Yaşamın İçinden
Pişmiş Toprak
Uluslararası Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyumu’nun 6’ncısı için tüm hazırlıklar tamamlandı.
Sempozyum 10 Eylül 2012 günü başlayıp, 23 Eylül 2012 günü sona erecek.
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç dün bu konuda basın toplantısında konuşurken dedi ki;
“ Aslında Pişmiş Toprak Sempozyumu 12 yaşında olacaktı. Ama kafalar almadığı için 6 yıl boşa gitti”
Gerçekten de doğru.
Ataç’ın olmadığı dönemlerde, AKP’li belediyeye mecliste anlatamamıştık bunu.
Pişmiş toprağın sanat olduğunu, kültür olduğunu ve tarih olduğunu kabul etmemişlerdi.
--//--
Dedim ya.
Tepebaşı Belediyesi’nin kültür ve sanat ekibi, başta arkadaşım Rahmi Emeç olmak üzere, her türlü hazırlığı yapmış.
12 yabancı gazeteci sempozyumu izleyip, ülkelerine duyurmak üzere gelmişler
5 yabancı 6 yerli sanatçı tezgahlarını kurmuşlar.
Konserlerin, sergilerin ve bilimsel sunumların yerleri ve saatleri belirlenmiş.
Sempozyumun programını isteyen ücretsiz alabiliyor.
Kurt Kiremit Fabrikası alanında gerçekleşecek Uluslararası Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyumu’nun
açılış tarihi 10 Eylül 2012 saat 18.30.
---//--
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç “Bu sempozyum halka mal olmuştur. Sanat, kültür ve ticaret adına Eskişehirli sahip çıkmalıdır” derken aklıma geldi.
ESO, ETO, Odalar, Sarar, Eti, Kılıçoğlu, TUSAŞ ve akla gelen büyükler...
Mühendisler, mimarlar, Eskişehir’den kazanan market AVM’leri hatırladım.
Baktım Espark var sadece.
Eskişehir’in kurtuluşunun reçetesi olarak gören özel sağlık kuruluşları.
Neden ilgilenmediler Uluslararası Pişmiş Toprak Sempozyumu ile?
Eskişehir’i dilinden düşürmeyen ticaret ve sanayi ileri gelenleri niçin destek olduklarını açıklamadılar.
Geleneksel pişmiş toprak üretiminin Eskişehir sanayisine neler kazandırdığını neden hatırlamadılar? Pişmiş toprağın kent kimliği ile özdeşleştiğini niçin unuttular?
Bu arada, Uluslararası Pişmiş Toprak Sempozyumu’na ana sponsor oldukları için, Başak Grubu’nu kutluyorum.
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ve ekibini gelecek kuşaklara toprak adına bir önemli miras bırakma çabaları için kutluyor, kolay gelsin diyorum.
Nihat Çuhadar hep topçu mu?
Nihat Çuhadar, hatırlarsanız, DSP’nin dönüşümden sonra il başkanıydı. Kısa bir süre sonra istifa ederek diğerleri gibi CHP’ye geçmişti. Dahası Nihat Çuhadar yanlış hatırlamıyorsam, 2004 yılında DSP’den Odunpazarı Belediye Başkan adayı olmuştu. Hatta Halkçı Parti’den aday İlker Özokçu’nun aldığı alt bine yakın oy yüzünden seçim kaybettiği de halen tartışılır.
Önceki gün konuştuğum DSP’li arkadaş “ Hep CHP’yi ve AKP’yi yazıyorsun. Bizi unuttunuz galiba?” diye yakındı. Unutmadım. DSP’de politikayı bilen güzel arkadaşlarım olmuştu. Halen de selamlaşırız kendileri ile. DSP’li Tepebaşı Belediye Meclisi üyesi, arkadaşlarımızla ayrı gayrımız yoktur. Hemen belirteyim benim dönemimde yönetici olan pek çok DSP’li, şimdi CHP’de politika yapıyor. Örneğin Hasan Eröksüz ve Şahin Bozat gibi.
Her neyse. Nihat Çuhadar halen CHP il yönetiminde görevli. Galiba iletişim işlerine bakıyor. Fakat Çuhadar CHP’den çok, Eskişehirspor ile uğraşıyor. Bir partilinin söylediği gibi “Nihat Çuhadar’ı şimdiye kadar gören olmamış.” Durum böyle iken politik kulislerde Nihat Çuhadar adının Odunpazarı Belediye Başkan aday adaylığı için geçmesi ilginç değil mi? Bu işi kurcalayanlara ve yorumlayanlara “Çuhadar’ın CHP il yönetimine nasıl girdiğini araştırın ve yorumlayın” desek acaba yanlış olur mu?
Ahmet Yapıcı hep suskun
Bir zamanlar AKP’nin kasası olarak yorumlanan Ahmet Yapıcı, İl Genel Meclisi’ni gürültüsüz kavgasız yönetiyor. Meclisin hangi üyesine sorsanız size “Yapıcı olmasa işler karışır” diye yanıt verir. Önceki gün Hamamyolu’nda bir bahçede İshak Gündoğan ve Naciye Örüm ile konuşurken de bunu anladım Naciye Örüm neyse de atak bir yapıya sahip olan İshak Gündoğan Başkan Yapıcı hakkında olumsuz tek söz etmedi. Ahmet Yapıcı’nın adı son günlerde AKP çevrelerinde Odunpazarı Belediye Başkan adayı olarak geçmeye başlayınca kendisine ulaşamadığım için bir yakınına “Ne dersiniz Ahmet Yapıcı bu olaya okey der mi? Adaylığına AKP’nin üst düzey yöneticileri nasıl bakarlar?” diye sorduğumda şu yanıtı aldım “ Ahmet Abi yeter ki evet desin. AKP’nin alt ve üst düzey yöneticileri kendisini tanırlar çünkü.”
Bir hayli ilginç değil mi? Yerel seçimlere en az bir yıl var ama, ortada dolaşan söylentilere Ahmet Yapıcı ne diyor acaba?