Seyitgazi-Kırka-Afyonkarahisar yolu…
Yıllardır yapılmayı bekliyor. Her seçim döneminde çeşitli sözler veriliyor. Ancak yolun tamamlanması ile ilgili bir adım atılmıyor…
Seçimlerden önce yolun yapılması için “şantiye kurduk” denilmişti…
Fotoğrafları falan yayınlandı. Seçimler bittikten sonra CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, şantiyenin kurulduğu yere gitti…
İlk tespitlerini de Eskişehir kamuoyu ile paylaştı:
-Seçim dönemi geldiler ‘şantiye kurduk, en kısa sürede bitecek’ dediler. Aradan 4 ay geçti, geldik gördük! Ortada ne gerçek bir şantiye ne de devam eden bir çalışma var! AKP’nin seçim vaadi iki kamyonla, bir kepçeye kalmış! Bu yol bunlarla 20, 30 yılda bitmez! Seçim pozu verenler sözünü tutsun!
Çakırözer haklı!
Ancak bu “bitirilemeyen yollar” konusunun bence seçimlerde pek etkisi olmuyor.
Bu nedenle seçimlerden önce AK Parti’nin “şantiye kurma” olayından vazgeçmesi gerekiyor.
Biraz daha gerçekçi projeler ile kamuoyunun önüne çıkabilir. Her seçim döneminde benzer olaylarla karşılaşıyoruz
. Kurulan şantiyeler ve daha sonra yapılan eleştiriler…
Halkta ve seçimlerde pek karşılığı olduğunu sanmıyorum. Kurulan şantiyeye, bitirilen yollara, yapılan hizmetlere bakarak pek az kişi oy veriyor. Gerçek şu ki vatandaş kendisinin cebini düşünüyor. İyi ve rahat yaşayabiliyor yarına güvenli bakıyorsa oyunu iktidara veriyor.
Cebine dokunuyorsa, muhalefete oy vererek iktidarı cezalandırıyor.
ÖĞRENCİLERİN AİLELERİ İKNA EDİLEBİLSE!
Meslek liselerine eskiden “ara eleman” deniyordu. Mühendis değiller ama vasıfsız işçi de olmadıkları için “ara eleman” tabiri kuklanılıyordu.
Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkanı Celalettin Kesikbaş, LGS sınavı sonrası öğrencilere çağrıda bulundu:
-
Ara eleman değil, aranan eleman olun!
Nedenini de şöyle açıklıyor:
-Meslek liselerimiz son yıllarda yıldız gibi parlıyor. Çünkü meslek liseleri ara değil aranan insanları yetiştiriyor ve bu yüzden de gençlerimiz hayata bir adım önde başlıyor! Gençlerimiz unutmasın ki meslek liselerinde okumaları geleceğinde bugünden söz sahibi olmalarına kapı aralayacak.
Tercihlerinde meslek liselerine de yer verenler bu alanlarda en çok ihtiyaç duyulan güç haline geldiler.
Öğrencilerin büyük çoğunluğu Kesikbaş gibi düşünüyor. Ancak bu durumu bir de ailelerin anlaması gerekiyor.
Ne yazık ki velilerin büyük çoğunluğu çocuklarını meslek liselerine göndermek istemiyor.
ÜSTE PARA VEREREK VATANDAŞLIK VERDİK!
Ünlü ekonomist Mahfi Eğilmez, şu tespitte bulunuyor:
-250 bin dolara ev alan herkese vatandaşlık verdik. 5 yıllık süre doldu, evleri iki katına sattılar. Böylece üste
para vererek vatandaşlık veren tek ülke olarak tarihe geçtik.
Eğilmez’in tespitine katılmamak elde değil! Ancak dahası da var…
Bazı emlakçılar da şu tespitte bulunuyor:
-5 yıllık süre dolunca vatandaşlığı alan yabancılar evlerini yine kendisi gibi olan Suriyeli, Iraklılara
sattı. Böylelikle sadece üste para kazanmadılar aynı zamanda başkalarının da vatandaş olmasını sağladılar.
DİKTATÖR!
Sovyetler Birliği zamanında bir adam, Kremlin'in önünde şöle bağırmış:
-
Kahrolsun diktatör!
Anında yakalamışlar ve adamı Stalin’in karşısına çıkarmışlar:
Stalin sormuş:
-Yoldaş ne demek istedin?
Adam kurnazca yanıtlamış:
-
Ben Hitler'i kastediyordum!
Bunun üzerine Stalin polise dönüp tekrar sormuş:
-Yoldaş, peki sen ne demek istedin?
Şu anki toplumumuz tam olarak böyle…
Herkes aynı şeyi düşünüyor, konuşuyor ama biri diğerini hep suçluyor.
GÜNÜN SÖZÜ!
İnsanın nimeti olan akıl, aynı zamanda da onun lanetidir.
ErichFromm/Sağlıklı Toplum
GÜNÜN KARİKATÜRÜ