Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ile salgın günlerinde belediye çalışmalarını, vatandaşa yapılan hizmetleri ve beklentileri konuştuk. Ataç, belediye başkanı olmadan önce Eskişehirliler onu hekim, diş hekimi olarak biliyor, tanıyor ve seviyordu. Ataç, vatandaşlar için en önemli 4 maddeyi şöyle açıklıyor:
EVDE KAL, HİJYEN KURALLARINA UY, MASKE KULLAN, SOSYAL MESAFEYİ KORU…
Ataç’ın formülü kısa ve öz: “Bir kişinin yüzlerce kişiye virüsü bulaştırabildiğini biliyoruz. Bu sebeple herkesin kendisini koruması, sadece kendisini değil, toplumu koruması anlamına da geliyor” Biz sorduk, Başkan Ahmet Ataç, cevapladı…
SÖYLEŞİ: ALİ BAŞ
-Belediye başkanısınız ancak asıl mesleğiniz hekimlik! Diş hekimi oarak yıllarca Eskişehirlilere hizmet ettiniz. Böylesi salgın günlerinde arayan soran ne yapmamız gerekir diyenler çok oluyordur. Onlara ilk olarak neler söylüyorsunuz.
-Sağlık otoritelerinin tavsiyelerine uymak çok önemli; koronavirüse karşı yapmamız gereken ilk şey yakalanmamak.
Bunun için yakın çevrem ile birlikte tüm hemşehrilerime de sosyal izolasyonun kritik olduğunu söylüyorum. Zorunlu olmadıkça evden çıkmamalı, çıktığımızda ise sosyal mesafe kuralına dikkat etmeliyiz.
Bir kişinin yüzlerce kişiye virüsü bulaştırabildiğini biliyoruz. Bu sebeple herkesin kendisini koruması, sadece kendisini değil, toplumu koruması anlamına da geliyor. Öte yandan en önemli hususlardan birisi de hijyen konusu. Bu konuda zaten artık hepimiz yapılması gerekenleri öğrendik. Ellerimizin temizliğine dikkat edecek, maske kullanacak, çevremiz ile birlikte iç ve dış yaşam alanlarımızı temiz tutacağız.
60 yaş üstündeki vatandaşlarımız evlerinden çıkmamalı ve kendilerini korumalı, sosyal izolasyonun önemini kavramalıyız. Bu vatandaşlarımız evlerinden çıkmasın, ihtiyaçları olduğunda bizlere ulaşsınlar, biz gerekli yönlendirmeyi sağlarız.
-Virüsün Eskişehir’deki yayılma hızını takip ediyor musunuz? Diğer devlet kurumları ile bir iş birliği var mı?
-Tepebaşı Belediyesi olarak tüm kurumlar ile iş birliğine açığız,
kentimiz ile ilgili durumu da yakından takip ediyorum. Üzerimize düşen bir görev olması halinde, elimizden geleni yapmaya hazırız. Sağlığımız tehdit altında! Sağlığımız için ne gerekiyorsa, tüm kurum ve kuruluşların hassasiyet ile hareket edeceğine inanıyorum.
-Belediyede ne gibi tedbirler alındı?
-Tepebaşı Belediyesi olarak koronavirüsün ülkemizde baş göstermesi ile birlikte sorumluluk alanımızda gerekli tedbirleri hızla uyguladık. Belediyemiz binalarının yanı sıra kamusal alanların tamamında dezenfeksiyon ve temizlik çalışmaları gerçekleştirdik.
Ekiplerimiz mesailerini özveri ile sürdürüyor. Koronavirüs ile mücadelede bilinçli hareket edilmesi de önemli. Bu yüzden biz de bilinçlendirmeye yönelik hazırladığımız bilgilendirme broşürlerinin dağıtımını yapıyoruz. Öte yandan Mavi Masa hattımız 65 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı bulunan vatandaşlarımızın hizmetinde. İhtiyaçlar, Vefa Sosyal Destek Hattı ile koordineli olarak karşılanıyor. Ayrıca Zabıta Müdürlüğümüz, bu süreçte kapalı olması gereken ya da belirli şartlar ile hizmet vermeleri gereken işletmelerin denetim ve
kontrollerini de aksatmıyor, pazaryeri denetimleri de sürüyor. Personelimizin sağlığı da bizim için çok önemli. Temizlik çalışanlarımız için yaya dezenfeksiyon ünitemiz var. Ayrıca mesai başlangıcı ve bitiminde ateş ölçümü yapıyoruz. Toplum sağlığı için gerekli olan tüm çalışmaları, sürecin başından bu yana aksatmadan sürdürüyoruz.
-Belediyede virüs nedeniyle personelde azalma oldu mu? Belli hizmetlerin aksamaması için ne tür önlemler alındı?
-Tepebaşı Belediyesi olarak biz de görevdeki personelimizin sayısında ciddi bir azaltmaya gittik.
Bin 650 olan toplam personelimizden 550’si dönüşümlü olarak çalışıyor. Ayrıca 54 çalışanımız da evlerinden mesailerine devam ediyor. Az önce bahsettiğim çalışma ve hizmetlerin aksatılmaması için dönüşümlü çalışma sistemi de uyguladığımız birimlerimiz var.
Bu birimlerdeki personellerimiz için koronavirüsten korunmaya yönelik önlemleri almayı ihmal etmiyoruz elbette.
GÜNDE 200 MASKE ÜRETİYORUZ!
-Birkaç gün önce koronavirüse karşı verilen mücadelenin dayanışma ruhu ile aşılacağını söylediniz. Tepebaşı belediyesi bu dayanışmaya nasıl katkı sunuyor.
-Koronavirüs salgınında, ilk önceliğimiz kimsesiz ve bakıma muhtaç vatandaşlarımız oldu. Bu alandaki çalışmalarımız zaten sadece bu süreçte değil, her zaman var.
TEBEV hizmetimiz ile kimsesiz ve bakıma muhtaç vatandaşlarımızı yalnız bırakmıyoruz. Vatandaşlarımızın yaşlılık ve koronavirüs dolayısıyla dışarı çıkmamaları için çalışıyoruz. Ekiplerimiz, TEBEV bünyesindeki vatandaşların sağlık kontrolü, eczaneden ilaç alımları, market-pazar alışverişleri gibi ihtiyaçlarını karşılarken, vatandaşların evlerinde temizlik hizmeti sunmaya da devam ediyor.
Ayrıca maddi durumu kötü vatandaşlarımız için, aşevimiz ile evlere sıcak yemek servisimiz de sürüyor. Aşevimizde her gün yüzlerce porsiyon yemek hazırlayarak ihtiyaç sahiplerine öğle ve akşam öğünlerinde teslim ediyoruz. Ayrıca Belde Evi kadınlarımız da örnek bir dayanışma göstererek maske üretimine başladı.
Günde ortalama 200 maske üretiyorlar ve bu maskeleri görev başındaki belediye personelimiz kullanıyor.
-Boğaziçi Üniversitesi ile birlikte Tepebaşı Kent enstitüsü Açık ders etkinlikleri düzenlediniz. Böyle bir projeye ne kadar ihtiyaç olduğu şu günlerde daha da ortaya çıktı. Enstitü ile ilgili bundan sonra yeni projeler de gelecek mi?
-Uzaktan eğitim modeli olan Tepebaşı Kent Enstitüsü’nde eğitimler, 2 bine yakın katılımcı ile devam ediyor. Kent halkına eğitim fırsatları sunmak amacı ile hayata geçirdiğimiz bir çalışma. Girişimcilik, Sosyal Medya, Finans Okuryazarlığı, Gıda Güvenliği, Etkili İletişim, Müşteri İlişkileri ve Fotoğrafçılık olmak üzere 7 branşta düzenliyoruz.
Koronavirüs dolayısıyla eğitime ara verilen şu günlerde vatandaşlara sağlıklı bir eğitim alternatifi sunuyoruz. Ayrıca Boğaziçi Üniversitesi ve Tekfen Holding iş birliğinde düzenlediğimiz “Her Yönüyle Çocuk” temalı “Açık Ders” etkinliklerinde değerli hocaları Eskişehirliler ile buluşturduk. Koronavirüsten önce gerçekleşen bu etkinliklere katılamayan vatandaşlarımız için kayıtlarını da online olarak izlemeye açtık.
Tüm vatandaşlarımız bu değerli seminerleri, evlerinde izleyebilirler. Bu güzel projedeki iş ortaklarımıza da teşekkür etmek istiyorum.
SAĞLIK ÇALIŞANLARINA MİNNETTARIZ
-Son olarak Eskişehirli hemşehrilerinize bu salgın günlerinde neler söylemek istersiniz
-Sizin de takdir edeceğiniz üzere, Eskişehirliler hemen her konuda gösterdikleri duyarlılık ve örnek olmaları ile ön plana çıkar.
Koronavirüs salgınına karşı mücadelede de örnek olacağımıza inanıyorum. Her bir hemşehrimin, virüsün yayılmasına karşı alınacak tedbirlere uyacağını biliyorum.
Göstermemiz gereken sağduyu ve soğukkanlılık ile birlikte, bilimin gerektirdiği şekilde davranarak bu kara günleri geride bırakacağız. 4 hususa daima uyacağız; evde kalmak, hijyen kurallarına uymak, maske kullanmak ve sosyal mesafeyi korumak. Bu zorlu süreçte en zorlu sorumluluğu üstleneler sağlık çalışanlarımızdır. Her birine minnetlerimi sunuyorum. Sağlık çalışanlarımıza bizlerde kurallara uyarak destek olmalıyız. Zor günleri birlikte aşacağız. Her zaman olduğu gibi bu süreci de sağduyu ile evlerinde geçiren hemşehrilerime teşekkür ediyorum.
BİRAZ DAHA SABIR
BİRAZ DAHA İHAT!
Söyleşiyi telefonla yapıyoruz. Fotoğraf olarak Nazım Hikmet’in portresinin önünde çektirdiğimiz fotoğrafı kullanacağımı söyleyince Ataç, Nazım’ın bir şiirini söyleşimize iliştiriyor
Hastalar
Kardeşlerim
İyileşeceksiniz.
Ağrılar, sızılar dinecek
Yumuşak, ılık bir yaz akşamı gibi inecek
Ağır, yeşil dalların ardından rahatlık.
Hastalar, kardeşlerim,
Biraz daha sabır, biraz daha inat.
Kapının arkasında bekleyen ölüm değil, hayat.
Kapının arkasında dünya, dünya cıvıl cıvıl
Kalkacaksınız yatağınızdan, gideceksiniz…