Yaşamın İçinden: Ömer Duru
Dün kahvede bir vatandaşla konuştuk.
Dedik ki “Sakarya Gazetesi ne yapmak istiyor. Bakın Tepebaşı Belediye Başkanı açıklamış. İstikbal Gazetesi ve 2 Eylül Gazetesi ile Anadolu yazmış. Ama Sakarya halen “Ruhsat Yok” diyor. Bunun anlamı nedir? Sakarya neden böyle yapıyor? Bu haberlerin hangisi doğru?”
Gülerek sordum:
“ Sana göre bu olay ne anlama geliyor?”
“Ben sana sordum “ dedi.
“ Anlamını sen anlat?”
--//--
Olayı özetledim kısaca.
Tepebaşı Belediye Meclisi’nde ki gelişmeleri anlattıktan sonra şöyle dedim:
“Tepebaşı Belediye Meclisi’nde bu olayı CHP’li üyeler Başkan Ataç’a sordular. Senin söylediğin gibi Sayın Ataç da “Yasaları uyguluyoruz. Kaçak inşaat olayı külliyen yalan” dedi. Senin okuduğun olay doğru. Diğer gazeteler böyle yazdığına göre, Sakarya’nın neden böyle yazdığını kendilerine sormak lazım.”
Söyledikleri mi dinleyen vatandaş:
“ Sizi bilmem” ama “ Bu işin altında siyaset var. Bana böyle geliyor” dedi.
Geçekten ilginç.
Hiçbir şey bilmediğini, olayların farkına varmadığını sandığımız sıradan insanlar neleri görebiliyor değil mi?
Bu vatandaş çok şey söyledi.
Basın meslek ilkeleri adına yazmak istemiyorum.
Bütün olayları bırakıp, Tepebaşı’nın çalışkan Başkanı Ahmet Ataç’a yüklenmenin anlamı başka türlü ne olabilir?
Ahmet Demir’in işin içine sokulmak istenmesi ne anlama gelir değil mi?
İster misiniz bütün yönleri ile ortaya çıkan olaydan sonra, işi saptırıp başka konularda polemik yapılmaya başlansın?
---//--
Fıkrayı bilirsiniz.
John çok çirkin bir kadın ile evlenmiş.
Kilisede nikâhını kıyan papaza sormuş:
“ Muhterem peder borcum ne kadar?”
Papaz şöyle bir geline, bir de damada baktıktan sonra demiş ki:
“Bu hanımın kocası olmak senin için ne kadar değerliyse o kadar ver yeter”
John bu laf üzerine Papaz’a çıkarıp 50 dolar vermiş.
Parayı alan Papaz John’a işte paranın üstü diyerek:
“45 doları iade etmiş”
----//--
Her zaman olduğu gibi bağlıyorum yazımı:
Bu fıkrayı kimseyi hedef alarak yazmadım.
Kıssadan hisseyi okuyanlar kendisine göre alsın.
10 Haziran 2012-06-08
Günlerin getirdiği
Keneyi hafife almayın
Önceki gün ESTV’ nin Habertesi programında arkadaşım Sadi Seda ile birlikte, yaklaşık bir saat Dr. Huriye İlgün Kazan ile konuştuk. Konumuz son yıllarda insanları korkutan, ısırdığı insanların büyük bir bölümünü öldüren “Kene” idi. Keneden bulaşan Kırım- Kongo Kanamalı Ateşi konusunda uzman olan Dr. Huriye İlgün Kazan çok güzel konuştu. KKKA kenedeki mikropların neden olduğu ölümle de sonuçlanan bu hastalığın ulaşmaması için insanların dikkatli olması gerektiğini vurgulayarak “Gerek hayvanlarda ki, gerek insanlarda ki keneye çıplak elle dokunmamalıyız. En basiti bez ve poşet yoksa bir ağaç yaprağı ile keneyi yapıştığı yerden çıkarmalıyız. Çıkaramadığımız takdirde sağlık kurumlarına başvurmalıyız” dedi. Bağ- bahçe- tarla, ahır, orman ve orman kenarlarındaki araziye gideceklerin açık renk elbise giymeleri gerektiğini anlatan Dr. Kazan “Pantolon paçalarını çorap içine sokmalıyız. Kene uçmayıp tırmandığı için vücutta açık bölüm bırakmamalıyız, Oturulacak yere açık renk örtü sermeliyiz. Riskli alandan döndükten sonra, elbiseler ve vücudun her yeri kontrol etmeliyiz” diyor.
Gerçekten kene son yıllarda insanları korkutan bir yaratık durumuna geldi. Eskişehir’de az da olsa, insanlar kıra bayıra gittiklerinde korkuyorlar. Dr. Sayın Huriye İlgün Kazan’a verdiği bilgiler için teşekkür ediyor, başarılar diliyorum.
MHP’de tartışma tamamsa
MHP’nin dört adaylı il kongresi sonrasında kazanan Aydın Sezer olmuştu. Aydın Sezer için rakibi durumunda ki üç aday seçime itiraz ederek, “Seçimin iptalini” istemişlerdi. Genel merkez iptal istemini inceleyerek,“Seçimi iptal edecek bir durum yoktur. Yapılan seçim geçerlidir” hükmünü vermişti. Durum böylece aydınlanan MHP Eskişehir örgütünde şimdi ilçeler ve il olarak çalışma dönemi başlamış demektir. İlçelerde bir sorun var mı bilemiyoruz. Aslında olmaması lazım. Çünkü hepsi yenilendi. Aydın Sezer’e gelince. Kendisi için olumlu olduğu kadar olumsuz yorumlarda yapıldığını duyduk. Bunlardan en önemlisi Sezer’in Eskişehir’i ve MHP’lileri tanımayışıydı. Bekleyip göreceğiz. Sezer bundan sonra neler yapacak. Yıpranmıştı denilen MHP tabanını eski kimliğine kavuşturabilecek mi?
Vatandaş soruyor
öğrencilerin tatili
Eskişehir’de okullar tatile girdi. Yaklaşık 111 bin öğrenci karne aldı. Karnesi iyi olanlar sevindi. Sınıfta kalanlar, zayıfı olanlar üzüntü içinde evlerine döndüler. Anne ve babalar endişeli. Bundan sonra çocuklarının ne yapacağının telaşına kapılan anne ve babaların en büyük korkuları ise çocukları bekleyen tehlikeler. Kimisi internet kafelerden korkuyor. Ki misi sokakta trafik olayından çekiniyor. Geçen gün yazdık. Kimisi de bisiklete binen çocukların anne ve babaları haklı. Eskişehir’de ne yazık ki bisiklete binilecek doğru dürüst bir yol yok. Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı bisiklet yolu da, ya yetersiz, ya da bazı bölgelere çok uzak. Durum böyle olunca, en önemli görev araç sürücülerine düşüyor. Özellikle sokaklara, bisiklete binen çocuklara dikkat etmeliler.
Anne ve babalara gelince. Çocuklarını belediyelerin ve Gençlik Spor İl Müdürlüğü’nün açtığı yaz okullarına mutlaka yazdırsınlar. Yazdırsınlar ki, tatile çıkamayan ailelerin çocukları hiç olmazsa korkusuz tatil yapabilsin.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...