Normalde koronavirüsle mücadele etmek için 14 veya 21 gün boyunca sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi gerekir
Normalde koronavirüsle mücadele etmek için 14 veya 21 gün boyunca sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi gerekir. Ancak bizim bunu yapacak ne ekonomik gücümüz ne de devlet organizasyonumuz var. Son olarak sokağa çıkma yasağını ilan etmeyi bile beceremedik. Bu yapıyla mı 81 milyon vatandaşa 21 gün boyunca ekmek ve yiyecek vereceğiz? Kriz başladığında 'bizi kıskanan' Avrupa ülkeleri vatandaşlarına ne kadar karşılıksız para dağıtacaklarını açıkladı. Biz kolonya dağıtacağımızı söyledik. Üstelik 21 gün geçti, bir şişe kolonyayı bile göremedik. Hani 'Bedava' dağıttılan maskeler? PTT mi gönderecek, cep telefonumuza mesaj mı gelecek? Artık her ne karın ağrısıysa... Haftada 5 adet bez parçasını bile dağıtamıyoruz. O yüzden kimse hükumeti sıkıştırmasın kardeşim, hani bir söz vardır, "Benim adım Hıdır, elimden gelen budur!" işte tam da bu sebepten dolayı sokağa çıkacağız ve bazılarımızın canı da gidecek. Bu arada yarım yamalak da olsa sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. Hafta sonları sokağa çıkmak tamamen yasak olacakmış. "Buna da şükür" diyoruz elbette. Bu yasağı 5 gün önceden açıklama başarısını gösteren asrın yetkililerimizi tebrik ederiz. Muhtemelen yandaş gazeteler Portekizlilerin bizi yönetenleri kıskandığını, Japonların kıskançlıklarından karınlarına hançeri sapladığını uzun uzun anlatacaklardır. Araya da "Zaten bunlar camileri ahıra çevirdiler"i sıkıştırdık mı tadından yenmez artık...
Laftan anlamayanlar cezadan anlar
Valilik tarafından alınan bir dizi karar ile, kent içi ulaşımda bazı düzenlemeler yapıldı. Elbette koronavirüsün hayatımıza girmesinden kaynaklanan düzenlemeler. Buna göre artık Eskişehir'de toplu taşıma araçlarında ayakta yolcu taşınmayacak. Bana kalırsa doğru, ancak biraz geç alınmış bir karar. Bunun dışında yolcu duraklarında da belli mesafelerde bulunması zorunluluk hâline getiriliyor. Ayrıca maskesiz toplu taşıma araçlarına binilmesi de yasaklanıyor. Bu kararı da 'Doğru ama biraz geç alınmış' olarak nitelendirebiliriz. Ancak asıl önemlisi yasaklara uymayanlara verilecek para cezaları. Çünkü açıkça görülüyor ki, biz basın mensupları ne kadar tehlikeye dikkat çekersek çekelim, hükumet ve belediye yetkililerinin dillerinde ne kadar tüy biterse bitsin, yapılan tavsiyeler birilerinin bir kulağından girip, öbüründen çıkıyor. Laftan anlamayanların cezadan anlamasından başka çözüm yok gibi gözüküyor...
Farkındalık oluşturdu
Hafta sonu sokağa çıkma yasağı en çok sokak hayvanlarını vurdu. Neyse ki belediyelerimiz ve Valilik bu konuda duyarlı davrandı ve sokakta yaşayan dostlarımızın aç kalmamasını sağladı. Bu arada Bizzat Vali Özdemir Çakacak'ın vilayet meydanı ve Reşadiye Camiindeki kuşlara yem attığını da gördük. Belli ki kendisi hayvanları seven bir isim. Kendisini tebrik ederiz. Elleriyle kuşları beslemesi sosyal bir farkındalık oluşturmuştur.
Haydar Baş yenik düştü
Koronavirüs nedeniyle önce karantinaya daha sonra da yoğun bakıma alınan Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Haydar Baş hayatını kaybetti. Türkiye Haydar Baş'ı, 'İş, Aş, Haydar Baş!' sloganıyla tanımıştı. Dar, ancak birbirine sıkı sıkıya bağlı kadrosu olan BTP camiasına sabır ve baş sağlığı dileriz. Tabii Haydar Baş'a da Allah'tan rahmet diliyoruz. Şunu unutmamak lazım; kim olduğunuzun, hangi partiye üye olduğunuzun koronavirüs için zerre kadar önemi yok. Bu gözle görülmeyen düşman önüne gelenin canını alıp, öyle gidiyor. Lütfen kendinize dikkat edin, yetkililerin tavsiyelerini kulak arkası yapmayın.