Eskişehir'de otizm farkındalığı artıyor

Eskişehir'de faaliyet gösteren Otizmli Çocuklar Farkındalık Derneği (OFDER) Başkan Yardımcısı Münire Turgutoğlu, otizmli çocukların yaşadığı sorunlara ve ihtiyaçlarına dikkat çekti. Turgutoğlu, otizmin her çocukta farklı belirtilerle görüldüğünü ve bu nedenle eğitimin kişiye özel olması gerektiğini vurguladı. 

Başkan Yardımcısı Turgutoğlu, derneğin amacını açıklayarak,yaşadıkları zorluklar hakkında şunları söyledi:

“Derneğimizin amacı Eskişehir’de otizmin farkındalığını yaratmak, çocuklarımızın genel hak ve eğitimde olan sorunlarını aileler olarak birlikte aşabilmek. En büyük yaşadığımız zorluklar açıkçası şu; çocuklarımız günden güne büyüyorlar. Temel eğitim adı altında bazı eğitimlerden yararlanabiliyorlar ama 18 yaş sonrasında çocuklarımız tamamen ailelere bağımlı olarak yaşamak durumunda kalıyorlar.”

“Her çocuk kendine has davranışlarla hayata tutunuyor.”

Toplumda otizm hakkında yanlış kanılar olduğunu belirten Turgutoğlu, bu kanıları düzeltmek için birçok proje yaptıklarını söyleyerek:

“Otizm aslında geniş bir yelpaze. Her çocuğumuzu aynı şekilde adlandıramayız. Her otizmli birey aslında kendine özgü davranışlar sergiler. Kimisinde öfke nöbetleri oluyorken kimisinde olmayabiliyor. Kimisinde aşırı takıntılı davranışlar varken kimisinde bunlar olmayabiliyor. Otizm denildiği zaman, yüksek işlevli, yüksek kabiliyetli çocuklar adlandırılıyor fakat bunun yanısıra zeka geriliği de eşlik eden çocuklarımız olabiliyor. En yanlış kanılar bunlar. Dediğim gibi her çocuk kendine has davranışlarla hayata tutunuyor.
2013 yılında derneğimizin kuruluşundan bu yana çok fazla proje yaptık. Çocuklarımızla yaşam koçluğu projesi yaptık. Anadolu Üniversitesi ile ortaklaşa projeler yaptık. Üniversitelerde Özel Eğitim Bölümü öğrencilerimizle topluma hizmet uygulama dersi kapsamında çocuklarımızla sosyalleşme projeleri düzenledik. Yüzme programları gerçekleştirdik. Spora kabileyeti olan çocuklarımızı değerlendirdik. 

Her otizmli çocuğun kendine has yeteneği var fakat otizmli çocuk ailelerinin ve derneğimizin düşüncesine  göre çocuklarımıza doğru eğitim sağlanmıyor. Belli standart konsept olarak bir eğitim veriliyor. Ama uygulanan eğitim her otizmli çocuğa uygun değil. Eğitimlerin çocuğa özel, çocuğun yeteneğine yönelik eğitimler uygulanırsa ülkemiz açısından söylüyorum. Çocuklarımızda çok güzel ilerlemeler kaydedeceğiz.” ifadelerini kullandı.

“Geç konuşan çocuklar ya da asosyal çocuklar otizmle karıştırılabiliyor.” 

Otizmde erken teşhisin önemine dikkat çeken OFDER Başkan Yardımcısı: “Erken teşhis çok önemli.Ve doğru tanı alabilmek çok önemli. Otizm maalesef şu anda 36 çocukta 1 görülüyor. Fakat doğru tanı doğru hekimler tarafından ve doğru eğitimle verilirse çocuklarda daha güzel ilerlemeler kaydedilebiliyor. Bazen geç konuşan çocuklar yada asosyal çocuklar, otizmle karıştırılabiliyor. Otizmde düzelme olduğunu iddia eden bazı kurumlar var ama otizm asla düzelebilen bir durum değildir. Otizm takıntılı davranışları olan, sürekli eğitim alması gereken durumdaki çocuklardır.” dedi.

“Siyasiler otizm konusunda hassasiyet göstermediler”

Hem eğitim anlamında hem de bakım anlamında gidecek yolumuz var diyen Turgutoğlu, siyasilerden otizmli çocuklar için hassasiyet beklediklerini belirtti: 
“Otizmli çocuklarda eğitim çok önemli. 18 yaş üstünde çocuklarımız tamamen aileye bağımlı kalıyor. 18 yaşından sonra otizmli çocuklarımız tamamen eve hapsoluyor. Sosyalleşme de sıkıntı yaşayan çocuklarımız için, bizim dernek olarak tüm yetkililerden isteğimiz, talebimiz şu; geçtiğimiz dönemde de siyasi bir seçim oldu. 

Seçim kampanyasında da hiçbir siyasetçi maalesef hassaslık göstererek, otizmin bu kadar çoğalmasına rağmen bir projeyle bizim karşımıza çıkmadılar. Otizmli çocukların aileleri olarak her canlıya duyulan hassasiyeti bizim çocuklarımıza da gösterilmesini umuyoruz.”