Trafik sorunu

Yaşamın İçinden

Trafik sorunu

Eskişehir’de trafik sorunu belli.

Organize Sanayi Bölgesi’nden şehir merkezine gelmek çok zor.

Saat 17.00’den sonra ortalık karışık.

Şehirlerarası araçlar... Fabrikalardan çıkanlar… Ticari otolar…

Yolunu bulan gaza basıyor.

Kırmızı yeşil hak getire.

Diyeceksiniz ki,

“Şehir merkezi daha mı rahat?”

Ne gezer.

Ara sokakları saymıyorum.

Çünkü sokaklar trafik açısından kurtarılmış bölge.

Bırakın günübirliği bir yıl boyunca sokaklarda hiç kaldırılmadan duran araçlar var.

Fazla değil.

Bayat Pazarı’ndan girin. Ferahiye Caddesi boyunca gidin.

Eskiden yeniye. Tam bir açık oto galerisi.

Neler görürsünüz neler?

Köprübaşı… Kızılcıklı…

Özellikle de Sakarya ve Muttalip Caddesi.

Yaya kaldırımında yer bulamayıp tekerinin yarısını caddeye, yarısını kaldırıma çıkaran öyle araçlar görürsünüz ki.

Böyle ustalığa şaşar kalırsınız.

Ne var ki, bu güzel (!) manzarayı vatandaş gördüğü halde, görmesi gerekenler görmezler.

--//--

Yanılmıyorsam 2008 yılındaydı.

Kısa adı “UKOME” olan Ulaştırma Koordinasyon Merkezi kurulduğunda, Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen şöyle demişti:

“Trafik konusu çok önemli. Bu konuda UKOME görev yapıyor. Alınan güzel kararlar var. Bu kararlara uymayanları denetlemek Emniyet Müdürlüğü’nün görevidir.”

Büyükerşen ardından da eklemişti:

“Çünkü ellerine yaptırım gücü verilmiştir.”

Gerçekten ilginç.

Bazı çevreler UKOME’nin aldığı kararları eleştiriyor, yargıya götürüyor .

Aynı çevreler, hatta iktidara yakın kurumlar eleştiriyorlar.

“Trafik sorunu çözülmeli. Belediyeler çalışmıyor v. s.”

İşte gerçek ortada.

Siz alınan ve alınacak kararlara sürekli karşı çıkarsanız, trafik sorun olarak dikilir karşımıza.

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

 

Günlerin Getirdiği

Mercan partiye uğramaz oldu

AKP’de milletvekili seçilmediği halde, unutulmayan isimlerden biri de Murat Mercan’dır. Mercan halkın arasına girer, büyükle büyük, küçükle küçük olur, yeri geldiğinde muhalefeti en sert biçimde eleştirirdi. Ankara ile Eskişehir arasında deyim yerindeyse köprü olurdu. Ve şimdi partiye uzak kalan isimler o dönemde aktif olmuşlardı. Murat Canözer ve Ahmet Süzer, o dönemde Mercan’a en yakın isimlerdi. Murat Mercan’ın AKP’den uzak kalmasına cemaatler arasında ki, çekişmeye bağlayanlar var. Doğruluk derecesini bilemiyorum. Ama Mercan’ı sevenler kadar sevmeyenlerin de olduğunu bazı konuşmalardan anlıyorum. Murat Mercan içinde bulunduğumuz günlerde Enerji Bakanı yardımcılığı görevini yürütüyor. Bu görevi üstlendikten sonra sanıyorum bir kez geldi Eskişehir’e. O gelişinde de AKP’li milletvekillerinden hiçbirisi bulunmamıştı. Diyeceksiniz ki, durup dururken Murat Mercan aklınıza nereden düştü. Bir sohbette sayın Mercan’ın kulağı çınlatıldı. Üstelik bir esnafın ofisinde hakkında en küçük bir laf eden çıkmadı. Yanlış anlamadımsa, Ankara’ya Murat Mercan’ı ziyarete giden bir hayli partili de varmış. Bunlardan birine “ Murat Mercan ile vekillerin arası nasıl? Bir kırgınlık dargınlık var mı?” diye sorduğumda “ Şeker rengi”“ yanıtını aldım. Doğru mu bilmem. Ama Murat Mercan aranıyor, bunu anladım.

 

 

Tepebaşı Belediyesi’ne teşekkür

Önceki gün evi Zafer Mahallesi’nde olan 90 yaşlarında bir bayan, kızının Çankaya Mahallesi’ndeki evinde yatarken vefat etmiş . Aile şaşırmış kalmış. Öyle diyor bir yakını “ Hazırlıklı değildik. Cenaze kalkacak, mezarlığa gidilecek. Elimiz ayağımız dolaştı. Hemen akıllarına belediyeler gelmiş. Yakınları Odunpazarı Belediyesi’nden ölüm raporu almışlar. Odunpazarı Belediyesi yaşlı kadının ölüsünü Zafer Mahallesi’ne taşımış. Okurumuz ve yaşlı kadının yakını diyor ki “Cenaze evdeyken Tepebaşı Belediyesi’ni arayıp durumu anlattık. Günlerden cumartesiydi. Görevli memur “Tamam. Cenaze arabası ile otobüs istediğiniz saatte gelecek. Hiç merak etmeyin” deyince dünyalar bizim oldu. Gerçekten de Ömerağa Mahallesi’nde ki camide cenaze namazı kılınırken Tepebaşı Belediyesi cenaze arabası gelip bekledi. Ardından çok geçmeden gene Tepebaşı Belediyesi’ne ait otobüs geldi. Namazdan sonra yaşlı kadının yakınları ve cemaatten bazı vatandaşlar otobüse binip defin için Asri Mezarlığa gittiler. Vatandaşın böylesi acı gününde yanında olan, başta Başkanımız Ahmet Ataç olmak üzere, Zabıta ve Sağlık Müdürlüğü sorumlularına teşekkür ediyoruz.”

İlginç bir durum değil mi? Tepebaşı Belediyesi’nin sorumluları bu konuda çok duyarlı davranıyorlar. İşte bunun en tipik örneği. Vatandaş akşam nöbetçi zabıtayı arıyor, not bırakıyor, nöbetçi zabıta

sağlık bölümüne bilgi veriyor. Ve yaşlı kadının cenazesi kaldırılıyor. Kendilerine vatandaşın teşekkürünü duyurmuş oluyor ve kolay gelsin diyoruz.

 

 

Vatandaş soruyor

Trafik görmez mi

Geçenlerde yazdık. Hacıseyit Mahallesi Muhtarlığı’nın dört yol ağzındaki yeri, otobüs ve minibüslerin durağı olmuş. Vatandaş soruyor “Trafik için çok tehlikeli olan bu durumu Trafik Şubesi ekipleri görmüyorlar mı? Ölümlü bir kaza olursa sorumlu kim olacak? Köşenizde aynı konuyu birkaç kez yazdınız. Ama aldıran olmadı. Benim evim buraya çok yakın. Sürekli balkondan izliyorum. Trafik memurları resmi arabayla gelip geçiyorlar. Nedense bu tehlikeli duruma el atan yok.”

Okurumuza teşekkür ediyoruz. Gerçekten de sizlerden gelen istek üzerine bu konuyu köşemizde birkaç kez dile getirdik. Ama kimse dönüp bakmadı. Lütfen kaza geliyorum diyor. Bu duruma gereken müdahale yapılmalı. Aslında Muttalip köprüsünün yıkılan alanı da sorun. Servis otobüsleri paralı park yeri bulacakları yerde işin kolayını bulup, bu alana park ediyorlarmış. Bunu da trafiğe duyurmuş oluyoruz.