Erdal Caferoğlu, İbrahim Arslan, Gaye Usluer, Erman Gölet, Aydın Ünlüce, Jale Nur Süllü
Kim bu isimler?
Bugüne kadar CHP’nin muhtemel Odunpazarı adayı olabilir, olur mu?, olursa nasıl olur diye yazılıp çizilen, konuşulan isimleri.
Kimileri cevabı bildiğini söylüyor. Tek bir isim söylüyor.
Kimileride cevabı bilmiyorum ama şıklar üzerinden gidersek diye tek bir isim bırakıyor.
Kimileri telefonla joker hakkını kullanıyor. Kimileri yüzde elli joker hakkını kullanıyor.
Yerel yarış, yarışmaya döndü anlayacağınız.
Adı da belli “ Kim Odunpazarı Adayı Olmak İster”
İşin şakası bir yana, Ramazan ayının rutin sakinliğinde en hareketli süreç CHP’de yaşanıyor. Büyükşehir ve Tepebaşı’nda iki güçlü ve garanti ismin olması, yıllardır siyasetin içinde olan ve artık Başkanlık koltuğuna oturmak isteyen CHP’lileri tek bir noktaya Odunpazarı’na odaklıyor. İsteyen, talip olan, istemem ama olursa hayır demem diyenler epey fazla.
Hal böyle olunca, içten içe bir çekişme, bir kulis, bir rekabette yaşanıyor. Hatta iyimser olup içten içe dememeli, baya baya açık bir rekabet var CHP’de. Bu kötümü derseniz hayır değil. Ama bu rekabet, aday belirlendikten sonrada yaşanırsa, işte o zaman iyi şeyler olmayacağı kesin.
İşin başka bir rengi ise gündeme gelmeyen CHP’liler. Yıllardır CHP’ye gönül vermiş, onun için çalışmış, emek vermiş ve sosyal demokrasiye inanmış olanların rahatsızlığı pek gündeme gelmiyor.
Ön Seçim olmaması, sadece yönetim ve etrafındaki isimlerin adaylık için konuşulması, biraz erken davranılması ve o grup dışından istese bile bir aday çıkamayacak bir tablo yaratılması, CHP yönetimi değil ama örgütünde bazı rahatsızlıklar yaratıyor.
Açık konuşmak gerekirse haklılar da. Yeri geldiğinde demokrasi dışı uygulamaları eleştiren bir partinin, kendi içinde demokratik olmaması, her sese kulak vermemesi ve ben aday adayı olsam, tabandan destek alsam bile beni “aday yapmazlar” demesi işin düşündürücü kısmı.
Öte yandan her CHP’li geçmişten ders alındığını, Odunpazarı’nda 2 dönemdedir iç çekişmeler nedeniyle kaybettiklerini söylüyor. Bu sefer aynı hataya düşmeyeceğiz ve Odunpazarı bizim olacak diye garanti cümleler kuruyor.
Tamam, sol oyların çoğunluğu Odunpazarı’nda ama 2 dönemdir yaşananlar da çok değişmiş gibi durmuyor. Kimileri adayı Hoca belirlerse ben çalışmam diyor, kimi Hoca karışmayacak ama Erman olursa çalışmam diyor, kimi Caferoğlu aday olursa bana ayıp ederler beni yok bilsinler diyor. Sözün özü daha erkenden bu iç çekişme kendini belli ediyor.
Nihat Çuhadar İl Başkanlığı görevine gelerek bu sorumluluğu üstüne aldıysa en büyük görev ona düşüyor. Bir ağabeylik, bir önderlik, bir kol kırılır yen içinde kalır düsturuna çok ihtiyacı var CHP’nin, yoksa Odunpazarı yine hayal olur