Uku Çakırözer

Görüşler Uku Çakırözer   "Pazartesi Pazarı"nda anneannesi "Ayşe &Ou

12 Temmuz 2012 00:00
A
a
Sütiş Eskişehir
Görüşler
Uku Çakırözer
 
"Pazartesi Pazarı"nda anneannesi "Ayşe Özen"in tezgahında açmış gözünü "dünya pazarı"na...
Poşet satmış, harçlık çıkarmış…
Babası, "M.Ali Çakırözer" Eskişehir PTT Başmüdür Yardımcısı olarak görev yaprnış...
Annesi "Hafize Hanım" hala Almanya’da ve bir gurbetçi...
Eskişehir ilk-orta ve Anadolu Lisesi'nden sonra Bilkent'e gitmiş...
Önce Mühendislik, sonrasında Siyaset Bilimleri eğitimi görmüş...
İlk stajını da "Cumhuriyet"in Ankara bürosunda yapmış…
TRT'de “Reha Muhtar”la girmiş medya dünyasına…
Kanal 6 televizyonunda da görev aldıktan sonra 13 yıl aralıksız Milliyet’te çalışmış...
Daha sonra burslu olarak ABD’ye uçmuş...
“Los Angeles Time ve Washington Post"da görev yapmış...
2009 Ağustos1unda Türkiye'ye dönerek Akşam'ın Ankara temsilcisi olmuş...
2010’un Nisan'ında da Cumhuriyet'in Ankara ,temsilcisi olarak göreve başlamış...
 
………
Eğit-Der'de bir akşam eğitimci "Kemal Gültekin" hoca sormuştu:
“Utku Çakırözer'in Eskişehirli olduğunu biliyor musunuz?"
Kemal Hoca haklıydı 1970 Eskişehir doğumlu...
Bugün hala Cumhuriyet’in Ankara temsilcisi... "Esad'la yaptığı görüşmeyi dünyaya duyuran Eskişehirli gazeteci…”
Önceki gün kendisiyle görüştük...
Son derece mütevazi bir genç:
"Yazmasan olmaz mı abi?" diyordu...
"Hayır" dedik:
"Eskişehir'e yakıştın..."
 
Her ne kadar alçak gönüllü olsa da..
“Utku’yu kutluyor, Eskişehirli olarak onur duyduğumuzu iletmek istiyoruz…”
 
 
Delikanlının dava tanığı
 
Mahallede kavga edip etrafı birbirine katan delikanlı yakalanıp suçüstü mahkemesine çıkarılmış. Tam ceza alacakken, "Ben suçsuzum efendim, geçmişimde tek bir leke bulamazsınız" diye savunma yapmış, "öyle mi?" diye yumuşamış hakim:
"Böyle biri olduğunuza dair geçerli bir şahidiniz var mı?"
Delikanlı köşede oturan semt karakolunun komiserini işaret edip "Tabii, orada oturan 'komiser bey buna tanıktır" diye cevap vermiş. Aynı anda komiser ayağa fırlamış "Yalan efendim" demiş:
"Bu adamı hayatımda ilk defa görüyorum."
Delikanlı "Gördünüz mü efendim" diye araya girmiş:
"15 yıldır bu mahallede oturuyorum, komiserim beni bir kez bile görmemiş... Yeterli kanıt değil mi?"
 
 
İngiliz'miş
Londra'ya giden Temel sokakta gezerken birini gözü ısırır ve sorar :
"Hemşehrum sen Türk misun?"
Adam cevap vermez ve kafasını çevirmeden yürümeye devam eder.
Temel ısrar edince de buna¬lır ve "Pırak yakami artuk" der:
"Cör müsün? İncilizim!..”
Mesleğe göre çapkın yalanlar
 
Meclisin bahçesinde her partiden bir grup milletvekili, mesleklere göre eşlere söylenen çapkınlık yalanlarını anlatmış…
Milliyetfte "Melih Aşık" derlemiş:
"Doktor milletvekili" :
Bizim meslekte çapkınlık yapanların yüzde 90'ının yalanı aynıdır. Acil vaka çıktı hayatım, ameliyata girdim, arayamadım.
"Avukat milletvekili":
Bizde klasik yalan, keşif çıktı, gittiğimiz yerlerde telefonlar kapsam alanı dışındaydı…
"Savcı milletvekili":
Bizim mesleğin klasik çapkınlık yalanı otopsidir. Ani bir ölüm olmuş, otopsiye gitmişsinizdir..
"Emekli milletvekili":
Bizim şansımız "yaş haddimizi doldurmuş" olma¬mızdır. Dolayısıyle biz emekliler "en dürüst çapkınlar”ızdır…
 
“Kusurlu insanlar mizahtan korkar!”
Sivas Katliamının 19. yıldönümünü de geçtik…
“Aziz Nesin”, gerçek yönüyle de anılmaz mı?
1 Şubat 1959 tarihli "Varlık" dergisinde, "Aziz Nesin"e soruyorlar:
"Hakiki demokrasilerde mizahın sınırları ne şekilde çizilir?"
-Demokrasiler çeşitli anlaşılıyor. Önce hakiki demokrasinin ne olduğunu belirtmek lazım. Ben basın içinde mizahın ayrıca sınırı olduğunu zannetmiyorum. Ayrıca bir mizahın sınırı olmaz. Mesela "baskı” ya karşı savaşılıyorsa o zaman bütün baskı yapanlara karşı savaş açılmış demektir…
"Kimler mizahtan korkar?"
-Bunun cevabı sorunun içinde var. Mesela "Abdülhamit", mizahtan korkanlardan biriydi. Yaptıklarını kendileri de beğenmeyen kusurlu insanlar mizahtan korkarlar. Ama tarih şunu gösteriyor ki, mizahla yapılan mücadelede daima mücadele edenler yenilmiştir. Ama bu arada mizahçılar da ezilmiştir. "Yenen mizahtır, mizahçı değil..."
-Bütün diktatörler, müstebitler mizahtan korkar. Mizahtan korkmak demek, insanın kendisinden korkması, yaptığı işi kendisinin de beğenmemesi demektir…
……………..
 
Biliyorsunuz..
Aziz Nesin, Sivas Katliamından kurtulmuştu...
Ancak, savcı "idamını" istemişti...
Üstadın yanıtı çok düşündürmüştü:
 
"Savcı Bey, kara-mizahı çok seviyor olmalı! "
 
 
Günün Olayı
Bakan Egemen Bağış konuşmuş: "Bağımsız yargı hepimize lazım.”
Böyle bir şey söyleme gereği hissettiğine göre, ortada kendilerini de rahatsız ederi bazı durumlar var demektir...
Haldun Ertem
 
Günün Biberi
CHP, "sosyal demokrasi, sosyal liberalizm, sosyalizm ve Atatürkçülük”e ait renkleri bir araya getirme kararı almış.
"İyi de faşizmle komünizmin ne günahı var?"
Fahrettin Fidan
 
Günün Sözü
Özgürlük, halkların ancak alınteriyle kazanabilecekleri bir ekmektir.
Felicite de Lamennaıs
 
 
Günün Balı
Birini eğitmenin asıl amacı, onu sürekli sorular soran biri haline getirmektir.
Bishop Creighton
 
Cuk
Salla samanı,
“Sakla zamanı”
Balhtör
Özdeyiş
Tanrı bizi akılsız başlarla adaletsiz yüreklerden korusun...
Kıssa-Dan
Türkiye'de bilindiği gibi, bir gün bütün dünyaca da anlaşılacaktır ki, Atatürk yüzyılların gerçek önderidir...
Prof. Herbert Melzig-Alman
 
 
 
 
 
 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi