Yarım kalan yazı!..

Görüşler Yarım kalan yazı!..   Hiç "yarım kalan yazı" olur mu? &O

8 Aralık 2012 00:00
A
a
Sütiş Eskişehir
Görüşler
Yarım kalan yazı!..
 
Hiç "yarım kalan yazı" olur mu?
Öyle bir olur ki, yazan eller titrer, kalem tükenir, belki kafa bile isyan eder!..
Gazeteciliğe başladığımız günlerde tanımıştık iki güzel insanı...
"Orhan Özgürel ve Seyfi Uyanık..."
İkisi de spor eleştirmeniydi...
Yazdıkları her yazı Eskişehir’in spor kamuoyunu ayağa kaldırırdı...
"Eskişehirspor yöneticilerini de!..”
…….
"Seyfi Uyanık”ın spor dışındaki bir yazısını aktarmak istiyoruz. ..
Yarım kalmıştı çünkü...
"21. yüzyıldayız" diye başlamıştı:
-Uygar ülkeler sosyal ve ekonomik sorunlarını büyük çapta hallettiler, bilgi çağının her türlü nimetlerinden yararlanıyorlar.
Biz ise, hala kültürel kalkınmayı beceremedik…
"Siyasette, adalette, eğitimde, ticarette, ailede, ahlakta, din anlayışında, müzikte ve sporda yozlaştık..."
Peki, bunları kim yarattı?
"Öncelikle siyaset..."
Türkiye'de siyaset yapan politikacılar, siyaseti bütün kurum ve kuralları ile uygulamanın, çağdaşlaşmanın ön koşulu olduğunu bilselerdi, bugün böyle bir toplumla karşılaşmazdık.
Gelişmiş toplumlar "İnsana yapılan yatırım en iyisidir" diyor. Bunun için bütçelerinden en büyük payı eğitim için ayırıyorlar.
“Oysa bizde, eğitime ayrılan pay, hala diyanet bütçesinin gerisinde!”
Cumhuriyet’in ilk yıllarına bir bakın...
Bir taraftan ekonomik kalkınma, diğer yandan onun kadar eğitime ve kültüre verilen değer.
Biz çocukluk ve gençlik yıllarımızda tiyatrodan, folklordan, edebiyata kadar uzanan "Halk Evleri"nin o dinamik yapısını yaşamış insanlarız...
…….
İşte tam burada durmuştu Seyfi abi:
"Devamını yazmaya kafa kalmadı!” dedi…
30 yıl öncesinden bugünleri görmüş gibi..
"Çok kalın bir nokta koymuştu!.."
 
Cumartesi Öyküsü
Güldal'ın içinden geçen zaman
-Biz 1976’da evlenmiştik "U£ur"la. 12 Eylül’e doğru hızla giderken olaylar yoğunlaşıyor, şiddet
hızla tırmanıyordu. Savcı "Doğan Öz"ün, "Bedrettin Cömert"in, İstanbul Üniversitesi önünde 7 öğrencinin öldürüldüğü 1978 yılında, hem kapının önünde sürekli bir bekçi hem de sürekli bizimle birlikte dolaşan bir yakın koruma vardı. Zamanın İçişleri Bakanı "İrfan Özaydınlı"nın talimatıyla tahsis edilmişlerdi.
Bu koşullar yüzünden memuriyetten istifa ederek ayrıldım. Çalışmaya devam etmem halinde hareketlerimizin zamanlaması çok belirli ve değişti¬rilemez oluyordu. Aynı saatte evden çıkmak, aynı saatte dönmek zorundaydık. Saldırganlar için biçilmiş kaftan durumu. Gerçi onların da yöntem değiştirecek¬lerini, çapraz ateş yerine bombayı yeğleyebileceklerini yıllar sonra görecek yaşayacaktık, ama o dönemde yavrumuz "Özgür"ü düşünerek bu kararı vermiştik.
"Uğur"a yönelik tehditler sürekli artıyordu. O yaz, "Kemal Türkler" de öldürüldü.
Ve geldik 12 Eylül’e...
Terör, 12 Eylül darbesiyle bıçakla kesilmiş gibi durdu. Bu arada bizim koruma da geri çekildi.
Uğur, o dönemin ünlü sıkıyönetim savcılarından "Süleyman Takkeci"nin mafya ile olan ilişkilerini yazmaya başladıktan sonra yeniden koruma verildi. Birkaç yıl sonra bu koruma da geri çekildi.
"Bahriye Üçok"un da öldürülmesinden sonra, o zamanki hassas korumalar şube müdürü eve geldi.
Evimizde yaptığı incelemelerden sonra, Uğur’a yönelebilecek bir suikast için tek bir yol kaldığını söyledi:
"Arabaya konulacak bomba!"
…….
Bu gerçek öykünün , öncesini ve sonrasını da öğrenmek istiyorsanız, "İçimden Geçen Zaman"ı okumanız gerekiyor… Yazarı “Gürdal Mumcu-2012”
 
 
Günün Olayı
Çocuklarımız hüzünlü masallarla büyütülüyor... "Kadına şiddet" günden güne artıyor...
“Kadın çalışmaz, evinde oturur, yemek yapar, çamaşır yıkar ve en az üç çocuk yapar!..”
Hikmet Çetinkaya
 
Günün Biberi
“Türkiye İran olur mu?”
Bir zamanlar, “yetmez ama evet!” durağında tezgah açan kimi liboşlar güvencelerini yineleyeceklerdir:
“Abartmayın canım! Korkmayın, Türkiye katiyen İran olmaz!”
Ali Sirmen
 
Günün Sözü_
Bir insanın zekası, vereceği cevaplardan değil, asıl soracağı sorulardan anlaşılır.
De Levis
 
Gerilim
Kılıçdaroglu vatandaşlara seslenmiş:
"AKP'ye oy verip sonra ağlamayın."
Devamı da şöyle olmalıydı:
"Tabii mazoşist değilseniz..."
Haldun Ertem
 
Günün Balı
"Kaza yapmayan araçlar" yoldaymış.
Bu araç Türkiye'ye gelir gelmez gazete¬lerde okuyacağımız haber mi?
"Kaza yapmayan araç kaza yaptı!"
Fahrettin Fidan
 
Kıssa-dan
Hızını alamayan bazı siyasi liderler, sadece içerdeki rahiplerinin ağzının payını vermekle yetinmiyor, tüm dünyanın ağzının payını vermeye kalkıyorlar.
Çetin Altan
 
Cuk .
Türkiye'de bıyıklı siyaset yapılıyormuş..
Şükredin…
"Yakında sakala da sıra gelecek!"
Balthör
 
 
Günün İncisin
Hükümet demokrasi tramvayını seferden kaldırıyor, muhalefet hala durakta tramvay bekliyor!..
 
 
Biz neden kaçıyoruz abi?
 
Her türlü yaramazlıktan, küçük hırsız¬lıklara kadar yapmadıkları kalmayan iki afacandan babaları yılmış artık…
Almış ikisini de papaza götürmüş...
Babaları gidince papaz sormuş:
"Çocuklar, Tanrı nerede?"
Afacanlardan çıt yok!
Bir daha sormuş papaz:
"Tanrı nerede çocuklar?"
Der demez, ikisi birden kaçmaya başlamış...
Küçük afacan sormuş:
"Biz neden kaçıyoruz abi?"
"Koş koş" demiş abisi:
"Tanrı çalınmış bizden biliyorlar!”
 
Temel»in itirafı
Temel ölüm döşeğinde eşi Fadime’ye der ki:
"Fadume, ben artık ölüyorum!.. İtiraf etmeluyum ki, senu çok aldattum..."
Fadime, gayet sakin "Ula Temel" der:
"Senu keyfumdan mu zehurledum!.."
 
Günün Şiiri
Kış ateşi
Akşamları erken yakılır lamba Kapanır perdesi gri günlerin
Süzülür gene de gölgesi sızar
Bir yerden içeri hep hüzünlerin
Belki hala bir yaz aralığından Ki solmuş bir rüya gülüne açık Durur gerçek ile yalan arası Nerden bakılırsa bakılsın artık
Örneğin tozlu bir resim duvarda Oysa gözler gözmen kuşlar misali Uçmuşlardır başka yönlere çoktan Aramak için o yitirileni
Bulunur mu bulunmaz mı kimbilir Sır vermez kitaplar ezgiler susar Güneş artığı bir avuç teselli Çitırdar yalnızca bir yanda vanam Yılmaz Aybar (Varlık-1968)
 
Hiç "yarım kalan yazı" olur mu?
Öyle bir olur ki, yazan eller titrer, kalem tükenir, belki kafa bile isyan ederî..
Gazeteciliğe başladığımız günlerde tanımıştık iki güzel insanı...
"Orhan özgürel ve Seyfi Uyanık..."
İkisi de spor eleştirmeniydi... ı Yazdıkları her yazı Eskişehir1in spor kamuoyunu ayağa kaldırırdı...
i&amaın&m&rampamEtmm
"Eskişehirspor yöneticilerini del,.."
 
 
 
(Bize mesaj ve ihbarda bulunmak için, sitenin üst ve alt kısmında bulunan mesaj gönder bölümünü kullanabilirsiniz. Herhangi bir haber ya da köşeye yorum yapmak için ise haberin altında bulunan mesaj bölümünü doldurmanız yeterli olacaktır)
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi