Faşist…
İnsanlık düşmanı…
Gerici…
Bilim düşmanı…
Yukarıdaki cümleleri 1999 yılında Sağlık Bakanı
olan MHP’li Osman Durmuş’a söylendi yazıldı…
Neden biliyor musunuz, “Kanımıza sahip çıktığı için”
Anlatayım…
…/…
Adnan Oktar tarikatına büyük bir operasyon yapıldı…
Bir tarikatın büyük bir suç örgütüne dönüşmesinin en önemli örneği…
Tarikatın iki numaralı ismi ise kamuoyunun yakından tanıdığı bir isim, “Oktar Babuna”
Kamuoyu onu tam 19 yıl önce tanımıştı…
Oktar Babuna isimli bir gencin kan kanseri olduğu ve tedavi için ilik nakli yapılması gerektiğini duyuran gazeteler ilik kampanyası başlattı…
Türkiye’nin dört bir yanında kan bağışı için çadırlar kuruldu. İnsanlarımız iyi niyetleriyle buralara akın ettiler.
150 binden fazla kişiden kan örnekleri alındı…
…/…
Sağlık Bakanı Osman Durmuş, durumdan işkilendi…
“
Kanımızı yurt dışına kaçırıyorlar” deyince adeta yerden yere vuruldu ne ırkçılığı kaldı, ne insan sevgisi…
Genetik kodlarımız tehlikede, dedi…
Herkes güldü!
Ancak iş işten geçmişti ve kanların bir çoğu ABD’ye gönderilmişti.
Yılmadı…
Durmuş, özel Amerikan laboratuvarında rehin tutulan ilik ve kan örneklerinin "Türk insanına ait çok değerli bir varlık" olduğunu söyleyerek, ABD’ye giden kanları geri alabilmek için yoğun bir çaba başlattı.
Ne yazık ki Sağlık Bakanı Osman Durmuş’un çabası yeterli olmadı.
Söylediklerinin hepsinin gerçek olduğu ne yazık ki yıllar sonra ortaya çıktı…
Tarih Osman Durmuş’u haklı çıkardı! Kuru bir özür dileyen bile olmadı!
HASAN KALIN FARKI!
Siyasi partilerin Danışma toplantılarına sıklıkla tanık oluyoruz…
Salonda oturuyorlar,
üst düzey yöneticiler konuşuyor. Genel bir değerlendirme yapılıyor…
Salon toplantıları uzayınca genelde sıkıcı oluyor!
Seyitgazi’de yapılan danışma toplantısında bu kez farklı bir şekilde gerçekleştirilmiş. Toplantı açık havada yapılmış…
Oldukça da verimli olmuş.
Hasan Kalın, farkını bir kez daha fark ettirmiş!
KURBAĞANIN
DİLEĞİ!
Batağın çamurun içinde başını çıkaran bir kurbağa, bütün dünyada her türlü hastalığı iyi edebileceğini ilan etmiş.
-Dünyadaki en mucize tedaviyi yapan hekimi gelin de görün. Zeus’un hekimi bile benim kadar iyi bir hekim değildir!
Bunu işiten bir tilki:
-Hadi ordan demiş kurbağaya “Sen önce git de şu lekeli ve buruşuk derini, aksak yürüyüşünü iyileştir”
…/…
Kişinin hüneri yaptığıyla belli olur.
CİNAYET!
Bir zamanlar Eskişehir’de “Cinayet” isimli bir gazete yayınlanıyordu. 19 Temmuz 1953 tarihinde ilk sayısı çıktı. A.Naci Gelendost’un sahibi olduğu gazete adını 1958 yılında Cinayet röportaj olarak değiştirdi.
Araştırmacı Ahmet Atuk, sosyal medya hesabında bu bilgiyi paylaştıktan sonra bir de fotoğraf yayınlamış. Cinayet gazetesini okuyan bir kadının fotoğrafı dikkat çekici!
BAŞARI!
1-En güzel intikam "başarıdır." Seni sevmeyen herkesi üzer!
2-Değer taşıyan tek hikaye vardır, oda bedelini sizin ödediğinizdir!
3-Herkesi öldürüyoruz, sevgili dostum. Kimini kurşunlarla, kimi sözlerle, kimini yaptıklarımızla ve kimini de yapmadıklarımızla
. Dostoyevski
KARİKATÜR