Görüşler
Koskoca Üniversite’ye "içki yasası" gelince neden susuyorlar?
Öğretmenevi olayında ayağa kalkmışlardı...
Koskoca profesörlere...
Koskoca doçentlere...
Koskoca öğretim üyelerine, görevlilerine, doktorlara...
18 yaşından büyük, yani reşit olmuş kişilerin öğretmenlerine ayar vermenin...
Ne anlama geldiğini bilmez olurlar mı?
"Sinirlenmezler mi?"
…….
İsyanını böyle başlayarak devam ettirmiş Hakkı Kutlu…
Kemal Aydoğmuş, Önder Baloğlu, Hüsnü Arslan, Ömer Duru, İbrahim Gerede gibi yazarlar...”
Ne yapar...
“Ne hissederler...”
Öğretmenevi’ndeki yasağa meydan okuyup üniversite yerleşkesindeki aynı yasağı görmezden geliyorlar…
Merak diyorum...
"Hiç mi utanmıyorlar!"
…….
Hakkı haklı mı?
Önce "Evet” diyoruz ama...
Tam yılbaşına girerken...
Diyanet İşleri Başkanı Milli piyango için bile "günah" derken…
“Bir de üniversiteye atlanır mı?”
Hem o kararı kim vermiş?
Rektör "Davut Aydın" mı?
YÖK mü? Yoksa "Tütün bilmem ne kanunu" ile alınmış bir meclis kararı mı?
Yanılmıyorsak sonuncusu…
Ama her ne olursa olsun..
"Haklısın Hakkı..."
…….
Yalnız o saydıkların değil...
Biz gazeteciler de çok oturmuştuk üniversite köşelerinde... Bir gün "Akademi Kulüp"te, bir gün "Japon Bahçesi"nde...
İlk kez de Akademi Başkanı "Halil Dirimtekin"in zamanında davet edilmiştik...
Hemen her rektörün zamanında içki içtik...
Hakkı Kutlu, "OTDÜ'ye destek verilmediği için de eleştirmeliydi Anadolu Üniversitesi 'ni…
Ama dedik ya, ne olursa olsun..
"Haklısın Hakkı..."
Bir de havuz dolu olsa
Önemli "bir kişi, akıl hastaları kliniğinde gezerken delilerin bahçedeki havuza atladıklarını görünce başhekime döner:
"Mükemmel... Hastaların her türlü ihtiyaçlarını karşılıyoruz...”
Başhehim teşekkür eder:
"Ah efendim! Hele bir de havuz dolu olduğu zaman görseniz!" '
Havuzun boş olduğunu öğrenen adam dehşet içinde tramplenin altına koşar heyecanla atlamaya hazırlanan deliye bağırır:
"Havuz boş, booooş..."
Deli, gayet sakin yanıtlar:
"Hiç önemli değil abi, zaten ben de yüzme bilmiyorum!.."
Temel ve hoca
Mahalle imamı uyarmış: "Temel, duyduğuma göre domuz eti yiyormuşsun. Bu büyük bir günah, zina etmekle aynı şey..."
Temel, "Burada yanılıyorsun hocam" demiş :
"İkisini de denedim, mukayese bile edilmez!"
Eskişehir'e at gözlüğü ile bakmak!
-İşgalden bu tarafa Eskişehir Belediyesi yanmış, yıkılmış, harap bir şehrin tanzimi, planlaştırması imarı gibi büyük bir yük altına girmiş bulunuyordu...
Şehrin ne muntazam bir kaldırımı, ne içilecek bir suyu, ne de temiz bir oteli vardı...
Bilhassa, 1923 'de iş basında bulunan belediye reisi ile son defa intihap edilen belediye heyeti, derin bir mesuliyet sevgisi ile çalıştılar.
''Önce şehrin haritası ve planı yapıldı.”
Köprübaşı'nın sahası genişletildi. İstasyon Caddesi'ne ve çarşı boyuna parke kaldırımı döşetildiği gibi, küçük caddelerin çokları da yeniden tanzim edildi.
Su mecrası İslah edilip, Porsuk'un iki tarafındaki sazlıklar kurutuldu.
"Yalaman Adası’na da güzel bir gezinti yolu açıldı..."
………..
Yukarıdaki satırları, Eskişehir Halkevi tarafından çıkarılan "Halkevi Dergisi"nin 1933 yılı Temmuz-Ağustos sayısından aktardık.
Peki, neden gerek duyduk?
“On yıl önceki Eskişehir'i düşünüp de, bugünün Eskişehir'inin değerini anlayabilmek için...”
Otobüs muavinlerinin bile "Kerbela" yakıştırması yaptıkları Eskişehir bugün ne hale gelmiş?
Turist geliyor, hayret ediyor, geziyor beğeniyor ve güzel anılarla ayrılıyor...
80 yıl önce Eskişehir'e nasıl bakmış Eskişehir halkı görüyoruz...
Ya bugün?...
"At gözlüğü ile bakmasını seviyoruz!"
Günün Önerisi
Kültür Bakanı’nın, Noel Baba’nın bin yıl önce İtalya'ya kaçırılan kemiklerini istemesi yerine, bırakın "Nazım Hikmet"in kemiklerinin geri getirmesini sağlamayı, önce Konya "Mevlana" Türbesi’ndeki bazı kemiklerin geçenlerde sokaklara dökülmesini önlemesini öneririz!
Özgen Acar
Günün Sözü
Ocak ayında, dostlar için iyi dilekler tutulur. Diğer aylarda suya düşmeleri izlenir.
G.C.Lıchtenberg
Günün İncisi
Hayat, gelecek planları yaparken yaşadıklarımızdır.
John Lennon
Kılıçdaroğlu’nun doğum günü
"Ahmet Tan” dile getirmiş:
-İngiliz sanatçı "G. L. Allison" da CHP Genel Başkanı "Kemal Kılıçdaroğlu" gibi 1 Ocak doğumlu.
Yani 98 yaşına bastı.
Geçen yıl gazetecilere şöyle demişti:
"Bu kadar uzun yaşayacağımı bilseydim, kendime biraz daha dikkat ederdim!"
Bir tuhaf hayal
Bir gün Göz dedi ki: "Bu önümüzdeki ovaların ötesinde lacivert bir sise bürünmüş bir dağ görüyorum. Ne kadar güzel değil mi?"
Kulak, bunları duyduktan sonra, bir an için dikkatle dinledi : "Ama nerededir o dağ? Ben hiçbir şey duymuyorum ki..." dedi.
Biraz sonra El konuştu: "Dağ falan yok! Onu hissetmiyorum ki..." Göz, onlara sırtını çevirdikten sonra da tümü birden gözün o tuhaf hayali nedeniyle dedikoduya başladılar:
"Herhalde Göz’de bozuk olan bir şey olsa gerek..."
Halil Cibran
Günün Olayı
2012’nin pabucu dama atıldı...
Onunla nerelerde gezindiniz, nereye vardınız bilemiyorum...
Yanlış adımlar mıydı? Yön doğru muydu?
"Yakaladınız mı umutlarınızı?"
Bekir Coşkun
Günün Biberi
İyi insan kendi küçük çıkarları için başkalarının büyük çıkarlarını zedelemeyen insandır.
Kötü insan, kendi küçük çıkarları için başkalarının büyük çıkarlarını zedeleyen insandır.
Emre Kongar
Gerilim
Avukat Serkan Günel, "Az tutuklamalı, bol tahliyeli bir yıl diliyorum" diyor...
Hukuk ve adalet mahkemelere durgun durmasın...
Melih Aşık
Günün Balı
ODTÜ’yü kınayan Öğrenci Konseyi Başkanı, Sağlık Bakanı’nın maaşlı adamı çıkmış.
Anlaşıldı. Yani öylesine beleşine kınamamış!
Fahrettin Fidan
Günün Şiiri
Kara Gözlüm
Bugün posta günü
Kömür gözlüm
Bugün posta günü ama
Kar yağıyor
İçimde kilometrelerce uzun bir hasret
Alır beni götürür gibi
Uzayıp gidiyor
Sonra sanırsın ki
Kalın ve eğri duvarlar arasında kalbim
O kadar efkarlıyım ki
Bugün posta günü kömür gözlüm
Bugün posta günü ama
Kar yağıyor...
Burhan Garip (Varlık-1951)
(Bize mesaj ve ihbarda bulunmak için, sitenin üst ve alt kısmında bulunan mesaj gönder bölümünü kullanabilirsiniz.
Herhangi bir haber ya da köşeye yorum yapmak için ise haberin altında bulunan mesaj bölümünü doldurmanız yeterli olacaktır)
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...