Ali Baş yazdı
Termik Santralle ilgili basın açıklamasında konuşma yapan iki kadının konuşmasını kürsüden dikkatlice izledim…
Birisi çiftçi, birisi siyasetçi!
İkisi de anne. Çocuklarının gelecek kaygısını taşıyorlar!
Gündüzler köyünden Fehime Babadağ…
Duygulu konuştu. Aklından geçenleri bir çırpıda söyledi. Dengeleri falan gözeteyim demedi. Termik santrali niçin istemediği net bir şekilde anlattı…
Hükümeti de, imza verenleri de eleştirdi de eleştirdi!
Siyasetçilerimizin bir çoğundan daha net ve anlaşılır konuştu!
Lafı, eğip bükmedi!
Bir başka kadın!
CHP’nin Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, üst üste sıraladı…
Rant dedi…
Zehir dedi…
Peşkeş dedi…
Verimli tarım arazisi, dedi…
Çocuklarımızın geleceği dedi, hava, su, toprak dedikçe dedi…
Ama en önemlisi Diren Eskişehir bu santrali kurdurma, dedi…
Gülizar Biçer Karaca, görevine Eskişehir’den hızlı ve güçlü başladı! Bu enerjisini çoğaltırsa daha da başarılı olur.
Hatta yanına Fehime Babadağ’ı alsın şehir şehir birlikte gezsinler!
Malum, son yıllarda memleketimizde çevre konularından başka muhalefet yapacak alan kalmadı…
Kendisine büyük sorumluluk düşüyor!
KENDİ AYAKLARI ÜZERİNDE DURANLAR!
AK Parti il başkanı Dündar Ünlü şöyle demiş:
-SP il başkanı il başkanlığı koltuğunu acilen terk etmeli ve kendi ayakları üzerinde durmayı denemelidir!
Haklı olabilir…
Ama genel siyasetimize bir bakarsak…
Kendi ayakları üzerinde duran pek az siyasi parti var. Ve ayakları üzerinde duramayanların çekim merkezi AK Parti!
Bu açıdan bakarsak, Fesih Bingöl’ün, kendi ayakları üzerinde durduğunu rahatlıkla söylememiz mümkün…
KURT’UN İSYANI!
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un, hayata geçirdiği en iyi projelerden biri “Odunpazarı Ağaç festivali”
Başarıyla yürüyor…
Dünyanın çeşitli ülkelerinden, sanatçılar, akademisyenler ve yöneticiler geliyor…
Bu festival dünyanın bir çok ülkesinde de yapılıyor. Bu yıl Dünya Ağaç günü Kamboçya’da kutlanacak! Başkan Kurt’a da davetiye göndermişler…
Ama Kurt’un gitmesi öyle kolay değil!
Önce bakanlıktan izin alması gerekiyor!
Kamboçya’ya, başkan yardımcısı, müdür ya da müdür yardımcısı gitmeye kalksa Kazım Kurt’un izin vermesi yeterli olacak.
Ama Kurt’un kendisi gidemiyor!
YARIM KALAN İŞLER!
İnsanın “yaşam enerjisini” en çok ne tüketir?
Yanıtını iki kelimede verebilirim...
Yarım kalmış işler!
Başlayıp da, sonunu getiremediğimiz işler bizim bütün enerjimizi tüketir.
Çünkü hep aklımızdadır.
Bir kelepçe gibi beynimizi sarar sarmalar!
Steve Chandler, bu konuyla ilgili şu yorumu yapıyor:
-Hayatınızda yarım kalmış işlerin sizden ne kadar çok enerji götürdüğüne dikkat edin. Sizi ne kadar tükettiğine bakın…
Bir işi bitirip tamamladığınızda ve paketleyip kaldırdığınızda, yaşam enerjiniz azalmaz, artar. Tamamlanmadan sonra çok canlı ve neşeli olursunuz. Bu harika bir duygudur.
GÜNÜN SÖZÜ!
Ne kadar bilirsen bil, söylediklerin karşındakinin anlayabileceği kadardır. Mevlana