Önder tamam, Soydaş düşündürüyor!

Ak Parti’nin ilçe adaylarını resmi olarak açıklamasıyla birlikte birçok aday adayı için bu zor süreç sona erdi. Aday listesinde yer alabilmek için gayret sarf eden, uzun zamandan beri çalışan ve beklenti içinde olan pek çok isim gönlü razı olmasa bile bu karara saygı duyuyoruz demekle yetindi.

Açıklamanın yapıldığı an’dan beri hem sosyal medya, hem günlük koşturmaca da haliyle bu isimlerle ilgili pek çok yorum görüyor ve duyuyoruz. Bu yorumların pek çoğu Nevzat Önder’in doğru seçim olduğu yönünde, ancak Orhan Soydaş’a şu an için tabanın sıcak bakmadığı ve Tepebaşı’nda seçim kazanmanın zorlaştığını söyleyenlerin sayısı epey fazla.

Nevzat Önder için çok çalıştı, zaten teşkilat içinde saygı duyulan bir isim ve son güne kadar neden ismi dillenmedi anlamadık, ancak son hamle gayet yerinde oldu, Önder için canla başla çalışıp onu Başkanlık koltuğuna oturturuz diyen Ak Parti’ye gönül vermiş insanlar Orhan Soydaş için aynı hevesi göstermiyor. Ahmet Yapıcı, Zihni Çalışkan ya da Mustafa Birsen gibi isimler dururken Soydaş’ın aday olmasının anlaşılamaz olduğu kanaatinde birleşen tabandaki bir çok partili Soydaş’ın müteahhit olarak pek çok iş yaptığını ve bir Belediye Başkan Adayı için bu durumun handikap olduğunu söylüyor.

Şahsen Orhan Soydaş’ı tanıyoruz, Siyasi tecrübe ve donanım bakımından oldukça önemli bir isim. Ancak Demokrat Parti’nin önemli aktörlerinden biri olduğu için köprü kurmakta zorlandığı Ak Parti tabanıyla bir de yaptığı iş nedeniyle yaşadığı handikap bana kalırsa aşması gereken en önemli basamaklar. Çünkü Ahmet Ataç gibi bir rakiple böylesi handikaplarla mücadele etmek hiç kolay değil.

“MHP’yi yok sayanlar büyük hata yapıyor”

Yerel seçim süreci sadece iki parti arasında geçiyor algısına o kadar kapılmış ki herkes bu işte iddialı bir başka parti veya partiler olmasını kabullenemiyor. Belki diğer partiler o kadar iddialı değil ama MHP’yi yok sayanlar, Saadet Partisi ve DSP’yi hesaplar da hep kayıt dışı gibi görenler büyük hata yapıyor benden söylemesi.

Malum maddi imkânları fazla değil, Hükümet imkânları ya da Yerel yönetim iktidarında olmanın avantajlarını da yaşamıyorlar ama iddialılar. Ne zaman görsek saha da, bir ziyaret ya da ev toplantısında ve sürekli iyi izler bırakarak bence çok ciddi oy topluyorlar.

Kabul ediyorum Merkez’de bir Belediye Başkanlığı kazanmaları sürpriz olur ama gelin buna imkânsız demesin kimse. Zira siyaset’in hangi rüzgârı kime estireceğini kati bir şekilde tayin etmek çok zor. Yakın Siyasi tarihimize damga vuran Ak Parti İktidarı’nın bile daha 15 yıllık geçmişi yokken bu noktaya gelmişse her şey olabilir ve seçimler bu yüzden yapılır.

Eğer her şey önceden belliyse hiç kimse seçime girmesin, bırakalım memleket iki parti arasında yönetilip gitsin diyemeyeceğimize göre, bazı yorumları yaparken ciddi bir potansiyeli de görmezden gelmeyelim.

Pek çok MHP’li, Saadet Parti’li ve DSP’li bu konu da serzenişte olduğu için, rahatsızlıklarını dile getiriyor ve yok sayılmalarına sitem ediyorlar haklı olarak. Ve yaptıkları siyasete ellerindeki imkânlara rağmen sahip çıktıkları için kiminde parti ideolojisi kiminde aday karakteri olarak saygı duyuyor ve bu durumun altını çizmek istiyorum.