Veresiye defterleri neden azalmıyor

Yaklaşık bir yıl önce hayırseverler bakkallara giderek, veresiye defterindeki borçları ödemeye başlamıştı. Salgın günlerinde bu olay daha da arttı…
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, bir kampanya başlattı ve hayırseverlerin veresiye defterlerini kapatmalarını istedi…
Bu olay şu anda Türkiye’de bir çok şehirde uygulanıyor.
Kimi kurumlar tarafından yapılıyor, kimi ise hayırseverler tarafından! Peki bu olay ne zaman nerede başladı?
İlk Eskişehir’den başladı…
Muhtemelen bir çok kişi “Her şeyi yine Eskişehir’e bağladın” diye yazacak. Ancak gerçek bu…
İki yıl önce Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, gazetede bir haber okuyor.
Habere göre bakkala giren bir hırsız sadece veresiye defterini çalmış. Ataç, etkileniyor.
Bunun üzerine birkaç hayırsevere telefon ediyor ve Yeşiltepe’deki 10-15 bakkalın veresiye defterlerinin kapatılmasını sağlıyor.
…/…
Eskişehir’de de şu sıralar bir çok hayırsever bakkalların veresiye defterlerinin kapatılması için kampanya oluşturuyor. Şu soruyu sormamız gerekiyor! Veresiye defterlerimiz bunca kampanyaya rağmen azalıyor mu yoksa çoğalıyor mu?
 

BEĞENDİĞİNİ SÖYLE
SİYASETİNİ SÖYLEYEYİM!

Meslektaşım Arif Anbar’ın haftada bir hazırladığı bir sayfa var:
-Bir konuk 20 soru!
Şehrin önde gelen isimlerine 20 soru yöneltiliyor ve bu sorulara birer ikişer cümlelik yanıt vermeleri isteniyor…
Benim gözlemim şu, konuklar arttıkça herkesin dikkatini aslında iki soruya verilen yanıtlar çekiyor…
19. soru Eskişehir’e damga vurmuş üç isim…
20. soru Türkiye’ye damga vurmuş üç isim…
Aslında objektif olursanız bu sorularda zorlanmazsınız. Ama diyorum ya soruların muhatabı yöneticiler olunca iş değişiyor.
Şu sıralar siyasetin içinde olanlar ve siyasetle ilgilenenler doğrudan 19. Ve 20. Soruya bakıyor…
Bu sorulara verilen cevaplardan sağlam bir siyasi analiz çıkar! Bu köşeyi dikkatle takip etmenizi öneriyorum…
 

BUNDAN SONRA…

• İngiliz hekimden çarpıcı tedavi yöntemi…
• ABD’li doktordan süper diyet programı…
• Alman uzman bir haftada kaç kilo verdiriyor…
• İtalyan doktordan hayati uyarılar…
• İsviçreli bilim adamları…
• Fransız hekim, Avusturyalı doktor…

Artık bu tür haberlerin hiçbir önemi hiçbir dikkat çekici yanı kalmadı. Varsa uyarı, öneri, önlem…
İlle de Türk hekimleri, Türk bilim insanları…
Ulu önder “Beni Türk hekimlerine emanet ediniz” demiş ama kimimiz 90 sene sonra ancak başımıza gelince öğrenebiliyoruz!
 

TİMUR’DAN!

*Kuvvetli bir hükümdarın adil bir veziri, efendisinin bütün adaletsizliklerini tamir edebilir. Fakat bizzat vezir de zalim olursa devlet binası yerle bir olur.
*Ülkeler kılıçla alınır, ancak adaletle korunur.
*Tecrübelerim bana gösterdi ki, hukuka bağlı olmayan bir hükümet uzun müddet ayakta kalamaz. Böyle hükümetler çıplak olup, kendini gören herkese karşı gözlerini yere diken ve kimsenin yanında hürmet ve itibarı olmayan birine benzerler. Hatta böyle bir hükümet, tavanı, kapısı, avlu duvarları olmayan ve her önüne gelenin içeriye daldığı bir eve de benzetilebilir.
 

V.Ö’DEN ÖNCE
V.Ö’DEN SONRA!

 
Takvimimizi Milattan önce, milattan sonra olarak adlandırıyoruz…
Belki şu virüs yeni bir milat olacak!
Herkesin kendi miladı! Önümüzdeki zaman diliminde bir birimize bir şeyleri anlatırken muhtemelen virüsten önce virüsten sonra, diye konuşacağız!
 

GÜNÜN SÖZÜ!

Başkalarının hayatından ders alın. İnsan bütün hataları kendi yapacak kadar uzun yaşamıyor. Eleanor Roosevelt
 

 GÜNÜN KARİKATÜRÜ