Ak Parti İlçe adayları ile ilgili şu ana kadar resmi bir açıklama yapılmadı. Dün belki Salih Koca açıklar diye bekledik ama Koca’da adayları açıklayacak makamın kendileri olmadığını dile getirerek genel merkezi işaret etti. Yani soru işaretleri dün de olduğu yerde kaldı.
Malum dün bazı tahminlerde bulunmuştum. Birçoğumuzun zaten aşağı yukarı öncesinden net olarak tahmin ettiği bu isimler aynı zamanda Rize ve Siirt illerindeki bazı internet haber portallarında da mevcut. Ancak ben daha önce de yazıp, konuştuğumuz bu isimlerle ilgili iktidar partisi yetkililerinden biriyle 3 gün önce, Cumartesi günü telefonda da konuşup, tahmindeki isimleri dile getirdim ancak isimlerle ilgili herhangi bir müspet ya da menfi cevap alamadım. Bir nevi istihbaratla örtüşen tahminlerimizi taçlandırmak istedim ama olmadı.
Dün Salih Koca’nın yapacağı toplantı öncesinde Ak Parti il binasında birçok insanın birbirinden farklı aday senaryoları olduğunu gözlemledim. Nedim Öztürk, Orhan Soydaş, Nevzat Önder ve Zihni Çalışkan isimlerinin üzerinden dönen 4 ayrı aday senaryosu vardı.
Odunpazarı Nevzat Önder, Tepebaşı Orhan Soydaş
Odunpazarı Nevzat Önder, Tepebaşı Nedim Öztürk
Odunpazarı Nedim Öztürk, Tepebaşı Orhan Soydaş
Tepebaşı Zihni Çalışkan, Odunpazarı Nevzat Önder
Gibi, birbiri içine geçmiş ve sanki bu isimlerden başka hiç kimseye şans tanımayan senaryolarla ilgili hiç kimsenin net olarak iddia’da bulunamadığını da belirteyim.
Velhasıl süreç uzadıkça ve resmi açıklama yapılmadıkça her gün bu senaryolar üzerinde durulmaya, zaman zaman başka isimler eklenmeye, aday isim ve aday olunan yerler değişmeye devam edecek. Artık çok beklemeyiz, açıklama eli kulağındadır diye beklediğimiz bu süreçte adaylar her an açıklanabilir ve Ak Parti bambaşka bir sürpriz yaparsa da şaşırmamak lazım.
“Keşke her yıl seçim olsa”
Seçim dönemlerinde peş peşe yapılan açılışlar, temel atma törenleri ve siyasilerin güler yüzleri nedeniyle keşke her sene seçim olsa diye iç geçiriyor insan.
Bir tarafta seçim öncesine yetişmesi için seferber olunan Hükümet yatırımları, diğer tarafta Yerel yönetimlerin peş peşe hizmete soktukları tesisler derken insan farklı bir havaya giriyor.
Bu durumu yadırgamıyorum, aksine destekliyorum. Çünkü tüm bunlar bizler için önemli yatırım ve hizmetler ve 4 senede yapılamayanlar ancak seçim havasında bir çırpıda yapılabiliyor ve iyi de oluyor.
O yüzden en azından yerel yönetimler her sene olmasa bile keşke 2 senelik aralıklarla seçilse de, şehirler hem hükümetin hem de muhalefetin veya iddialı diğer partilerin proje, yatırım ve hizmetlerine doya doya kansalar. Çünkü 4,5 senelik yönetimler ister istemez bir rehavet havası yaratıyor. Seçim tehdidi ise yöneticileri hep diken üstünde hizmet üretmeye zorluyor. Ne dersiniz hoş olmaz mı?
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...