Şeytan sadece ipi gevşetince

Yaşamın İçinden

Şeytan sadece ipi gevşetince

Fıkra İsmet Solak’ın..

“Günlerden bir gün şeytanın yolu bir köye düşmüş

bakmış ki, biraz ileride buzağıyı bir kazığa bağlayan genç bir kadın inek sağıyor.

Kadına bir süre bakan şeytanın aklına

“Şeytanlığı” gelmiş.

Ve, kazığa bağlı buzağının ipini biraz gevşetmiş.

Buzağının karnı aç ya, az ileride ki kadının sağdığı annesine koşmuş.

Koşmasıyla da kadının süt kovasını devirip sütü dökmüş.

Fena halde kızan kadın sopayı kaptığı gibi buzağını başına vurup, öldürmüş.

Bunu gören inekte bir tekmeyle kadını yere sermiş.

Gelininin durumunu seyreden kayın pederi tüfekle ineği vurmuş.

Silah sesini duyan gelinin kocası elinde tüfekle babasını görünce, hanımını babası vurdu sanarak, silahını çekip babasını vurmuş.

Sonunda gerçeği öğrenen gelinin kocası acıya dayanamayıp kafasına bir kurşun sıkıp intihar etmiş.”

Diyeceksiniz ki,

“Sonra?”

Sonrası yok.

Bu olayları sessizce izleyen şeytan söylenmiş:

“Bu felaketi şimdi bana yüklerler. Buzağının ipini biraz gevşetmekten başka ne yaptım ki, deyip kaybolmuş.”

---//--

Eskişehir’de gelişmelerde öyle. Birileri “İpin ucunu gevşetip”bırakıyor. Ardından da gelişmeler kendiliğinden gelmeye başlıyor.

Sert geçen kışın ardından, politikanın sıcağına yatmaya başladık.

Komisyon Başkanı Prof. Dr. Nabi Avcı hariç.

İktidar partisinde bilsin bilmesin hemen herkes,

“4+4+4’ü konuşmaya başladı.

Üçüncü ilçeye razı gelen Salih Koca,

“Dördüncü. İlçe çok gelir”diyor..

Sayın Koca, yedi yıldır sürüncemede bekleyen,

“Demiryolun yeraltına alınma işini konuşamaz oldu nedense.”

Hemzemin geçitlerinde halkı çektiği çileyi gören yok.

İl Başkanı Süleyman Reyhan için bazı söylentiler dolaşıyor ortalıkta, fırsatını bulup soramadım. Yönetim kurulu üyeliği filan neyin nesidir diyecektim. Bir başka konu da "Kızılinler” Bakan Eruğrul Günay’a projeler ulaştımı acaba?

---//--

MHP’de kongreler sürüyor.

İl Başkanlığı için eczacı Fatmatüzehra Kıraç’a baskı yapılıyor:

“Partiyi derleyip toparlamak için sana ihtiyaç var”diyorlarmış :

“Kararını verdinmi”diye sorduğumda şöyle konuştu:

“Kararın ötesinde il başkanlığını düşünmüyorum. Ben şimdiye kadar olduğu gibi MHP’de çalışmaya devam edeceğim”

Anlayacağınız MHP bir bekleyişin içinde.

Bakalım bu bekleyişin düğümü ne zaman nasıl çözülecek?

--//--

CHP’de Prof. Dr. Süheyl Batum’u telefonla arayıp sekreterine "geçmiş olsun” mesajı bıraktım. Batum nedense, unuttu Eskişehir’i Anayasa komisyoununda neler oluyor acaba?

Hatırlatması benden Partililer bekliyor kendisini.

 

 

Günlerin Getirdiği

Akaryakıt zamları. Vatandaş ve partiler

Önceki gün akaryakıt istasyonuna benzin almak üzere yanaştığımda birkaç kişi birden aynı soruyu sordular: "Ardı ardına yapılan zamlar nerede duracak? Böyle giderse, araç kullanamayacağız. Daha bir hafta önce zam yapılmıştı. Şimdi tekrar yapıldı. Bunun sonu nereye varacak?”

“Bende sizin gibi biliyorum" dediğimde aracına benzin alanlardan biri şöyle konuştu "Sahipsiz kaldık kardeşim. Benzinin litresi beş liraya tırmandı. Kimseden ses çıkmıyor.Başka ülkelerde olsa, insanlar sokağa dökülürdü. Bakıyorum kimsenin kılı kıpırdamıyor. Araba deposunu fulleme dönemi bitti. Şahsen ben 20-30 liralık alabiliyorum. Hiç böyle şey olur mu? Bir haftada ardı ardına iki kez zam yapılır mı?”

Gerçekten çok ilginç. Petrol ana maddedir. Petrola dayalı ürünlere gelen zamlar ne olacak bakalım. Doğalgaz kuyrukta. Elektrik sıra bekliyor. Ne diyelim.. Bu da ülkenin bir başka kaderi galiba? Başa gelen çekiliyor. Dikkat çeken bir durum ise vatandaşın söylediği gibi "zamlara tepkilerin olmayışı”. İktidar partisi neyse de, CHP ve MHP dahil, muhalefet partilerinden neden ses çıkmıyor anlamak zor. Önceki gün gördüm. Demokrat Parti İl Başkanı Emre Demir konuşmuş saedece ve “Zamlar isyan ettirdi”demiş.

ETO- ESO- BORSA gibi kuruluşlar dahil, Esnaf Dernekleri ne diyor bu zamlara acaba? Vatandaşı canından bezdiren akaryakıt zamlarını odalar nasıl karşılıyorlar?

 

 

Ziraat Odasında durum

Kimse doğru dürüst ne olduğunu bilmiyor. Ziraat Odası’nın takdir gören Başkanı Hüseyin Ünal için farklı yorumlar yapıldı. İdari olarak yönetimde yeterli üye kalmadığı gerekçesiyle var olan oda yönetimi düşmüş sayıldı. Ardından da Hüseyin Ünal başkanlığnda ki oda yönetimi düşmüş sayıldı ve yönetim kayyuma devredildi. Şimdi düşmüş sayılan Hüseyin Ünal tekrar aday. 31 Mart’ta yapılacak kongre için Ünal’ın karşısına Yassıhüyük muhtarı Tekin Gümrah aday olarak çıkarılıyormuş. Çıkaranlar ise AKP’nin il başkanı Süleyman Reyhan ve arkadaşlarıymış. İçinde bulunduğumuz günlerde her iki adayında çalıştığını söyleyen yorumcular. "Hüseyin Ünal’ın eli güçlü.. Herhangi bir olay olmazsa Ünal seçimi alır"deniyor.. Ziraat Odası'nda oy kullanma hakkına sahip delege sayısı 84 imiş.. Daha önce rakipsiz aday olan ve seçimleri kazanan Hüseyin Ünal seçim bürosu açarak çalışmalarını sürdürmekteymiş. Bir yanda Süleyman Reyhan ve arkadaşları.. Diğer yanda Hüseyin Ünal ve ekibi. Bakalım günler neyi gösterecek.

 

 

Vatandaş soruyor

Sanayide dilenen kadınlar

Bazı kahvelerde, lokantalarda ve ana caddelerde okul çağında çocukların dilendiğini gören vatandaşlar "Bunları sokağa kim salıyorsa takip edilmeli. Gerçekten aileler, muhtaç ise gerekli yardım yapılmalı. Simit satanlar, mendil satanlar neyse de, açıktan dilenenler çirkin oluyor”diyorlar.

Bazı köşe başlarında kucağında çocuğu ile dilenen kadınlar olduğunu belirten vatandaşlar "soğuk havalarda meydana çıkmıyorlardı. Ama birkaç gündür gene ortaya çıkmaya başladılar. Lütfen bunlarda takip edilmeli. Muhtaç olmadan dilenen varsa önlenmeli, muhtaçlara ise devlet sahip çıkmalı”diye konuşuyorlar. Sanayi çarşısından arayan okurumuz ise bu bölgede işyerlerini dolaşan.. Araba sahiplerini yolunu kesen kadınların dilendiğini anlatarak "Bazıları da fal bakmak için para istiyor. Özellikle parklarda bunları görmek mümkün”diyor ve ekliyor "Bunlara bir işlem yapılamaz mı”diye soruyor.

Yapılabilir elbette. Yapılabilir de, yazdıklarımızı takip edenler çıkarsa..