MHP’nin İnşaat Mühendisi! İl Başkanı Ayhan Sezer, gazetelere göndermiş olduğu haber metninde;’İlimizde iftar yemekleri şova dönüşse de biz kurduğumuz iki ekiple ihtiyaç sahiplerine gıda dağıtıyoruz’ demiş
Allah Allah. İftar yemekleri ne zamandan beri şova dönüştü? İftardan sonra o mahalle sakinlerine eğlence düzenlemek mi şov oluyor? Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyeleri ile Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı her akşam bir mahallede iftar yemeği veriyor. Bu iftar yemekleri, insanların bir birleriyle kaynaşmalarını, belki de aynı sokakta oturan bir birlerini tanımayan insanların bir birlerini tanıma fırsatı yaratıyor.
Ben Odunpazarı, Tepebaşı ve Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı’nın iftar yemeklerine katıldım.
Durumu çok çok iyi olanları da, gerçekten bir kap yemeğe muhtaç insanları da o sokaklarda, caddelere kurulan iftarlar sofralarında gördüm. Durumu çok çok iyi olan insanların o iftar yemeklerinde ne işi vardı? En lüks lokantaya gider iftarlarını yapabilirlerdi.
Ama onlar en azından senede bir gün de olsa mahalle veya sokak komşuları ile ‘iftar yemeği’ bahanesi ile bir arada olmanın, onlarla aynı ortamı paylaşmanın, aynı yemeğe kaşık atmanın hazzını yaşıyorlar.
Geçmiş yıllarda tanık oldum. Aynı sokakta yıllardır bir birleriyle konuşmayan, incir çekirdeğini doldurmayan sebepler nedeniyle bir birlerine küsmüş olan komşular, bu iftar yemekleri bahanesiyle ya Belediye Başkanları ya da komşuları tarafından barıştırıldılar.
İnsanların bir birleriyle kaynaşması, aynı ortamı paylaşması, belki de yoğun iş programından dolayı bir araya gelemeyen komşuların, bu iftar yemekleri sayesinde aylar sonra bir birlerini görmüş olmaları mı şov oluyor?
‘Şov yapmıyoruz, ihtiyaç sahiplerine gıda dağıtıyoruz’ diyen İnşaat Mühendisi! MHP İl Başkanı Ayhan Sezer’e soruyorum.
1-Kaç kişiye gıda paketi dağıttınız?
2-Bu gıdaları dağıttınız kişilerin tek tek adreslerini verebilir misin?
3-Dağıttığınız gıdaların kaynağını nereden veya nerelerden buldunuz?
4-Gıda dağıttınız insanların gerçek ihtiyaç sahibi olup olmadıklarını nasıl tespit ettiniz?
5-Bu gıda yardımlarını yaparken Odunpazarı ve Tepebaşı İlçe Başkanlarından ne gibi yardım aldınız?
6-Odunpazarı ve Tepebaşı İlçe Başkanlarının dağıttığınız gıda yardımlarından haberleri var mı?
Sorular uzayıp gider. Ben hemen ilk etapta aklıma gelenleri sıraladım.
İftar yemeklerinin şova dönüştüğünü iddia eden Ayhan Sezer, senin ‘gıda yardımı yapıyoruz’ diyerek gazetelere haber olsun diye gönderdiğin mail şov değil mi?
İftar yemeklerinin şov olduğunu eleştiriyorsun, ‘ihtiyaç sahiplerine gıda yardımı yapıyoruz’ diyerek gazetelere gönderdiğin mail, gazetelerde haber olunca senin ki şov olmuyor mu?
Yapıyorsan bir hayır, bunu senden ve hayır yaptığın kişiden başkası bilmeyecek. Ben MHP çatısı altında gece saat: 24.00’den sonra tek tek kapı çalarak gıda paketi dağıtan dostları biliyorum. Komşuları görmesin, guruları incinmesin diye gece yarısı götürüyorlar. Onlar bunu yıllarca yapıyor. Ancak bir gün olsun reklam tarafını düşünmediler.
ÖN SEÇİM İÇİN DİRENMELİYDİNİZ
Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt, belediye başkan adayları ile belediye meclis üyesi adaylarının MYK tarafından belirleneceğini söylemiş.
MYK üyeleri eğer Yılmaz Büyükerşen ile Ahmet Ataç’ın yerine bir başka isimler aday olmuş olsalardı, bu isimleri ne kadar tanıyor olacaklardı.
BU MU DEMOKRATLIK?
Yıllardır siyasi partileri milletvekili, belediye başkanı, il genel meclisi ve belediye meclis üyesi adaylarını Ankara’dan belirledikleri için tepki göstermedik mi? Tepki gösterenlerin içerisinde CHP’lilerde vardı.
Ancak bu CHP’liler bugün Mart 2014’de yapılacak olan Mahalli İdareler Seçimlerinde, adayların ön seçim veya temayül yoklaması yerine Genel Merkezin belirlemesine tepki göstermiyorlar.
Bir gazetede okudum. Eskişehir İl Başkanı Nihat Çuhadar ile teşkilat mensupları, ‘adaylar ön seçimle belirlenmeli’ demiş.
Nihat Çuhadar’ın samimiyetine inanıyorum. ‘Ön seçim istiyoruz’ sözlerinin arkasında da sonuna kadar duracağını da biliyorum. Ancak sadece Eskişehir Teşkilatının daha doğrusu İl Başkanı ile örgüt temsilcilerinin istemesi yetersiz.
KAZIM KURT VE GAYE USLUER
ÖN SEÇİM İÇİN DİRENMELİYDİ
Milletvekili Kazım Kurt, MYK Üyesi Prof. Dr. Gaye Usluer’de,’Eskişehir’de biz ön seçim istiyoruz. Ön seçim yapılsa bile Yılmaz Büyükerşen ve Ahmet Ataç yine sandıktan aday olarak çıkacaklar. Ancak en azından Genel Merkez’in değil örgütümüze kayıtlı üyelerimizin hür iradesi ile aday seçildiler’ diyebilmeliydi. Yani Genel Merkeze karşı direnmeliydiler.
Yani Kazım Kurt ile Gaye Usluer; ‘Eskişehir’de ön seçim istiyoruz’ diyerek genel merkeze karşı direnebilselerdi, belki bu isteklerini kabul ettirebilirlerdi. Parti içinde ön seçim meşalesini yakan kişiler olarak tarihe geçmiş olurlardı.