Görüşler
Akil-SA olur muydu?
Gülerken bile..
"SA" demekten hoşlanan tatlı bir dil...
Bir sanatçı gibi esprili...
En ciddi konuları bile kendine özgü şivesi ve en azından güzel yönleri ile halkına duyurmaya çalışan bir insan...
Sakıncalarını da...
Seveni çoktur, sevmeyeni de olabilir...
Ama, önce ülkesi, sonra çalışanı ile yatıp kalkan bir insandı "Sakıp Sabancı..."
Ne çabuk geçmiş 9 yıl...
………
Çenesini uzatarak dile getiren bir yüz...
Açık açık konuşması..
"Dobra-SA, Dobra-SA..."
Bir gün sormuşlar:
"Niye Başbakan olmuyorsunuz?"
Gülmüş:
"Zaten başbakanım..."
Ama eklemişti:
"Başbakan-SA olmaz ki!.."
………
Ailesi, sevenleri anarken bizim düşlerimiz başka yerleri gıdıklıyordu...
"Sakıp Bey", gerçekten kendine özgü bir dünyasıyla da ayrı bir insandı...
Acaba diyoruz?
Çok erken aramızdan ayrılma "SA"ydı..
"Günümüz Türkiye'sine bakış açısı nasıl olurdu?"
0 tatlı gülüşünü aynı içtenlikle sunabilir miydi?
Örneğin..
"Akil-SA" seçselerdi kabul eder miydi?
Keşke bu soruların yanıtı..
“01-SA da duyabilmek!.. “
………
Dünyaya vurmuştu..
"TC-SA" damgasını...
Kaldırılmasını ister miydi?
Esprisinde vurguladığı gibi..
"Gerçekten gönüllerin Başbakanıydı..."
Saygıyla anıyor..
"Allah'tan rahmet diliyoruz...”
Günün Şiiri
Sessizliğin Ötesi
Kötülüğe karşı ulumalarımız durur
Başlar yeniden
Her zaman her yerde hep
Yolların sağır güzelliği
Malımız mülkümüz korunmuştur
Yabancılardan
Yavaşça düşer
Her zaman her yerde hep
İnandığı karanlıkların
Neden sonra kara ve kırmızı
Uykuya geleceğin açlığına
Her zaman her yerde hep
Açılan ağız...
F.Hüsnü Dağlarca (1959)
Günün Olayı
Abdülhamit'in torunu siyasete girmek istiyormuş...
Hayırdır?
“Mecut Abdülhamit’lerin neyini beğenmemiş ki!”
Fahrettin Fidan
Günün Biberi
Sinema yıkılmasın diyene tazyikli su, Silivri'de adalet isteyene gaz bombası!
"Barış barış" diyen AKP barışı yalnızca PKK için istiyor...
Akif Kökçe
Adın nedir genç kahraman?
"Hitler" zamanında "Berlin Hayvanat Bahçesi"nden bir arslan kaçmış... Hem de en azılı ve baba cinsinden...
Berlin Caddesi'nde herkes oradan oraya koşuyor, kaçıyor.. Arslan da tuttuğunu parçalıyor...
Derken, yolun tam ortasında kısa boylu bir genç duruyor ve tabancasını çekip arslanı alnından vuruyor...
Koca hayvan olduğu yere yıkılıyor ve bir daha da kalkamıyor. Çevrede gizlenen tüm Almanlar hemen bu gence koşuyor, omuzlara alıyorlar...
Gazeteciler fotoğraf makinelerini çalıştırırken biri soruyor:
"Senin adın nedir genç kahraman?"
"Salamon..”
Ertesi gün tüm gazetelerde manşet:
"Vahşi bir Yahudi, zavallı küçük bir arslanı cadde ortasında feci şekilde öldürdü!.."
Kahvaltıda iltifat
Adam kahvaltısında, gazetelerin magazin eklerini gözden geçirirken birden patlamış:
"Şu ise bak ya!" demiş:
"Ayı gibi herifler gidip en güzel kadınlarla beraber oluyorlar..."
Biraz ötede çay demleyen karısı yanıt vermiş:
"İltifatın için teşekkürler kocacığım!.."
İhtiyar Adam ve Deniz
Dünyaca ünlü bir yazar...
Bulunduğu her yerde kızlar ve kadınların çok ilgisini çeken ve onların aşık olduğu çapkın yazar...
"Uganda”ya giderken, uçak düşüyor. Eşi ile birlikte sağ kurtuluyor...
"Uganda"dan dönerken, yine uçak düşüyor ve alev alıyor. Başı ile kapıyı açarak kurtuluyor...
Sonra "Key West"e yerleşiyor.
Bir gün tüfekle intihar ediyor...
Kim mi?
"İhtiyar Adam ve Deniz" başta olmak üzere bir çok eseri olan "Ernest Hemingway..."
Yaşlı avukattan
Milliyet’te 86 yaşındaki emekli bir avukat olan "Yıldız Tunçay" akil adamlar konusunu anlatıyor:
-Akil insanların hükümetin barış çabasını anlatacaklarını anladım da , nasıl, nerede ve ne şekilde halkımızı toplayıp konuşacaklarını kavrayamadım.
Mesela Marmara bölgesinde en az 25 milyon nüfus ve yüzlerce yerleşke var. Bu akil insanlar, iki ay içinde bu kadar yeri dolaşıp bu kadar insanı nerelerde toplayıp hitap edecekler...
Kıssa-dan
Recep Tayyip Erdoğan, "MHP aleni faşizm yapıyor" demiş.
Yani.. Demokraside bu işin alenisi olmaz gizlisi olur...
Günün Sözü
"Despotlar, baskı, biat ve zulümden beslenirler. Ama daha da korkuncu, budalalığı besleyip yaymalarıdır...
Günün Sorusu
Fatih Terim, "Futbolda da Akil insanlar olmalı" demiş...
Merak ediyoruz..
"İmparator’dan daha yüksek akil olur mu!"
Balthör
Günün İncisi
Yalnızlık, kıyılarda ve dağlarda sessizce gezer...
A. Kadir Ergin
Özdeyiş
Zamanında köşesine çekilmeyen, bir gün köşeye sıkışır…
Sermaye vatanı ile yaşayanlar
Kim ne derse desin, dünya durdukça "sermayenin vatanı"vardır yeryüzünde...
Okurumuz "Halit Gürsoy", böyle girmiş sözlerine ve devam etmiş:
-Köle ve kölelik, tarih boyunca hiç kalkmamıştır. Günümüze kadar şekil değiştirerek gelmiştir ve devam etmektedir...
1960-65'li yıllarda ülkemizden ekmek parası için binlerce vatandaşımız işçi olarak Almanya'ya gittiler... Kazançlarını biriktirmek için tek odalı yerlerde yaşadılar... Sosyal hayatları neredeyse hiç olmadı... Çocuklarının geleceği için sahiplerine "taşeron" oldular yıllarca...
İşte bu örnekten çıkarak ülkemizdeki "asgari ücret" sorununa takılır hep kafam...
Almanya’daki vatandaşlarımız gibi, tek odada yaşasak, sosyal hayattan çok uzak dursak da.. "Gerçekten asgari ücretle geçinebilir miyiz?"
Belki aynı aileden üç-dört kişi çalışırsa "evet" denilebilir...
Ama kaç ailede vardır böyle bir olgu...
Kısacası..
Dünya durdukça "sermayenin vatanı" her zaman olacaktır yeryüzünde...
En güzel örneğini geçenlerde gördük...
"Katar Emiri, Yunanistan'dan tam 4 ada birden satın aldı..."
Bunu adı "Sermaye Vatanı" değil midir?