Tatilin öte yanı

Yaşamın İçinden

Tatilin öte yanı

Her zaman söylerim.

Gazetecinin tatili olmaz.

Bu yıl da öyle oldu.

15 Temmuz’da son yazımı Yazı İşleri Müdürü Mustafa Yıldırım’a teslim ettiğimde, Eskişehir’de AKP’nin kongre hazırlığı vardı. Kentin dört bir yanı Başbakan ve AKP’nin Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’la donatılmıştı.

Ben izine ayrıldım.

Eskişehir’de kongre yapıldı. Başbakan gelip gitti.

Telefonum durmak bilmedi.

“Kongre nasıl geçti?”

“AKP’nin havasını nasıl yorumladın” v. s.

Yalnız AKP’den değil.

Kurultay vardı ya. CHP’den telefonların ardı kesilmedi.

“Ankara’da hava nasıl? Eskişehirli kurultay delegeleri neler yaptılar?”

Bu arada en çok merak edilen ise Kazım Kurt’un MYK’ya alınıp alınmayacağıydı.

Bir de, Prof. Dr Yılmaz Büyükerşen’in kurultayda nasıl karşılandığı merak ediliyordu.

Eskişehir’de olmadığımı söyledim AKP’li dostlarıma.

CHP’lilere de tahminlerimi söyledim.

Prof Dr. Gaye Usluer için duyumlarımı anlatarak:

“ Eskişehir’de ses sonra çıkacak” diye şaka yaptım.

--//--.

Gemlik- K. Kumla’da geçirdim tatilimi.

Arada bir Gemlik’e indim.

İki kez Bursa’ya gittim.

Gemlik çay bahçesinde konuştuğum Eskişehirli işadamıyla ESO’nun verdiği yemeği konuştuk.

Eskişehirli işadamı ESO’nun yemeğini Başkan Savaş Özaydemir’in veda yemeği olarak değerlendirince sordum:

“ Savaş Özaydemir, Cemalettin Sarar, Onur Sürmeli, Nebi Hatipoğlu

isimlerini yan yana nasıl getirebilirsin?”

Sanayici dostum bir liste yapıp uzattı önüme

“ Benden duymuş olma.”

--//--

Evet tatilim sona erdi.

Politikadan sosyal yaşama, duyduğum ve gördüğüm konuları açıp devam edeceğim yoluma.

 

 

Günlerin getirdiği

Büyükerşen ve AKP’nin adayı

İçeride ve dışarıda, yerel seçim konuşuluyor. Vatandaş soruyor. Kendince yorumluyor. Soruların başında ise adayların kim olacağı geliyor. “ Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen tekrar aday olacak mı? Büyükerşen’in karşısına iktidar partisi AKP aday olarak kimi çıkaracak?” AKP’liler de bunu soruyor, CHP’liler de. Partililer de, partili olanlar da, olmayanlar da… Bu konuda Büyükerşen’den çıkış bekleyenler var. Onun için de gittiği yerler takip ediliyor. Yaptığı konuşmalar dinleniyor. Yorum üstüne yorum yapılıyor.

Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’in CHP’li olarak eğer karar verirse, gireceği dördüncü yerel seçimde adımlarını çok dikkatli atması gerektiğini, haklı olarak yorumlanıyor.. CHP yöneticileri ile yaşanan sıkıntılardan söz edenler var. Ve çok ilginç, Büyükerşen’in aday olmaması durumunda, CHP’de Büyükşehir’e aday olacak isim konamıyor ortaya.

AKP’nin adayına gelince... Başbakan Erdoğan dahil büyükşehir belediyesini almak istediklerini hepsi konuşuyor. Bir başka deyişle, iktidarda olan AKP’nin, üç dönemdir Büyükşehir’in muhalefet tarafından kazanılmasını içine sindiremediğini bilmeyen yok.

AKP’de Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için bakan adları geçmesi, seçim yarışının nasıl geçeceğine işaret olarak görülüyor.

Evet, Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’den şimdilik ses yok. Aday olurum da, olmam da demiyor. Ama vatandaş konuşuyor. Gönlündeki adayları döküyor ortaya. CHP yöneticilerinin de bu konuda daha yapıcı olmasını bekliyor.

 

Kızılsu’ya Reyhan ne diyecek?

AKP’nin 15 Temmuz’da AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı il kongresinde Süleyman Reyhan ve Ayten Kızılsu il başkanlığına aday olmuşlardı. Kongre öncesi merak edip “Kızılsu’nun ciddi aday olup olup olmadığını” sormuş ve Osman Yüksel ile Hasan Tuç’u örnek vermiştim. Gerçekten ilginç. Ayten Hanım aday olmuş. Fakat “Bir dakika geç kaldınız” denerek hazırladığı yönetim kurulu listesini divan kabul etmemiş. Böyle olunca da Ayten Kızılsu seçime girememiş. Gelişmelerin demokrasiye yakışmadığını anlatan Kızılsu “İçeri alınmayışıma ve listemin kabule edilmeyişine tepki olarak kendimi tribünden atmayı bile düşündüm. Benim il başkanı seçilmemden koktular. Bütün mesele bu” demiş.

Bir hayli ilginç doğrusu. Ayten Hanım’ın bu yorumlarına Süleyman Reyhan bakalım ne diyecek merak ettim.

 

 

Vatanda soruyor

Sulu yiyecekler

Köşemizi arayan emekli memur Hayrullah Bey “Temizlik konusunda daha dikkatli olamayız mı?” diye sordu. M. Kemal Paşa Mahallesi’nde oturduğunu belirten emekli memur Hayrullah Bey evsel atıkların sokaklara zamanında çıkarılmadığını belirterek “Çöp arabaları geç geliyor. Onlar gelmeden saatler öncesinde çıkarılan karpuz ve kavun kabuğu gibi sulu atıklar kedi köpek gibi hayvanlar tarafından dağıtılıyor. Böyle olunca da, kirli atık suları yere sızıyor. Kabuk ve benzeri atıkları alındıktan sonra bu bölgeler sineklerin yuvalanma merkezi oluyor. Bu konuda vatandaşlar uyarılsa, temizlik görevlileri iyi olmaz mı? Hatta bu konu mahalle muhtarlarının da görevleri arasında yer almaz mı? Muhtarlar niçin belediyelere yardımcı olmazlar?” diye konuştu

Kendisine teşekkür ederek bu güzel duygularını aktarıyoruz okurlarımıza.