Şekerspor’un hevesi kursağında kaldı
Yine yenildik 3-0
Tepebaşı Kolejspor moral yemeğinde buluştu
İbrahim alkış topladı
Abi kardeş beraber oynadı
Eskişehir'de zeytinyağlı sabunlar ilgi görüyor
Eskişehir'de uygun fiyatlı kıyafetler kapış kapış …
Eskişehir'de o balık revaçta
Eskişehir'de fındığın kilosu dikkat çekti
Eskişehir yine siyah kırmızıya büründü
Afyon'daki feci kazadan sonra araçlar hurdaya dönd…
Kitap okuma alışkanlığı kazanmak için 7 öneri!
Eskişehir'de Öğretmenler Günü coşkuyla kutlandı
Sofranızdaki gizli tehlikeye dikkat!
ÇED toplantısı sonrası İsmail Kumru'dan net mesaj!
Öğretmenler Günü için Eskişehir'e gelip geçmişi ya…
Ustalardan 4 demet
Görüşler Ustalardan 4 demet "Gazetecilik hiçbir mesleğe benzemez..."
3 Ekim 2012
00:00
A
a
Görüşler
Ustalardan 4 demet
"Gazetecilik hiçbir mesleğe benzemez..."
Neden?
"Her gün vitrin değiştiren başka biri var mı?"
Kıvırmayı da bilmiyorsan..
"Yürek ister..."
Yeni kuşak bilmez...
Şanslıydık...
"Feyyaz Arsezen" den kalem tutmayı...
"Abdülkadir Gürol" dan acık kurnazlığı!
"Mehmet Aktop ve Naci Gelendost" dan ise..
"Yürekli olmayı öğrenmeye çalıktık...
"Bugün hiçbiri aramızda yok...
Acaba yaşasalardı, bu iktidarın önünde aynı becerilerini gösterebilirler miydi?
Feyyaz Baba..
"Ne demek durmak yok!"
"Dah de Leylam" diyebilir miydi?
Abdülkadir abi..
"Gazeteci olabilmek için garnizon yakmaya kalkar mıydı?"
Mehmet Aktop..
"TRT Genel Müdürü olan Musa Paşa’ya aynı masada meydan okuyabilir miydi?"
Naci Gelendost, zamanın Eskişehir Valisine..
"Sen de benim gibi bir ayısın" diyebilir miydi?
Bu soruların yanıtı..
“Ancak yaşanarak verilirdi…”
………
Eleştiriler alıyoruz..
"Onu niye yazmıyorsun, bunu niye yazmıyorsun?"
Oysa, her gün "kara"lamaya çalışıyoruz!
Amâ ille de "ak" isteniyor!
Çizmeye kalkıyoruz, "Pertev Ertün" yukarıdan sesleniyor:
"Sen kendi işine bak!
"Spor yazmaya kalkıyoruz, genç kardeşlerimiz kılıç çekiyor!
Bir ustayı gece yarısı kaldırmış okuyucusu:
"Bu yazıdan bir şey anlamadım, şöyle deseydin!”
O da bize yakınmıştı:
"Galiba herkese ayrı gazete çıkarmak, ayrı yazı yazmak gerek..."
…………
öyle ya da böyle bir gerçek var..
Dozu fazla da olsa..
"Eleştirisi olmayan yazarın kalemi ağlar!"
Odunpazarı Belediyesi’nin parkları
-Yıldıztepe Mahallesi’nde bulunan Yaylalı, İğdeli, Semih D esticioğlu, Hasan Polatkan, Nasrettin Hoca, Abdullah Tugay, Adnan Özbek Parkları’nın bulunduğu alnda günlük yürüyüş yapmaktayım… Dolayısı ile bu parkların işleyişini görüyor ve takip ediyorum:
"Parklardaki oyun aletleri, bulundukları yerlere konulduktan bu yana ne bakım ne de onarım gördü..."
Sulama işlerinde suyu harcıyorlar...
"Ortalık göl olup kalıyor!.."
Park görevlileri topladıkları atık ve çöpleri çuvallara veya büyük siyah poşetlere dolduruluyor... "Koyuş o koyuş!”
Ne alan, ne bakan oluyor!..
Günlerce duruyor ve yırtılan çuvallardaki atıklar etrafa mikrop saçıyor..
"Bunların adı da park..."
…….
Yukarıdaki satırlar 24 Eylül günü yine bu köşede yer almıştı... Sahibi de emekli öğretmen "Bircan Bircan…”
Önceki gün aradı:
"Yazı çıktıktan sonra ne gelen oldu, ne arayan?"
Galiba Odunpazarı Belediyesi yetkilileri bizi takmıyor!
"Bayrak çektiğimizi de bilmiyor olmalılar!"
Refahyol Hükümeti 'nin Valisi "Hanefi Demirkol" yukarıdan aldığı emirle Eskişehir'deki okul müdürlerine emrini vermişti:
"Makamlardaki Türk bayrakları kalkacak..."
Kalktı da... "Ömer Duru"nun bu mücadelede payı büyük oldu ve o dönemde Porsuk İlkokulu Müdürü olan "Bircan Bircan"a bayrağı diktirdi...
“Vali pes etti ve yasak kalktı!”
Odunpazarı Belediyesi yetkililerine hatırlatalım
“Parklarına iyi baksınlar!”
Olimpiyat paralarına dikkat!
Bir öğrenci velisi elimize tutuşturdu ve "Bu ne biçim para" diye başladı:
-Oğluma okul kantininden para üstü diye vermişler.. Mahalle bakkalından başka bir şey almak isteyince de "Bu para geçmez" demişler....
Öğrendim ki, bu paralar 1 milyon adet "Türkçe Olimpiyatları" anısına basılmış...
"Peki neden piyasada ? "
Lütfen ilgililere duyurun...
Zaten Atatürk resmi de yok..
“Yıldızsız bayrak gibi!..”
Terzimi severim
Burçin Alpacar'ın "Bir not var sizlere" adlı kitabından... Bir bilgeye sormuşlar:
"Dünyada en çok kimi seversiniz?"
"Terzimi severim" demiş adam ve açıklamış:
- Çünkü benim terzim her gittiğimde ölçümü yeniden alır. Ama herkes öyle mi? Bir kez benim hakkımda karar verirler ölünceye kadar da hep aynı gözle görürler...
Kolsuz Yaşar’dan
Son zamlardan sonra ekonomiye, "Kara Pazar¬tesi "nden sonra yeni deyimler:
"İyimser Salı.."
-Şaşkın Çarşamba..
"Napcaz şimdi Perşembe.."
-Olan olur Cuma..
"Bir şey yok Cumartesi.."
Ve de..
"Duaya çıkalım Pazar..."
Kıssa-dan
"Bu iktidar hiç mi bir şey yapmıyor?"sorusunun benzeri yandaş basına sorulmalı:
"Bu iktidar hiç mi kötü bir şey yapmıyor?"
Gerilim
Zenginin krizi züğürdün sadece çenesini yormaz, cüzdanını da boşaltır!
Cuk
AB sürecinde tarama bitmiş, arama tarama başlamış...
"Taraklara geldik desenize!.."
" Türklerle başım belada!"
Almanya'da bir Türk gurbetçinin evi..
Küçük oğul okuldan gelmiş, kapıdan girer girmez bağırmış:
"Ben Alman oldum..."
Annesi, "O nasıl söz öyle, bir daha duyma¬yayım" demiş, ama çocuk ısrarlı:
"Bugün sınıfta karar verdim ve Alman oldum..."
Bu kez babası duymuş ve hemen yanına gelerek tokatlamaya başlamış!..
Çocuk bir yandan korunmaya çalışıyor, bir yandan da konuşmasını sürdürüyormuş, "Şu dün¬yanın işine bakın" demiş:
"Alman oldum, yarım saat sonra Türklerle başım belaya girdi!..”
" 13 çocuğum var..."
İş arayan Temel “İş-Kur "a başvurmuş...
Görevli memuru bulmuş ve "Acilen iş bulmak zorundayım. Tam 13 çocuğum var" demiş.
Memur, Temel'e dikkatle baktıktan sonra sormuş:
"Bunun dışında ne iş yapmayı bilirsin?"
Günün Olayı
APO’nun kardeşi Mehmet Öcalan da devreye girdi
"Abim çözüm için görev bekliyor."
Bekleyecek ne var?
Adamlarına "Silahı bırakın" desin, olsun bitsin...
Haldun Erten
Günün Biberi
Başbakan Tayyip Erdoğan zenginlerden ek vergi alınmasına sıcak bakıyormuş.
Çok doğal!
Belli ki kendisinden korkmayanlara bayağı sinirlenmiş....
Günün Balı
İktidar partisi ile terör örgütü arasındaki muhabbetten:
"Sevgilim beni terk etmeyeceksin değil mi?"
-Oslo...
Akif Kökçe
Günün Şiiri
Geliş
Bizden önce neyse günler geçer
Gene öyle olurunda
Dalgalar şeydan minareleri
İnsanlar ölmemek tasavvurunda
Birer pencere daha açılmış göz göz
Gidilmemiş yerden gelişimizle
Geçmiş günah defderlerine de ismimiz
İlk dua edişimizle
Kısmetimiz dünya çeşmelerinden
Nakolmuş avuçlarımıza hararet
Bayramların mevsimlere göre
Hatıra gelenler kadar hasret...
Ahmet Ziyaeddin (Varlık-1948)
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...
YAZARLAR
-
Et ithalatından utanmalıyız
Kerem Akyıl
-
Erken seçimi CHP mi istiyor vatandaş mı?
Ali Baş
-
Anadolu Üniversitesi’nde dananın kuyruğu kopuyor!
Tarkan Demir
-
Çocuklarımızı koruyalım!
Seval Erci
-
İlk yarıda fişi çekmek gerekiyor
Ahmet D. Canoruç
-
Hedef göstermek bu kadar kolay olmamalı!
Kaan Özcan
-
At hırsızı
Rifat V. Halas
-
Buluşur, yer - içer ve dağılırlar
Funda Morgül
-
2023 giderken bir iki konuda hal ve gidişimiz…
Prof. Dr. Turan Akman Erkılıç
-
Kazım Kurt’un koltuğu
Arif Anbar
-
Ya Cumhuriyet olmasaydı...
Hilal Köver
-
Sürdürülebilir kulüp kültürü
Konuk Kalem
-
2023 yılında bizi neler bekliyor?
Tülin Karagöz
-
Düşükler neden tekrarlar?
Op. Dr. Alper Turgut
-
Eskişehir ve Alkol Ruhsatları
Soner Yüksel
Et ithalatından utanmalıyız
Erken seçimi CHP mi istiyor vatandaş mı?
Anadolu Üniversitesi’nde dananın kuyruğu kopuyor!
Çocuklarımızı koruyalım!
İlk yarıda fişi çekmek gerekiyor
Hedef göstermek bu kadar kolay olmamalı!
At hırsızı
Buluşur, yer - içer ve dağılırlar
2023 giderken bir iki konuda hal ve gidişimiz…
Kazım Kurt’un koltuğu
Ya Cumhuriyet olmasaydı...
2023 yılında bizi neler bekliyor?
Düşükler neden tekrarlar?
Eskişehir ve Alkol Ruhsatları
