İki daire müdürü dertleşiyormuş.
Biri demiş ki:
“Benim odacı iyi adam, hoş adam. Ama çok salak.”
Diğer müdür için çekmiş:
“ Sorma birader. Benimki de öyle.”
“Seninki benim ki kadar aptal olamaz.”
--//--
Senin ki, benimki derken iki müdür işi iddiaya götürmüşler.
Birincisi zile basıp odacısını çağırmış:
“Al şu yüz lirayı. Bana dört kapılı sıfır kilometre bir araba al getir”
Odacı, baş ütüne deyip çıkmış dışarı.
İkinci müdür zile basmış:
--“Buyurun efendim”
“Git bizim eve bak. Ben evdemiyim”
Bir selam. Odacı çıkmış.
--//--
Bir süre sonra, iki odacı kapıda karşılaşmışlar.
“Hayırdır nereye?”
“Sorma”demiş birinci odacı:
“Bizim müdür çok aptal. Bu gün tatil olduğunu unuttu. Bana para verip araba al dedi. Ben arabayı nereden alacağım.”
İkinci odacı başını sallamış.
“Benim ki, seninkinden de aptal. Gir eve bak. Ben evdemiyim dedi. Önünde telefon var, açıp sorsa ya.”
--//--
Al birini vur ötekine deriz ya.
Aynen öyle.
Arkadan konuşanların haddi hesabı yok.
Birileri konuşuyor, yorum aynı..
Diğerleri konuşuyor fark eden bir şey yok.
Son günlerde neyin nesiyse, herkes kendisini bir garip havada görmeye başladı.
Kimsenin kimseden haberi yok.
Veriyorlar, alıyorlarlar.
--//--
CHP’de Tüzük Kurultayı sona erdi.
Sıra Eskişehir’e geldi. İlkin ilçeler, sonra il kongresi var.
Ankara’da yaşanan sıkıntı bakalım Eskişehir’e nasıl yansıyacak?
Kurultaya delege olarak gidip de, salona girmeyenler kendilerini nasıl savunacaklar?
Şimdiden kızıp köpürenler var.
Göreceğiz “keskin sirkenin” zararını kim çekecek?.
29 Şubat 2012-02-27
Günlerin Getirdiği
- CHP’de İl kim olacak—
CHP’de ilçe delege seçimlerine sıra geldi. Odunpazarı’nda üç adaya karşın, Tepebaşı’nda favori Vural Yörük. Odunpazarı için Erdal Çakıcıer Halil Bilici ve Hasan Eröksüz hakkında farklı yorumlar var. Halen İl Başkanı olan Erman Gölet için, Erdal Çakıcıer’den yana olduğu yolunda yorumlar yapılıyor. Ne var ki, tek başına bu yorum yeterli değil. A.Kadir Adar adı geçtiği halde, şimdiye kadar çıkıp aday olacağım demedi. Ama, bildiğimiz kadarı ile Odunpazarı ile birlikte A.Kadir Adar’a Tepebaşı ağırlıklı bir oy gelecek. Geçtiğimiz 2010 kongresinde Adar’a en çok oy Tepebaşı’ndan gelmişti. Üstelik Adar CHP’de yıpranmamış isimler arasında yer alıyor. Erdal Caferoğlu, Kazım Kurt ve Vural Yörük ile birlikte, hareket edecek bir A.Kadir Adar, CHP İl Kongresi’nde şanslı bir isim olur diyen politik yorumcular, “Bu kongreler CHP’yi seçime taşıyacak yöneticileri belirleyeceğine göre, partililerin çok dikkatli olması lazım”diyorlar. Şimdi gözler A.Kadir Adar’da. Görünen o ki,Tüzük Kurultayı da sona erdiğine göre, Adar gelişmeleri izleyip, oluşturacağı bir ekiple il başkan adaylığını açıklayacaktır. İki adaylı Tepebaşı ilçesinde ise, sıra adayların yapacağı ilçe ve il delege listesinde. Bu konu da, Vural Yörük’ün şimdiye kadar olduğu gibi, kimseyi kırmadan bir yönetim ve il delege listesi yapacağına partililer inanıyorlar.
Vatandaş soruyor
PTT’den açıklama
3 Şubat 2012 tarihli köşemizde yer alan “Postacılardan rica” başlıklı yazımıza PTT Eskişehir Başmüdürü Cemal Saraç ve Başmüdür Yardımcısı Mehmet Ali Tamer imzasıyla bir açıklama aldık. Kendilerine teşekkür ederek bu açıklamayı sunuyoruz okurlarımıza.
İlgili cihet dağıtıcısının yazılı beyanı merkezince alınmış; bu mahallenin daha önce tek katlı evlerden oluşmakta iken müteahhit firmaların bu bölgede yeni inşaatlar yapmaları nedeniyle çok katlı apartmanlara dönüştü. Dolayısıyla bu bölgeye yeni taşınanlar oldu. Apartmanlarda posta kutusu düzeninin kurulu olmadığı, kurulu olsa bile apartman iç girişlerinde yer aldığı, dağıtıcının bu kutulara ulaşmakta güçlük çektiği, zillerde ve posta kutularında daire numarası ve isim bulunmadığı ve bu bölgede haftada 1 gün Perşembe günleri pazar kurulduğu ve bu günde dağıtımda güçlükler yaşandığı belirtilmiştir.
Ayrıca bu bölgenin asayiş sorunları nedeniyle bir çok apartmanın kapısının devamlı kapalı tutulduğu, bu konuda emniyet görevlilerince çalışma yürütülerek "zile basılıp postacı, doğalgazcı, tüpçü" diyerek kapıları açtırmak isteyenlere kapıların açılmaması için telkinde bulunulduğu, kapı açtırmak için postası olmayan dairenin ziline basıldığında "bana posta yoksa niye zile basıyorsun, çocuğum uyuyor, gece nöbetten çıktım uyuyorum, niye beni rahatsız ediyorsun" gibi tepkilerle karşılaşıldığı, ancak bu zorluklara rağmen gönderileri alıcılarına teslim edebilmek için gönderileri zarar görmeyecekleri şekilde kapı altından atmak veya kapıya sıkıştırmak gibi yöntemlere başvurmak zorunda kaldığı bildirilmiş olup, konu hakkında ilgili personel merkezince uyarılmıştır”
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...