Yaşam ve ölüm arasındaki oyun

<w:LatentStyles DefLockedState="false" DefUnhideWhenUsed="true" DefSemiHidden="true" DefQFormat="false" DefPriority="9

7 Temmuz 2012 00:00
A
a
Sütiş Eskişehir

 

65 yıllık güvenin yaşam ve ölüm arasındaki oyunu sessizliğini koruyor.

Birileri çıkıp biz deprem zamanı içindeydik sallandı ama yıkılmadı, burası sağlam gibi hiçbir mantığın almadığı açıklamalar insanı daha da endişelendiriyor.

 

Sakarya Gazetesi yazarları bu durumun apartman sakinleri tedirgin ettiğini söyleyerek bu basın etiğine sığmıyor gibi bir benzetmede bulunmuş. Ey Ademoğlu insana sorarlar hangi etik gazetecilik başkaları kaçak binalarda ticaret yapıyor diye suçlarken, kendisinin kaçak bina da gazetecilik yapmasına izin veriyor?

 

Söz konusu ofis çok katlı bir binanın altında bulunuyor. Gazetenin yönetimindeki iki isim Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde her türlü yapının yapım işine nezaret edebilecek, fenni mesul olabilecek ve sorumlu olarak imza atabilecek yeterliliğe sahip 2 mimar. Üstün ve Ayşegül Ünügür’den bahsediyorum ve bazı soruları kendilerine sormak istiyorum. Gerçi cevap vermemeye alışkınlar ama ben görevimi yapayım yine de.

 

Kaçak olan çalışma ofisinde 80 metrekare kazanmak için yapılan çalışma belli ki statik hesaplar yapılmadan ve yapım yılına bakıldığında mevcut durumuyla deprem performans kriterini sağlamaktan uzak bir yapıyı daha tehlikeli bir hale sokmuyor mu?

 

Yaklaşık 110, 120 ton civarındaki sabit ve hareketli yükün temele etkisi, mevcut kolon ve kirişlere etkisinin deprem performansını düşürmediğini söyleyebilir miyiz?

 

Mesleki olarak bu konuları çok iyi bilen 2 mimarın bu konuda bu riski bilerek görmezden gelmelerini hangi durum açıklayabilir?

 

Aslında bu konuyu sadece bu 2 mimara değil, yetkililere de sormamız lazım. Zira yasalar önünde onlarda müteselsilen sorumlular ve gerekeni bir anca önce yapmaları gerekir.

 

Acaba bu tür bir tadilat çalışması yapılırken binanın tamamını kapsayan bir güçlendirme yapıldı mı? Yapılmamış ise neden yapılmadı?

 

Unutmamalı ki ben konuyu bilmiyordum ya da başka bir bahane bu durumda sizi cezai sorumlu olmaktan kurtarmaya yetmez. Ve emin olun ceza kanununda bu durumun cezaları çok ağırdır.

 

Bu işe ortak olan ve yardımcı olanlara da hatırlatmak isterim.

Türk ceza kanunu Madde 184/2 derki; Yapı ruhsatı olmadan başlatılan inşaatlar ve dolayısıyla kurulan şantiyelere elektrik, su veya telefon bağlantısı yapılmasına müsaade eden kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

 

Dipnot;  Depremde artık akademik araştırma yapmayalım, Sakarya Gazetesi’nde köşe yazanlar deprem zamanı sallandık ama bina sağlamdı hiç bir şey olmaz demişler. Bari her gün başka bir binada köşe yazsınlar da kentsel dönüşüme neresi uygun neresi değil daha ekonomik ve garanti yoldan tespit edilip ona göre çalışma yapılsın. Ne gerek var yahu detaylı zemin çalışmasına.

Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi