Şerefli insan

Görüşler Şerefli insan “İnsanlar mı değişti?” Dünya mı? "Ç

31 Ekim 2012 00:00
A
a
Sütiş Eskişehir
Görüşler
Şerefli insan
“İnsanlar mı değişti?”
Dünya mı?
"Çavuşesku"nun o gördüğümüz Romanya'sı gibi olduk... Yüzler gülmüyor…
“Herkes birbirini kırıyor...”
Gereksiz sözler söylüyor ve bunalıyoruz...
Galiba, dünya değil de, birileri değişmemize neden oldu!..
Tenis finalinin ödül törenindeki protestolar bunun birikimi olamaz mı?
"Hep birlikte deşarj oluyoruz!"
Yeterli mi?
Dilimizden düşmüyor hoş olmayan sözler!..
Yekta Güngör Özden’in "Özlü Sözler, Sözde Sözler" kitabındaki sözlerden biri:
"Şerefli insan, önce başkasına şerefsiz demez!.."
……………..
"Çarşı Durağı"nda tramvaydan indik, Köprü’ye doğru yürüyoruz…
Hemen arkamızda bir kadın yanındaki erkeğe anlatmaya çalışıyor:
"5-6 yıl önce görecektin "buraları, simitçiden, işportacıdan geçilmezdi. Şimdi tertemiz,.."
Erkek yanıtlıyor:
"Doğru, çok değişmiş Eskişehir..."
Kadın noktalıyor:
"Belediye Başkanımız çok iyi çalışıyor ama, hala şikayet edenler de var…"
Tam Köprü’ye yaklaşırken karşıya geçmek istiyoruz. Yanımızda iki genç kadın aralarındaki yaşlı kadını zorla yürütmeye çalışıyor...
Belli ki, yaşlı kadın hasta...
Genç kadının biri konuşuyor:
"Böyle eziyet olur mu? Doktorlar Caddesi’ne neden araç girmiyor. Hastamızı oraya kadar taşımak zorunda mıyız?"
Diğeri devam ediyor:
"Haklısın, tramvay iyi oldu ama, keşke doktorları da bu tarafa getirseydiler…"
……………
Yekta Bey’in aynı kitabından bir başka özlü söz:
"Demokrasi, konuşup tartışarak en uygunu bulma düzenidir. Konuşmaktan kaçınıp tartışmayı kavgaya dönüştürerek uygun değil, uygunsuza varırsınız..."
Köprü’yü geçtikten sonra düşünmüştük bunları...
Çok doğru..
"Şerefli insan, önce başkasına şerefsiz demez!.."
 
Bircan Bircan'dan fotolu isyan!
Emekli Öğretmen “Bircan Bircan" ın, Yıldıztepe’deki bazı parklarla ilgili yakınmalarına bu sütunlarda yer vermiştik,,,
Bircan Bey, "Hemen her gün köşenize bakıyorum ve şöyle bir cümle bekliyordum” diyor:
"Yakınılan parklarla ilgili gerekli işlemler yapılmıştır... Uyarınıza teşekkürler..."
Kimden gelirdi bu açıklama?
"Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallıdan..."
Şimdiye kadar gelmediğine göre, belki inandırıcı bulunmadı, belki de gerek görülmedi!.. Bunun için parkları fotoğrafladım...
Lütfen Sayın Sakallı, her gün yürüyüş yaparken gördüğüm bu manzaralar beni ve çevredekileri çok üzüyor...
"Sağlığımızla oynanıyor... "
İlgili şirket kimse, uyarın ve gereğini yapın artık…
 
Günün Olayı
Van depremzedelerine dağıtılan evlerle övünülüyor. İyi de o insanlar için "ekstra bir şey” yapılmadı ki! Sorumluların sorumsuzluğu yani "denetimsizlik" yüzünden evlerinden olmuşlardı. Şimdi "yeniden ev sahibi" oldular, o kadar...
 
Günün Biberi
"Yeni sistem 4+4+4 "çocuk gelinler" yaratabilirmiş. Çocuk gelinlerin "çocuk anneler" olacağını ve "3 çocuk" isteğini düşünürsek mevcut durumu "4+4+4= 3" şeklinde formüle edebiliriz...
Gani Yıldız
 
Gerilim
90 alışveriş merkezi daha açılacakmış.
Krizler "fırsatları" beraberinde getirir. "Hesapsız" harcamalarla ocaklara dikilen "incir ağaçları", bir numaralı incir üreticisi olma özelliğimizi pekiştirecek!
 
Kolsuz Yaşar’dan
“Süperman"in kız arkadaşı Türk olsa, adamı taksi gibi kullanır, canından bezdirirdi abi!..
 
Günün Sözü
Hiçbir şey vermeden alamayacağınız tek şey tecrübedir.
Oscar Wilde
 
Cuk
Dilimizde tüy bitti ama hala anlatamadık:
"Muzdan cacık olmazî"
Orhan Tez
 
Günün Balı
Bencillik, insanın istediği gibi yaşa¬ması değil, başkalarını kendi istediği şekilde yaşamaya zorlamasıdır.
 
Bilimde öpücük nedir?
 
Bir öpücüğün o kadar çok farklı anlamı ve algılanması var ki... İşte farklı yorumlar...
"Fizikçiler" der ki:
Öpücük, kalbin yoğunlaşması sonucu iki dudağın birbirine yapışmasıdır.
"Kimyacılar" der ki:
Öpücük, iki kalbin birleşmesi sonucu ortaya çıkan reaksiyondur.
"Filozoflar"der ki:
Öpücük, çocuklar için oyun, gençler için zevk, yaşlılar için güvendir.
"Ozan da" der ki:
Öpücük, yanakta başka durur, dudakta başka...
 
Günün Şiiri
Her şeyin Ötesi
Sen varsın her şeyin ötesinde
Geceler hep seninle doludur
Unutursak günümüz gün olur
Titrer durursun gök mavisinde
Hiç birimiz sırrına eremedik
Senden kurtulup oh diyemedik
Bunaldık artık kanmaya geldik
Yokluğun o cömert çeşmesinde
Mesut Tarcan (Varlık-1953)
 
"Yeter artık, mahcubum!"
Temel, televizyon izlerken telefon acı acı çalar...
Telefona bakan Fadime, kısa bir görüşmeden sonra kapatıp, Temele seslenir:
"Cemal’in karusi ölmiştür da! Seni cenazeye çağrıyi..."
Üzüntüsü yüzüne yansıyan Temel:
"Bu sefer citmeyeceğum"der...
Fadime karşı çıkar:
"Olirmu Temelum? O senin en iyi arkadaşundur ha..."
Temel biraz düşünür ve "Adam, üçüncü kez karısinun cenazesune çağrıyi Fadime" der:
"Ben onu bir kez pile davet edemedum. Ne yüzle cenazeye cideyrum da!.."
 
İhtiyaç için
Anne kız doktorun odasına girdiler. Anne son derece telaşlıydı :
"Aman doktor, hemen bir çare bulun! Kızım kendini bir aydır tavuk zannediyor..."
Doktor, "Bir aydır neredeydiniz?" diye kızınca da devam eder:
"Şeey... Geçen ay yumurtaya çok ihtiyacımız vardı da.. Yumurtlar mı diye bekledik..."
 
 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi