Tatarlar yalnız kaldı

Türkiye Büyük Millet Meclisi bünyesinde, yurt dışında yaşayan Türklerin sorunlarını inceleyecek bir komisyon kuruldu. Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer'i bu komisyona katıldığı için tebrik ederiz. Zaten CHP'li Çakırözer, nicedir Türkler'in sorunlarını dile getiriyordu. Tabii özellikle de Kırım Meselesi'ne dikkat çekiyordu. "Tabii" diyoruz çünkü biz Eskişehirliler için Kırım Tatarları'nın sorunları daha bir önemli...
Nitekim daha komisyonun ilk toplantısında Sayın Çakırözer Kırım Tatarları'nın sorunlarını dile getirmiş. Komisyon olarak yalnız AB ülkelerinde yaşayan gurbetçilerimizin değil, fakat aynı zamanda evlad – ı fatihan olan Balkan Türkleri'nin ve Kırım Türkleri'nin de sorunlarına el atması gerektiğini ifade eden Çakırözer'e katılıyoruz. "Kırım’ın Rusya tarafından kabul edilemez işgali ve ilhakı sonrasında kardeşlerimiz büyük hak ihlali ile karşı karşıyalar" diyen Çakırözer, hükumetin yaptığı kuru açıklamaların yetmediğini de belirtmiş.
Ruslar'ın Tatarlara uyguladığı gaddarlıklara da dikkat çeken Çakırözer, camilerin ablukaya alındığını, zalim Rus yönetimine karşı sesini yükselten Tatarların cezaevlerine atıldığını, hatta içlerinden bazılarının cezaevlerinde şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdiğini hatırlatmış. Çakırözer ayrıca Balkan Türkleri'nin de sorunlarına işaret ederek, soydaşlarımızın AB vatandaşı olduğunu ancak söz konusu kişiler Türk oldukları için AB standartlarının kendileri için uygulanmadığını belirtmiş. Sayın Çakırözer'i tebrik ediyorum. Kimlerin hangi siyasi görüşte olduğunun çok önemi yok. Hepimizin bir politik fikri olur ve olmalıdır da. Zaman zaman politikacıların kendi aralarında atışmalarını da doğıal karşılamak lazım. Fakat söz konusu milli çıkarlarımız olduğu zaman birleşmeyi başarabilmeliyiz. Bana kalırsa Sayın Çakırözer Türk davasına verdiği destekten ötürü her türlü övgüyü hak ediyor.

Duaları kabul olsun

Bilecik'teki Eskişehirspor taraftarları İmparatorluğun ikinci padişahı olan Orhangazi Camiinde şehitlerimiz için mevlüt okuttu. Eskişehirli üniversite öğrencileri okuttukları mevlütten sonra da cemaate lokum dağıtarak, eski bir geleneği devam ettirdiler. Duaları kabul olsun... Kahraman askerlerimiz 'Barış Pınarı' Harekatıyla birlikte Suriye'nin kuzeydoğusuna girdi. Yıllardır sözde müttefiklerimiz tarafından silahlandırılan ve sayıları kuvvetli bir kolordu seviyesine gelen terör örgütleri karşısında Mehmetçiğin işi hiç de kolay değildi. Üstelik memleket olarak zaten kötü bir ekonomik durum içerisindeydik. Buna karşın yapılması gereken bir operasyon vardı ve o operasyon yapıldı. Bizler yazılarımızla ve dualarımızla Mehmetçiğin hep yanında olduk. Yaşı 70'i geçen erkeklerimiz, "Görev verilirse cepheye koşarız" dedi. Kadınlarımız, askerin ayağı üşümesin diye çoraplar ördü. Çocuklarımız şarkılar marşlar söyledi. Uzun süredir hasret kaldığımız bir milli bütünlük oluşturduk. Bilecik'teki Eskişehirsporlu taraftarlara da teşekkür ederiz. Eskişehirsporlu olmanın, aynı zamanda bir vatanseverlik olduğunu hepimize gösterdiler...

Mihalıççık için hayırlı olsun

AK Parti Milletvekili Emine Nur Günay, Mihallıççık'a doğalgaz geleceğinin müjdesini verdi. Konuyu sosyal medya hesaplarında gündeme getiren Günay, belli ki bu yatırımda kuvvetli bir paya sahip. Kendisine teşekkür ederiz. Doğalgaz sadece ilçede yaşayan hâne halkının ısınması için değil, aynı zamanda bölgenin sanayi yatırımları için de önemli bir etken. Doğalgazın tarım ve hayvancılığa bile faydaları var. Üstelik çevre açısından da odun ve kömür yakmaya nazaran çok daha az zararlı.
Fakat biz doğalgazı – genel olarak – Ruslar'dan alıyoruz. Adamlara deve yüküyle de para ödüyoruz. Türkiye'nin doğalgazı dost ve kardeş Orta Asya ülkelerinden alması lazım. Vekilimiz Günay'a bu konuyu da hükumetin gündemine getirmesini öneririz. Madem cebimizden para çıkacak, bu para kardeşlerimize gitsin...

Rengarenk oluyoruz

Büyükşehir Belediyesi, Porsuk üzerindeki köprüleri yeniden boyuyor. Dikkatinizi çekti mi bilmem; fakat yaygın medyada ne zaman Eskişehir'den bahsedilse Porsuk üzerindeki köprülerimizin fotoğrafları yayınlanıyor. Elbette Sayın Büyükerşen'den önce Porsuk'u şişirilmiş koyun postlarından yapılan sallarla aşmıyorduk. Fakat bu köprüler hem depreme karşı çok dayanıklı değildi, hem de – açık konuşmak gerekirse – çok çirkindiler. Oysa ki şimdiki köprülerimiz hem depreme dayanıklı hem de her biri sanat eserleriyle süslü güzel yapılar. Üstelik rengarenk yapılan bu köprülerin şehrimize – kelimenin tam anlamıyla – renk kattığını görüyoruz. Yetkilileri tebrik ederiz