CHP'li 11 Büyükşehir Belediyesi, hükumet ile bir toplantı gerçekleştirmeyi talep etti
CHP'li 11 Büyükşehir Belediyesi, hükumet ile bir toplantı gerçekleştirmeyi talep etti. CHP'liler bakanların da katılacağı geniş bir toplantının isabetli olacağını belirttiler. Öncelikle Sayın Büyükerşen'in de aralarında bulunduğu belediye başkanlarımızın aklı geride kalmış. Türkiye'de parlamenter sistem ortadan kalktı. Bana kalırsa bakan tabiri yerine padişahlık zamanında olduğu gibi "Vekil-i Nazır" demek daha doğru. Çünkü onlar Parlamento adına değil bir kişi adına söz konusu makamlara 'Vekalet' ediyor. Ülkemizde bakan olduğunu televizyondan öğrenen isimler bile var. Yani CHP'li başkanların tek bir kişiyle toplantı yapmaları yeterli olacaktır. Daha önce de benzer bir toplantı gerçekleşmişti hatırlarsınız. Hani tesadüf bu ya, tam da Ekrem İmamoğlu'nun koltuğunun kırılıverdiği, İmamoğlu'nun da "Önemli değil Cumhurbaşkanım; ikinci sefer koltuğa daha sağlam oturuyorum" dediği toplantı... İşte o toplantıda bundan böyle Saray'ın muhalif belediyelerle arasının kötü olmayacağı, bütün belediyelerle Saray arasında bir WhatsApp grubu kurulacağı söylenmişti. Bunun üzerine toplumda bir iyimserlik hâkim olmuş, Saray'ın 23 Haziran hezimetinden ders çıkardığı varsayılmıştı. Başkanlar birbirlerine emoji gönderecek, Cumhurbaşkanımız güzel öneriler karşısında başparmak emojisi atacak, Türkiye huzur ve mutluluk içinde yoluna devam edecekti. Masallarda olduğu gibi, "Ve sonsuza dek mutlu yaşadılar..." Ben ise bu iyimserliğe kahkahalarla gülmüştüm. Zira her masalın bir de kötü adamı olur. İşte şimdi kimin haklı olduğu ortaya çıktı. Bırakın Saray ile belediyelerin arasının düzelmesini daha bile gerildi ilişkiler. Büyükşehir ve Odunpazarı Belediyemizin aşevinin engellenmesini mi ararsınız, Mersin Belediyesi'nin fakire ekmek dağıtmasının engellenmesini mi? Gelen bağışlara el konulup, hazineye aktarılmasını mı?
Son olarak yetkililer, "Bize sormadan belediyeler hiçbir yardım yapamaz" demediler mi? Sırada ne var? Büyükerşen'i görevden alıp yerine birisini atamak mı? İnanın birilerinin bunun planlarını bile şimdiden yaptığına kalıbımı basarım. Eğer böyle bir plan yapılmamışsa, ben bu işten hiç anlamıyorum demektir.
Küpeli ve arkadaşları kazanır
Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Nadir Küpeli, ES TV ekranlarında Ali Baş ve Arif Anbar'ın sorularını yanıtladı. Son zamanlardaki ekonomik gelişmelere farklı bir bakış açısı getiren programı kaçırmamanızı tavsiye ederim. Koronavirüsten kaynaklanan zorlu bir dönemde olduklarını ifade eden Küpeli, sanayicilerin yara almasının kaçınılmaz olduğunu ifade etti. Kentimizde Küpeli gibi pek çok kıymetli sanayici var. Öncelikle üzülmesinler. Bu yaşadığımız dünyanın ilk ekonomik krizi değil. Sonuncu da olmayacak. 1929 Büyük Buhranı, 2'inci Dünya Savaşı, 1962 Küba – Türkiye Krizi, OPEK Krizi ve nicelerini yaşadık. Bütün bu krizlerden sonra ayakta kalan sanayicilerin önünde geniş yatırım alanları oluştu. Küpeli ve sanayici arkadaşları bu krizi atlatırlar. Daha sonra da öyle bir yatırım iklimiyle karşılaşırlar ki, bütün kayıplarını fazlasıyla telafi ederler.