Sokağa çıkma yasağı ilan edildikten sonra memleketin değişik şehirlerde yaşanan görüntüleri izledik
Sokağa çıkma yasağı ilan edildikten sonra memleketin değişik şehirlerde yaşanan görüntüleri izledik.
Akın vardı…
Fırınlara, pastanelere, tekel bayilerine ve marketlere…
İşin ilginç yanı “ o saatte kapalı olması gereken” bir çok işletmenin açık olmasıydı.
Tüm olan biteni sosyal medya hesaplarından takip etti. Kimi paylaşımlar bizleri kahkahalarla güldürdü, kimi paylaşımlar ise kafamızda soru işaretleri bıraktı…
Sosyal medyadan birkaç cümleyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Gerçekten hangisinin “şakadan” hangisinin “cidden” yazıldığını anlamakta zorluk çektim.
Trajikomik sanırım tam da Cuma gecesi halimizdi…
Metal Fırtına kitabıyla tanıdığımız Burak Turna, şöyle yazmış:
-En başından söyledik, önlemler virüsü koruyor insanları değil. Bu önlemlere derhal kaldırılmalı artık. Zira hiç bir anlamı kalmadı. Salgın bu gece zirve yaptı. Kimse sorumluluktan kaçmasın!
…/…
Önlemlerin virüsü koruması ilginç bir teori! Ama zaten öyle denmiyor mu “virüsü insanlar taşıyor” diye…
…/…
Sanırım en güzel tespiti Prof. Dr. Mehmet Çilingiroğlu yapmış:
-Doğru bir şeyi yanlış zamanda ve yanlış şekilde yaparsanız iki yanlış bir doğruyu götürür.
Yapılan uygulama doğruydu. Ancak insanımızı da iyi tanımamız gerekiyordu.
Ne diyor İbn-i Haldun
İnsanı açlık öldürmez
Alıştığı tokluk öldürür.
…/…
En fakirinden en zenginine! O gece hepsi bir şeyler alma telaşındaydı…
Eskişehirli tanınmış iş adamı Tarık Erden’in şu tespitine kim hayır diyebilir ki:
- Sokağa çıkma yasağı sonrası bulaşın arttığı tek ülke olarak tıp pandemi literatürüne gireceğiz.
Zaten bilim kurulu üyeleri de bu gerçeği söylüyor. Sonuçlarını daha sonra göreceğiz…
Melih Çavdar, içimizi yakan bir tespitte bulunuyor:
-Komşuluk kavramı gerçekten bitmiş. Hiç kimse demiyor ki, ya bir şey lazım olursa komşudan alırız. Eminim ki dün deli gibi bir şeyler almaya gidenlerden de komşusunu düşünen olmamıştır.
…/…
Gerçek ne yazık ki bu…
Şehirlerde son 20 yılda ilişkiler yeniden düzenlendi. Farkında olmadık. Ama hepimiz tüketmek için yaşayan canlılar haline geldik! Kimse kimseye kızmasın. Buna hakkı da yok!
Biz böyleyiz!