiyor.  Oysa aynı arsa üzerinde diğer kardeşlerin de hakkı var.  Bunun içinde büyük haksızlık oluyor.  Bir arsada aynı aileden birine pay verilirken diğer varisler unutulmuş.  Oysa tapu kayıtlar tam olarak incelenmeliydi.  Bu konunun haksızlık olduğunu yetkililerin bilmesi lazım değil mi?” diye soruyorlar.

Doğrusu ilginç bir durum.   2-B arsası olan bölgelerde yaşanan bu sıkıntıyı aktarıyoruz yetkililere.   Mağdur olan vatandaşlar dinlensin,  hakları varsa tapu kayıtlarına göre verilsin.  Aynı arsa üzerinde kardeşlerden biri pay alırken,  diğerlerine verilmemesi biraz ters gibi geliyor bize

-Vilayet,  İl Genel Meclisi ve Kırka--

 Kırka Belediye Başkanı Selahattin Çörez diyor ki “Büyükşehir Belediyeleri yasası çıktığında bizim belediye hakkımız elimizden alınacak.  Böylece 7 bin nüfuslu Kırka beldesi de mağdur olacak.  Böyle olunca bizde 18 köy ile birlikte Kütahya’ya bağlanmanın daha yararlı olacağını düşünüyoruz”

Kırka’nın  Eskişehir’e 72,  Kütahya’ya da 62 km olduğunu vurgulayan  Belediye Başkanı Selahattin Çörez “Üç mahallesi ile 18 köyü bulunan beldemiz de birlikte hareket edeceğiz. Şimdiye kadar hep ihmal edildik Kütahya’ya bağlanağımızda sorunlarımıza çözüm bulunacağına inanıyoruz” diye konuşuyor.

İlginç bir durum.   Kırka  beldesinde hangi sorunlar var,  şimdiye kadar hangi başvuruları karşılıksız kalmış.  Mutlaka incelenmesi gerekir.  Vali  Koçdemir ve İl Genel Meclisi Başkanı Ahmet Yapıcı bu durumu değerlendirmeliler.  Kırka Belediye Başaknı Selahattin Çörez istiyor,  diye Kırka Eskişehir’den kopup,  Kütahya’ya  bağlanacak mı?

---Vatandaş soruyor—

-Fiş istersen fiyat değişir—

 Okurumuz anlattı “Hamamyolu’nda dolaşırken bir vitrinde gözüme bir gömlek çarptı.  İçeri girip baktım.  Tezgahtar kız fiyatını söyledi. Biraz pahalı gelince,  indirim yapıp yapamayacağını sordum.  Tezgahtar kıza vereceğim miktarı söyledim. Bir dakika deyip kasada oturan orta yaşlı bir beye gidip anlattı. Orta yaşlı bey  aynen şöyle söyledi “Fiş alırsanız indirim yapamayız.  Ama fiş istemezseniz,  dediğiniz fiyattan olur”.  Şöyle bir düşündüm.  Fiş alırsam on lira fazla verecektim.  Almazsam on lira karım olacaktı. Uzatmayayım.  Dilimin ucuna kadar gelen sözümü söylemeden gömleği alıp çıktım dışarı.  Ama kendi kendime de ‘Neden fişsiz gömlek aldım.  Adamın vergi kaçırmasına yardımcı oldum’ diye bir hayli kızdım.”

Okurumuzun anlattıkları, çarşıda,  pazarda yaşadığımız olaylardan sadece birisi.  Demek ki,  fişsiz satılan mallar,  fişsiz alınıyor ki, satıcı böyle bir yola başvurabiliyor.   Bir zamanlar benzeri satışlar için sıkı denetimler vardı.  Yoksa diyoruz bu denetimler azaldı da onun için mi,  fiş pazarlığı korkusuzca yapılabiliyor? Bir başka durum da,  işyeri kapı önlerinde satılan mallar.  Aynı mallar içeride fişli,  dışarıda fişsiz nasıl oluyor dersiniz?