Dünde biraz değindim. Belediye Başkan adayları projelerini tek tek açıklıyorlar. Bunların bazıları kamuoyunda ses getiriyor. Kimileri ise ‘bunu nasıl gerçekleştirecek’, ‘kabul olmayacak duaya amin denmez’ diyenlerde var. Bu seçimde adaylardan çok projeler dikkat çekmeye başladı.
Önceki gün Esgroup’u ziyaret eden Saadet Partisi Büyükşehir Belediye Başkan adayı Fesih Bingöl’de bu konuya dikkat çekti. ‘İsimler değil, projeler yarışmalı’ diye.
Fesih Bingöl, İnşaat Mühendisi. Mühendis olunca, daha çok imar konusuna dikkat çekti. ‘Eskişehir’de bir bölgede Kentsel Dönüşüm’ bir başka bölgenin de ‘İmar Riskli Alan’ uygulaması içerisine alındığını hatırlatarak,’ buralarda yeniden imar planlamaları yapılacak. Bu Eskişehir için bir şans. Buralarda yeni planlamalar yapılırken şehrin 40-50 yıl sonrası düşünülmeli. Bugün Konya, Kayseri gibi illere baktığımızda 30-40 yıl önce, bugünler planlanmış’ dedi.
Fesih Bey doğru söylüyor. Bugün şehirde yaşanan trafik sıkıntısını sadece tramvaya bağlamak gerçekçi olmaz. Bundan 40-50 yıl öncesinin yerel yöneticileri, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri şehrin bugünlerdeki nüfusunu, araç sayısını hesaplayabilselerdi, özellikle ana caddelerde bitişik nizam ve çok katlı yapılara izin vermemiş olsalardı, bugün belki de o binaların istimlakları daha kolay olabilirdi.
OTOPARK PARALARIYLA
OTOPARKLAR YAPILMADI
Yıllardır yerel yönetimler, özellikle çok katlı binaların altına otopark yapılması yerine, otopark bedeli yatırılarak otopark olması gereken yerlere daireler yapılmalarına izin verdiler. O yıllarda bugünkü kadar araç yoktu. O nedenle ulaşımda da sıkıntı yaşanmıyordu.
Bugüne baktığımızda 280 bin lastik tekerlekli araç var Eskişehir de. Nerede ise iki kişiye bir araç düşüyor. Özellikle sabah ve akşam saatlerinde yaşanan trafik sorununun neden kaynaklandığı da belli. Bu saatlerde trafikteki özellikle özel araçların içerisine baktığımızda, bir tek sürücüsünü görüyoruz.
Bu insanlar özel araçlarıyla gittikleri işyerlerinin bahçesi veya oto parkı yoksa ister istemez caddeye, sokağa park edecekler. Şehrin kenarında oturuyorsanız, oralarda sinema, tiyatro gibi sosyal etkinliklerin yapılacağı salonlar olmaması nedeniyle bu etkinliklerin yapıldığı mekanlar genelde şehir merkezinde olduğu için özel araçlarımızla geldiğimizde park edeceğimiz oto parklar yok. Bu nedenle yine cadde ve sokaklara araçlarımızı park etmek zorunda kalıyoruz.
Bugün ise artık İmar Ruhsatı veren belediyeler genelde otopark zorunluluğu koyuyor. Keşke bu bugün değil de 40-50 yıl önce uygulansaydı. Veya belediye aldığı oto park paralarını başka yatırımlarda değil de, oto park yapımında kullansaydı. İşte o zaman bugün yakındığımız sıkıntılar olmazdı. Fesih Bingöl’de bu konuya dikkat çekti ziyarette:
“2013 yılında belediyelerin inşaat ruhsatları ile birlikte 20 milyon para kazandı. 2013 yılında 4 milyon metrekare alana inşaat yapıldığını ve bu inşaatlara ruhsat alınırken otopark parası toplandı. Bunu ortalama yüz metrekareye böldüğünüz zaman kırk bin daire demektir. Şimdi bizim yönetmelikte iki daire ve altına otopark, bir kısmı kendi binasının altında çözüyor bu durumu. Yani 15 bin otopark parasını bu yapı sahipleri belediyeye ödediler. 2013 yılında yaklaşık 20 milyon lira kazanıldı. Peki, bu paralar nerede?”
Sahi bu paralar nerede?
İNANMAK BAŞARMANIN YARISI
Dün valilik binasının arkasındaki çay bahçesin de AK Parti Odunpazarı Belediye Başkan adayı Kazım Kurt ile karşılaştım. Gazeteye dönmek için araç bekliyordum. Kazım Kurt yaklaşık 10 kişiyle açık havada sohbet ediyordu.
Yanlarına yaklaştım ‘Özel mi?’ diye sordum.
Kazım Kurt, ‘Hayır arkadaşlarla çay içip sohbet ediyoruz. Vaktin varsa gel otur’ dedi.
Beş dakika oturdum.
Bu arada çalışmalarının nasıl geçtiğini sordum.
‘Valla inanmazsın ama bu kadar yoğun bir ilgiyle karşılaşacağımı hiç ummuyordum. Odunpazarı seçmeni beni öylesine kucakladı ki, 30 Mart akşamı Belediye Başkanı olacağıma kesin inanıyorum. Sağcısı, solcusu. Partili, partisiz herkes tarafından kucaklanıyorum. Seçmen sadece benim seçilmemin yetmeyeceğini. Büyükşehir’de Yılmaz Hoca’nın, Tepebaşında ise Ahmet Ataç’ın da seçilmesi için ellerinden geleni yapacakları söylüyor. Sehpanın üçayağının da bir olmasını istiyorlar’ dedi.
Kazım Kurt Odunpazarı Belediye Başkanı seçileceğine inanmış. İnanmak bir şeyi başarmanın yarısı. Çayımı içtim kalkarken,’sana ve diğer Odunpazarı Belediye Başkan adaylarına da başarılar diliyorum’ dedim.
Bir kez daha tekrar ediyorum. İnanmak başarmanın yarısı. Adaylara baktığımda hepsi de kazanmayı inanmışlar. Hadi bakalım kolay gelsin…