Görüşler
Sabah kahvaltısında gazeteleri şöyle bir göz gezdirirken, “Bahçeli”de televizyonda konuşuyordu. . .
Derken, hanım birden patladı:
"İlk genel seçimlerde oyum MHP’ ye…”
Doğaldır...
"Hür iradesi. ..”
"Demokratik seçimidir.."
Dedik ama, 41 yıllık eşimizin elinden düşmeyen CHP mühürüne ne olmuştu?
Dahası..
Vatani görevimizi yaparken, bir asker ilçesi olarak bilinen "Vize"de Evren’in anayasasına "hayır" diyen bir kadındı...
O "hayır" oyu ki, Vize Cumhuriyet İlkokulu’nda bizimkiyle "iki" olmuştu...
216"evet" oyu, sadece 2 "hayır..."
Ya şimdi?
"Nasıl olur da MHP’ye?"
………….
Bir anda rahmetli "İlhan Selçuk"un son genel seçimlerden önceki Önerisi geldi aklımıza :
"İlle de sağa oy vereceksiniz, MHP1’ye atın!..”
Bir bildiği varmış…
Olacakları görecekmiş gibi sözlerdi bunlar...
Ama bizim "hayır" oyu "ille de sağ için" değildi ki!..
''Neden?”
Sıraladı:
"Önce Türkiye Cumhuriyeti..."
Sonra..
"Kurucusu Kemal Atatürk..."
Ve de..
"Laiklik..."
Yetmedi..
"T.C.'yi de istemiyorlar..."
Kim karsı çıkıyor?
"Bütünüyle MHP..."
CHP ne yapıyor?
"Dışarıdan süreç destekliyor!"
Hem de "Atatürk"ün kurduğu bir parti yapıyor bunu...
"Oyum MHP’ye…"
“İlk genel seçimde” dedi, “yerel değil!..”
Biliyoruz ki..
“Yerelin adı sadece Esıkişehir…”
Temel’in "mantık" açılımı
Temel, Güney’de restaurant işletip köşeyi dönmeyi planlamış. Turiste yönelik Türk yemekleri lokantası açmış...
Yemeklerin yanında İngilizce karşılıkları olan mönü listesi bastırmış...
"Mantı" karşısına "Logi" yazdırmış...
Bunu gören arkadaşları uyarmışlar:
"İngilizce’ de böyle bir sözcük yok!"
Temel de yanıtlamış:
"Onlarda mantı da yok ki karşılığı olsun!"
Arkadaşları şaşkınlıkla dinlerken devam etmiş :
"Logic, İngilizce' de mantık demektir. Son harfini atıyorsun, oluyor sana mantı!.."
Alkolik hoca
"Baba, Tabiat Bilgisi öğretmeniniz sanırım alkolik..."
Şaşıran baba, "Nereden çıkardın bunu?" diye sorunca devam etmiş çocuk:
"Geçen derste, kendisine kasırga nasıl olur diye sordum..”
-Eeee? "Cevaba bak baba" :
"Bir ölçü nane likörü, iki ölçü cinle çırpılıp üzerine buzlu limon attın mı, tamamdır!.."
Günün Şiiri
Alın Yazımız
Ayrı ayrı evlerde doğmuşuz
Aynı hikayeleri dinlemişiz ayrı ayrı
Bir pahalılık, bir ucuzluk
Savaşlar, barışlar, savaşlar
Anlatıla gelsin babadan çocuğa
Sen bir uçtan, ben bir uçtan
Ağır ağır yaklaşıyormuşuz
Ara yerde evler, okullar bazen
Bir duman, bir ağaç, bir dağ
Taa yüz yüze gelene kadar
Vapurlar, trenler, tramvaylar
Bir yaklaştırmış, bir uzaklaştırmış bizi
Nerden bilelim alın yazımızı
Böylece günler günü büyümüş saadetimiz
Böylece kısmetimiz olmuş aynı çeşmeden.
N.Ulvi Akgün (Varlık-1951)
Neyzen’in asker uğurlayışı
Birinci Dünya Savaşı yılları...
Mahalle bekçilerinin davul çalarak topladığı bir kafile, askerlik şubesine gitmek üzere yola koyuluyor… Kaldırımlarda biriken halk gidenleri uğurluyor:
"Allah selamet versin, Allah Selamet versin..."
Yemen, Çanakkale, Filistin gibi cephelere gidenlerin geri dönmeyeceklerini bilen "Neyzen" de bu yolculuk törenine katılıyor:
"Allah rahmet eylesin, Allah rahmet eylesin!"
Yaşananlar asla!
Zorluklarımızın bizi daha felsefi düşünmeye itme eğilimi vardır… Mücadele etmemiz gereken zamanlarda kendimize yaşam hakkında daha büyük sorular sorarız...
Örneğin, acı çekme denilen şeyin neden var olduğu...
Neden en iyi planlarımızın planlandığı gibi gitmediği...
Ya da şansın mı bütün bunlarda etkin olduğu gibi...
"Yaşananlar, asla göründüğü kadar kötü değildir..."
Hüzne neden olan durumlar, bizi güçle, bilgelikle ve gerçek kimliklerimizle tanıştırırlar...
Robin Sharma
Günün Olayı
Erdoğan'ın Moğolistan gezisinde Türk tarihinin en eski yazıtlarından olan Tonyukuk Yazıtları’nı ziyaret etmesi "Türk" sozcüğü ile savaş sürecine vurulan en büyük darbedir…
Akif Kökçe
Günün Biberi
Bunca haksızlık karşısında toplum direnir, sinmez…
İdeolojileri ne olursa olsun “dayanışma gösterir” halk…
Çünkü demokrasi ve özgürlükler bir yaşam biçimidir...
Hikmet Çetinkaya
Günün Balı
Şimdi geldik...
Normalde muhalefetler iktidarları düşürmez mi?
"İktidar muhalefeti düşürecek..."
Eh…
"Müstehak..."
Bekir Coşkun
Günün Sözü
Politikada kadın sayısının az olması, iki yüze makyaj yapmanın zahmetindendir...
Maureen Murph
Özdeyiş
Demokrasi olmadan demokrat yetişebilir ama, demokrat olmadan demokrasi gerçekleşemez...
Y.Güngör Özden
Gerilim
T.C. ibaresi resmen siliniyor. AKP’nin "Sümerbank adını tarihten sileceğiz" diye başlattığı süreç, birkaç yıl içinde "Türkiye'nin adını tarihten sileceğiz?" noktasına geldi...
Günün Sorusu
İhbar yaparken krokiler çizsek, harfiyatı bedavaya getirebilir miyiz?
Gizli tanık
Cuk
Kazı ödeneği bulamayan usta arkeologlara öneri:
"SİT alanlarına Ergenekon ihbarı yapın!"
Bilirkişi de “Akil insan” sayılabilir!
Kimi "Akil" diyor, kimi "akıllı.."
Kimine göre de "Aklı eren..."
Bir yakıştırma da hukuk diliyle olsun:
"Bilirkişi..."
İşte yaptık bu işi!..
Yanılmıyorsak 78’in son aylarıydı...
Doğan Sineması’nda bir film yakalanmış ve konu adliyelik olmuştu...
"Eskişehir" gazetesinde çalıştığımız günlerdi ve bir evrak tutuşturdu polis elimize...
Okuduk, "bilirkişi" olarak görev verilmiş adımıza...
Bizden başka iki hakim bir savcı ve bir öğretmen de var... Filmi izleyip rapor vereceğiz...
Verilen tarihte ve sabahın 11’inde Kılıçoğlu Sineması’na gittik... Kulakları çınlasın "Ethem Arda" karşıladı ve hepimizi balkona çıkardı...
Film başladı... Oynayıp gidiyor, derken bir tren sahnesi ve tren tünele giriyor...
“Giriş o giriş!..”
“Neler oluyor neler!..”
Ara veriliyor ve çaylar-gazozlar içilirken sohbet ediyoruz dışarıda...
Hakimlerden biri yanımıza sokuluyor:
"Nasıl buldun bakalım gazeteci?"
Hiç düşünmeden yanıt vermiştik:
"Pek bir şey yok gibi görünüyor hakim bey!.."
Hakimden aynı yanıt:
"Valla bana göre de pek bir şey yok!"
Hani "var" desek, belki ikinci yarısını da izletmeden rapor verilecekti...
Diğer "bilirkişi" üyeleri de görüşlerimize katıldılar ve oybirliği ile verildi rapor:
“Filmde abartılı bir şey yok!"
…….
Böylece "Akil insan"lık, pardon! "Bilirkişi " olarak görevimizi tamamlamıştık!..
Sinemayı en az “6ay" kapatılmaktan değil..
“Binlerce genci zamandan kurtarmıştık!..”
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...