Yerel seçim ve Eskişehir ile ilgili konuşmaların, yazıların, haberlerin bir bilançosu çıkarılsa ve kıyaslama yapılsa şüphesiz baş sırada yer alan Odunpazarı olur.
Büyükşehir’den bile daha çok Odunpazarı’nın konuşulması elbette bölgede aday olan herkesin epey iddialı olmasından ve tüm adaylarının saha da çok aktif çalışmasından kaynaklanıyor.
Şüphesiz Odunpazarı’nda seçim kıran kırana geçecek ve görünen o ki, tüm adaylar bunun bilinciyle çalışıyor gayret ediyor.
Bu süreçte her kurum gibi Anadolu Gazetesi ve ES TV’nin buluştuğu Es Group’ta aday ziyaretlerinden nasibini alıyor.
Dün MHP Adayı Emine Edizgil, CHP Adayı Kazım Kurt ve akşam saatlerinde de Soruyoruz programına konuk olan Ak Parti adayı Nevzat Önder ile birlikte aynı gün Odunpazarı adaylarının hepsinin nabzını ölçtük, çalışmalarını dinledik. Geçen hafta konuk ettiğimiz DSP Adayı Murat Özgül’ü de sayarsak, bölgede iddialı olmayan ve 30 Mart’ta seçim kaybedeceğine dair şüphesi olan kimse yok.
Ve işin ilginci hiçbir aday da diğer adayların kaybedeceğine dair kesin cümleler kurmuyor, temkinli ve tedbirli davranıyor. Tabi tüm adayların bu iddialı rekabeti şimdilik fair play ruhuyla yürüttüğü ve suçlayıcı açıklamalar yapmadığının da altını çizelim. Bu gerçekten özlenmiş bir tablo.
Tüm adaylar kendince tercih edilme sebeplerini net bir şekilde belirtiyor.
Nevzat Önder, teşkilat içinde aktif olarak yürüttüğü çalışmalara ve Belediyecilik konusundaki deneyimleriyle, farklı kesimlerden aldığı desteklere
Kazım Kurt, Odunpazarı Bölgesi’nde sol ağırlıklı oylara ve Odunpazarı’nın da Tepebaşı gibi aktif bir bölge olması için yapacağı çalışmalara, elbette Yılmaz Hoca’dan aldığı desteğe
Murat Özgül, gerçek sosyal Belediyecilik için DSP’nin daha demokratik bir yapıda olmasına ve ayağı yere basan, insanları kandırmaktan uzak asli çalışmalarına ve CHP ile Ak Parti’nin düzeninden rahatsız olanların tercihine
Emine Edizgil ise hem saha da yürüttüğü çalışmalara, hem hekimlikten gelen insanı tecrübesine hem de diğerleri gibi aktif siyasette yer almadığı için tüm kirli söylemlerin, yakıştırmaların uzağında olmasına güveniyor.
Yani, herkesin gerçekten kendi için çizdiği bir duruş ve güvenceleri var. Şöyle bir bakınca şu seçimi alamaz demekte doğru olmaz. Elbette favoriler vardır, ben inanmam ama anketlere göre değerlendirmeler yapılır ama tüm adayların dediği gibi seçim sandıkta kazanılır.
Hepsine kolaylıklar diliyor ve centilmence yürütülen sürecin bozulmamasını temenni ediyoruz.