ÖĞRENME ŞENLİĞİ, CAM FESTİVALİ

ÖĞRENME ŞENLİĞİ, CAM FESTİVALİ

 

Son yıllarda Eskişehir’de bir birinden farklı ve birbirinden heyecanlı etkinlikler yapılıyor ki, biz basın mensupları olarak bunlara yetişmekte adeta zorlanır olduk.

Geçtiğimiz hafta sonu Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in ‘Balmumu Heykelleri Müzesi’ açıldı. Gerek Eskişehir’den gerekse il dışından çok sayıda sanatçı ve ünlü isimler katıldı. Önceki gün sabah saatlerinde Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı, Arasta Cam, Çini ve Seramik Sanatları Çarşısı’nda bugün başlayacak olan ‘Uluslar arası Odunpazarı Cam Festivali’ ile ilgili basın toplantısına katıldık.

Öğleden sonra İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün öncülüğünde düzenlenen Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü tarafından başlatılan ve önümüzdeki yıl tüm Türkiye’de de kutlanacak olan ‘Eskişehir Öğrenme Şenliği’ etkinliklerine katıldık. Hatta bu etkinlikte ES TV, ANADOLU GAZETESİ ve FOLLOW Magazin Dergisi Es Group olarak stant kurarak gün boyu Eskişehirlilerle bir arada olduk. Standımızda MEB Müsteşar Yardımcısı Salih Çelik ve Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürü Mustafa Kemal Biçerli ile ES TV kameraları karşısında canlı sohbetler yaptık.

ODUNPAZARI BÖLGESİ 24 SAAT

YAŞAYAN CANLILIĞA KAVUŞMUŞ

Önce Odunpazarı Evleri’nin bulunduğu Odunpazarından bahsedeyim. Son 7-8 aydan beri Odunpazarına çıkmamıştım. Daha doğrusu Odunpazarı Evlerinin içine girmemiştim. Dün Başkan Burhan Sakallı’nın davetini bahane yaparak bölgeyi gezme fırsatım oldu.

Atlıhan’ın önünden haftada en az bir defa geçtiğim oluyor. Kimi zaman içine giriyorum. Sabahın erken saatlerinde de gecenin geç saatlerinde de içerisi insan kaynıyor. Burası özellikle unutulmaya yüz tutmuş iken bugün yeniden geçmişteki gibi canlanan Lületaşı işlemeciliği ve satış merkezi olmuş. Çarşıyı gezen herkes mutlaka bir tane de olsa lületaşından yapılmış bir şey alıyor.

Arasta Cam, Çini ve Seramik Sanatları Çarşı’sını ilk defa gördüm ve Burhan Başkan ile birlikte gezdim. Sabah saat 11.00 olmasına rağmen çarşıya gelenlerin sayısı beni şaşırttı. Büyük küçük onlarca insan çarşıyı geziyordu.

ESKİŞEHİR CAM SANATLARI

MERKEZİ OLMA YOLUNDA

Arasta Cam, Çini ve Seramik Sanatları Çarşısı da Atlıhan’dan canlılık olarak geri kalmıyor. Şunu iddia ediyorum. Biraz daha tanınması halinde Atlıhan’ı geçer. Çünkü içerisinde cam’dan yapılmış çeşitleri yüzü bulan el sanatları, takılar ve süs eşyaları satan dükkanlar ve cam, seramik atölyeleri var. Sadece cam değil. Özellikle Kütahya’nın ün saldığı Çinicilik sanatı bile epey yol almış ARASTA Çarşısında. Gelecekte Çinicilikte Kütahya ile yarış edecek duruma gelirsek hiç şaşırmam.

Odunpazarı benim doğup, büyüdüğüm çocukluk ve gençlik yıllarımın geçti semt. Benim çocukluk ve gençlik yıllarımda Odunpazarı Evlerine kimse dönüp bakmazdı. Sit alanı içerisinde olduğu içinde ev sahipleri bir çivi dahi çakamaması nedeniyle bazıların nerede ise elle dokunacak halleri bile kalmamıştı. Şimdi bu evler Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı ile ekibinin tarihe sahip çıkmaları sayesinde yok olmaktan kurtarıldılar.

KİMSENİN YÜZÜNE BAKMADIĞI

EVLER 400 BİN LİRAYA SATILIYOR

Geçmişte kimsenin dönüp bakmadığı evler onarılıp ayakta kalmaları sağlandıktan sonra bazılarının birer sanat merkezi haline gelmesi beni o bölgede yetişmiş birisi olarak şaşırttı. Burhan Sakallı diyor ki: ‘Ben çok değil 6-7 yıl önce buradaki tarihi evlerin değeri ikiye-üçe katlayacak dediğimde birileri “atma kardeş” diyordu. O zamanlar bir konağın değeri 40-50 bin lira idi. Bugün 350-400 bin liraya satılıyor. Evler tadilat görünce bölge canlanınca ev fiyatları da çok büyük değer kazandı.’

Haklı. Bir ay kadar önce bir arkadaşımın patronu ev almak istemiş. 300 bin lira istemişler.

ESKİŞEHİR ‘ESKİ ŞEHİR’ KABUĞUNU KIRDI

‘Nerede yaşıyorsun?’ diye sorduklarında ‘Eskişehir’ dediğimizde çoğu bizi küçümsüyordu. ‘Eski Şehir’de mi yaşıyorsunuz?’ diye.

O zamanlar bu sözlere verecek cevabımız yoktu. Boynumuzu büküyorduk. Bugün aynı sözleri söyleyemiyorlar. Son 10 yılda Eskişehir o geçmişteki ‘eski şehir’ değil artık. Eski diyenlere; ‘gelin görün’ diye diklenebiliyoruz! Artık. Bunda her üç belediyemizin büyük katkıları var. Şehir güzelleşince ister istemez sosyal aktivitelerde artıyor.

Önceki gün Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü tarafından hayatiyet kazandırılan isim babası olan Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın seçim bölgesi olan Eskişehir’den ilki başlatılan ‘Öğrenme Şenliği’nin ilki yapıldı. İlkleri gerçekleştirmek zordur. Ama Eskişehir bu zorluğu Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürü Doç. Dr. Mustafa Kemal Biçerli ile Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürü Arif Dede, Müdür Yardımcıları, İlçe Milli Eğitim Müdürleri ile İl Milli Eğitim Şube Müdürleri, Halk Eğitim merkez Müdürlerinin olağan üstü gayretleri ile bana göre kazasız, belasız, eksiksiz ve gerçekleşti.

Ben Es Group’un standında olduğum için gelen geçen çok sayıda dostla görüştüm. Bir tek eleştiri bile duymadım. Demek ki amacına ulaşmış. Eskişehirlileri bu şenlikte buluşturduklarından ve Eskişehir halkına değer verdiklerinden dolayı başta Milli Eğitim Bakanımız Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı olmak üzere emeği geçen herkese bir Eskişehirli olarak teşekkür ediyorum.

 

 

 

ESKIŞEHİRSPOR’UN MENFAATİ SÖZ KONUSU İSE

 

Alper için Galatasaray ile ön anlaşma yapılmıştı. Galatasaray’da Alper ile ilgilendiğini Borsa’ya bildirmişti. Hepimiz Alper Galatasaray’a gidecek gözle bakarken son anda Fenerbahçe devreye girmesiyle Sarı-Lacivertli Kulüp ile anlaştı.

Bu anlaşmayı daha doğrusu bu transferi eleştirenler var. Neymiş, Galatasaray’a söz verilmişken niye Fenerbahçe’ye verilmiş.

Burada önemli olan Eskişehirspor’um menfaati. Galatasaray 6 milyon EURO ile Cuilo’yu vermiş. Bu 6 Milyon Euro’nun 3 milyonu peşin 3 milyonu ise sezon içinde verilecekti. Ama Fenerbahçe 6 milyon 250 Euro’yu peşin veriyor. Bu paranın yanında Bienvenu ve Orhan Şam’ı da bedelsiz veriyor. Galatasaray’ın teklifi mi yoksa Fenerbahçe’nin teklifi mi daha avantajlı.

Halil Ünal’ı Alper’i Fenerbahçe’ye daha karlı sattığı için teşekkür edeceklerine eleştirenlere hayret ediyorum. Neymiş,’Galatasaray’a sçz vermiş. Sözünden vazgeçmiş’. Kimileri de ‘ucuza satıldı’ diyor.

Sanki bir başka kulüp 10 milyon Euro vermiş de bu kulübe satılmamış gibi. Galatasaray, Inter'den transfer ettiği Wesley Sneijder gibi yıldız bir futbolcuya 7,5 milyon Euro bonservis ödedi. Fenerbahçe Alper’e 6 milyon 250 bin Euro artı iki futbolcu. Kim daha karlı? Eleştirenler mukayesesini yapsınlar.