Mustafa Başkan

Mustafa Akgören…
Çocukluğumuzdan bu yana “Tatar Mustafa” diye bilir ve öyle söylerdik! Eskişehir’in öz evladıdır!
Artık Başkan Mustafa diyoruz!
Ve Mustafa isminin bir sihri vardır. Anadolu topraklarında hep kurtarıcı olarak görülür. Şehzade Mustafa’dan, Mustafa Kemal Atatürk’e kadar!
Başkan Mustafa’nın konuşması dört dörtlüktü! Bir hazırlık yapmamıştı, içinden geçenleri tüm samimiyetiyle Eskişehirsporlulara, Eskişehirlilere aktardı!
Bu samimiyet bile Siyah Kırmızılı camiaya gönül verenlere güven verdi. Umut ışığı yaktı!
Mustafa başkan, çok zor bir dönemde görev aldı. Niçin görev aldığı aslında tek bir cümlede açıkladı:
-Eskişehirliyiz, bırakın doğumu öldüğümüz zaman yatacak mezarımız bile hazır!
…/…
Başkan ve yönetimin elinde sihirli bir değnek yok! Ancak ne yapabileceklerini, güçlerinin nereye kadar yeteceğini iyi biliyorlar. Hayal aleminde dolaşmıyorlar! Ayakları yere basıyor…
Genel kurulda bir müdahale yapılmıştır. Eskişehir çocuklarının müdahalesidir bu…
Yolları açık olsun! Sportif başarı da önemlidir ancak Eskişehirspor’un itibarı çok daha önemlidir! Bu yönetimle birlikte en azından itibar liginde yukarıda olacağımızı biliyoruz!
 

SIRTINDAKİ YÜK!

 
Başkan Mustafa Akgören, genel kurul salonunda konuşmaya başlarken, “kravat takmadığım için özür diliyorum. Aday olacağımızı bilmiyordum” dedi…
Bir gönderme var kuşkusuz!
Ancak artık boynunda ve sırtında çok daha büyük bir yük var!
 

BU KAPI NASIL AÇILDI?

 
Mustafa Akgören, konuşmasının bir bölümünde şu cümleleri söyledi:
- Eskişehirspor kulübünde uzun zamandır ortalıkta gezen Eskişehirspor’la alakası olmayan, Eskişehirspor kuruluş tarihini, renklerini bilmeyen, Eskişehirspor’un kültürüyle alakası olmayan kişilerin aday olacağını öğrendik. Biz bunun önüne geçmek istedik!
…/…
Hiç kuşku yok ki, bir çok kişi başkan gibi düşünüyor!
Ancak şu eleştiriyi de hep birlikte yapalım. Başkanın tarifini yaptığı kişiler bu cesareti ve cüreti nasıl buldu? Bu kapıyı biz hepimiz birlikte açtık! Umarım bu kapılar bir daha açılmaz!
 

BİZİM HAYALİMİZ!

 
Mustafa Başkan, “Çocukluğumdan bu yana Eskişehirspor’un başkanı olmayı hayal ettim. Ama bu hayalim hiçbir zaman hırs boyutuna gelmedi.” Diyor!
Kırmızı Siyahlı renklere gönül verenlerin pek azı “başkanlık hayali kurar”
Ama benim gibi armaya gönülden bağlı olanların kurduğu bir başka hayal var! Süper Lig şampiyonluğu…
Bitmeyen bir hayal!
Kendimizi hep orada o hayalin peşinde görüyoruz. Üstelik bunu hak ettiğimize de inanıyoruz! Ömrünüz kısalıyor!
Kupaları kazandık! Olmaz denilen galibiyetleri tattık!
Tek bir hayalimiz var! Süper Lig şampiyonluğu! Eskişehirspor “ağır komada” Yönetimin ilk göreve “kulübü yaşatabilmek” bunu biz de biliyoruz ama hayalimizden de vazgeçmiş değilim!
 

DİKENLİ YOL!

Başkan Akgören:
-Ben size gül bahçesi, cenneti vaat etmiyorum. Dikenli bahçeleri vaat ediyorum, diyor!
Gülü koklarken dikenini bilirsiniz…
Diken bahçeleri ise farklıdır! Haberin olmaz her yerinize diken batar, yırtar! Ama meyvesi böğürtlenin tadı bir başkadır! Dikenin acısını unutturur!
Dikenli yoldan elde edilen zafer her zaman daha büyüktür, daha güzeldir!
 

BAŞKANIN SENEDİ!

 
Başkan Mustafa, daha önce Mesut Hoşcan’ın yönetimindeydi. Kulübün borç yükü o dönem oldukça arttı. Takım küme düştü! Derdim geçmişi deşmek değil!
Başkanın genel kurulda yaptığı konuşmada şu cümlesini önemsiyorum:
-Hiç birimiz kişisel çıkarımız için aday olmadık!
Eskişehirspor camiası bu sözü “senet” kabul etti!