Ben bir spor muhabiri değilim. Eskişehirspor'u seven on binlerce taraftardan biri olarak da düşünebilirsiniz beni. Bir futbolsever olarak Süper Lig'i takip ediyorum, 1'inci lig hakkında da az – çok konuşabilirim. Ancak 2'inci Lig nasıl bir yerdir? Bunun hakkında konuşma imkanım yok. Çünkü bu ligin maçları televizyonlardan yayınlanmıyor. Dolayısıyla o ligi çıplak gözle takip etmek lazım ki, bunu ancak profesyoneller yapabilir. Yani benim ancak profesyonellerin hakkında konuşacağı bir lig hakkında ahkâm kesmem mümkün değil.
Neyse ki profesyonel pek çok tanıdığımız var. Gazetecisinden menajerine, teknik direktöründen hakemine kadar pek çok uzmanla görüşme fırsatı buluyorum. Her birine sorduğu soru şu; "Bu Eskişehirspor, bu elindeki kadroyla, herhangi bir transfer de yapmadan, seneye 2'inci Lig'de şampiyonluğa oynayabilir mi?.."
Bu soruyu kaç kişi sorduğumu hatırlamıyorum. Ancak hepsinin bir saniye bile tereddüt etmeden aynı cevabı verdiğini söyleyebilirim; Mümkün değil!..
Özetlemek gerekirse, bu elimizdeki takımın, transfer tahtasını açmadan 3'üncü lige düşmesi bile olası. Ancak şampiyonluk ihtimali sıfır. Mümkün değil yani.
Peki transfer tahtasını açmamız mümkün mü?
Cevap yine aynı; Mümkün değil!..
Çünkü kulübün geliri hepi topu yılda 5 – 6 milyon lira iken, bu parayla seneye takımımızın personel maaşlarını bile ödememiz mümkün değil. Eskişehirspor mevcut gelirleriyle maaşlarını bile ödeyemez, işte bu gerçekten mümkün değil.
Bu durumda geriye paralı bir yönetimin, Eskişehirspor'u sırtlaması ihtimali kalıyor. Peki Mustafa Akgören ve arkadaşlarının böyle bir yükü kaldırması mümkün mü?
O da mümkün değil!..
Yöneticilerimizin hepsi tribünlerden tanıdığımız ağbilerimiz. Allah hepsine bol kazançlar versin. Ancak aynı şehirde yaşıyoruz ve durumlarını üç aşağı beş yukarı biliyoruz; Profesyonel futbol liglerinde dönen paraların altından kalkmaları mümkün değil. Üstelik bir de kulübün borçlarının – en azından bir kısmını – ödemeleri gerekiyor ki, bu da mümkün değil!..
Bence yöneticilerin yol yakınken bir kongre kararı almaları, hem kendileri hem de Eskişehirspor'umuz için en hayırlısı olacaktır. Ortada bir sene içerisinde iki kere küme düşmüş bir yönetim var. Bu sene tribünler de dolmadığı için şanslı olan bir yönetimimiz var. Çünkü taraftar her ne kadar yöneticilerini sevse de, bazen çok acımasız olabilir. 6 tane yediği bir maçı, birilerini protesto etmeden terk etmez. Bunu en iyi Başkan Akgören ve arkadaşları bilecektir.
Ancak yöneticilere kötü haberi vereyim; Seneye tribünler dolu olacak...
Transfer tahtasını açmayı becerememiş bir yönetimin takımı sahadan mağlup ayrıldığı zaman, o Eskişehirspor'un taraftarının uslu uslu tribünleri terk edeceğini mi zannediyorsunuz?
Bu sorunun da cevabını ben vereyim; Mümkün değil!..
İl Umumi Hıfzıssıhha kurulu kararlarına uymak zorunda olan belediyelerimiz parkların kapandığını, sağlıklı yaşam için spor etkinliklerinin de askıya alındığını duyurdu. Buna göre çocukların sevdiği hayvanat bahçeleri de ziyaretçi kabul edemeyecek. Bu alınan kararların insan sağlığı için olduğunu biliyoruz. Ancak açık konuşmak gerekirse açık alandaki park ve bahçelerde mesafe kurallarının ihlal edildiğine şahit olmadık. Ülke olarak zor bir süreçten geçiyoruz. Alınan her kararın doğru olması mümkün değil. Bize kalırsa bu karar da doğru olmamış. Özellikle emekli vatandaşlarımızın parklara gidip, havaların da güzelliğinden istifade edip huzur bulmasını isteriz. Bana kalırsa bu karar gözden geçirilmeli.
Salgına karşı alınan önlemlerden biri de teravih namazının kaldırılması. Hepimiz küçükken "Teravihe gidiyorum" bahanesiyle evden sıvışıp, gece karanlığında yaramazlık yapma fırsatı yakalamışızdır. Tabii yaşlar ilerledikçe bu namazı kılmaya da başladık. Bizim kültürümüzde Ramazan ayı ve teravih çok önemli kavramlardır. Şimdi bir sünnet olan teravih namazları kaldırıldı. İsteyen evinde bu namazını eda edebilecek. Alınan bu önlemi yerinde buluyorum. Şimdi sosyal medyada belli bir yerden çıktığı belli olan bir kampanya var. Güya dini hassasiyeti olan bazı kişiler – ki hemen hemen hepsinin fotoğrafları sahte – "Teravih namazını istiyoruz. Lebaleb kongreye izin var da teravihe mi yok?" diyorlar. Bazı nizami toplu namaz fotoğraflarıyla, AK Parti Kongre fotoğraflarını yan yana koyup, "Vatandaşa namaz bile kıldırmayan baskıcı hükûmet" imajı oluşturmak derdindeler anlaşıldığı kadarıyla. Kardeşim karşı tarafı, "Milletin dini hassasiyetlerini sömürmekle" itham etmiyor musunuz? Aynı şeyi siz yapıyorsunuz şimdi...
Yonetimin tek amaci kendini tatmin. Ayni yilda iki defa takimi dusuren yonetimi tribunde olsalar ne kufurlerle yollarlardi ! COVID sayesinde ligde kaldik ve bu yil ekstradan gelirimiz oldu, bu paralarla bazi borclar kapatildi, AMA bizim yonetim sanki kendi kaynak yaratmis havasinda ahkam kesiyor. Dustuk seneye cikariz diyor, zor cikarsin. Ilk geldiklerinde kuculmeye gidecegiz dediler, yanlis yaptiklarini anlayinca son 5 gun kala transferi acmaya kalktilar. Biz once yonetim anlayisi olarak kume dustuk (Abilerinin yonetim anlayisi da cok iyi degildi tabii ! ). Yonetimin en buyuk sansi COVID, hem dusme kaldirilip ligde kaldik para girisi oldu, hem tribunlerde bunlari sove sove gonderecek taraftar yoktu !
Seneyede düşeriz
Eskişehirspor ne zaman göztepe ye karşı playoff da kaybetti. işte o zaman hemen planını değiştirmesi gerekiyordu. Çünkü o sezon Eskişehirspor tüm yayın gelirleri spor toto iddaa aklınızı gelecek her türlü gelecek dönemlere ait gelirleri topladı..Yaklaşık 5 yıllık gelir.Eskişehirspor u ancak 1. lige çıkması kurtarırdı.Çıkamadı hemen geri dönüş 3 yıllık bir plan yapılacaktı. Hiçbir transfer yapmadan alt yapı ile devam edecekti. yetişenleri satacak şekilde bir gelir yapısı oluşturulacaktı.Bedava giden adamlara bakın. Bir hesap yapın. Ne olurdu En kötü bu günkü durum olurdu küme düşerdi. Ama 2 ligde bir umut olurdu . Bu gün gelinen noktada transfer kapalı borç 200 trilyon. Eskişehirsporu devletten başka kimse kurtaramaz. Eskişehir de takımı kurtaracak potansiyel de de kimse yok. Çok geç kalındı. 3 sezon feda edilecekti. Bugün 2 lige düşülseydi bile 2 ligde rahat şampiyon olacak borçsuz bir takım olurdu.
Yerinde tespit, doğru bir düşünce. Kerem beyin Eskişehirspor hakkındaki düşüncelerine katılıyorum. Dünyanın yuvarlak olduğunu yeniden keşfetmiyoruz. 2.lig ateşten bir gömlek, hele ki maçların yayınlanmadığı gelirlerinin olmadığı bir lig. 2.lige düşmek çok kolay ama çıkılması o kadar zor. Şimdiki yönetimin yapacağı en doğru iş Kongre Kararı alarak yeni bir seçime gitmeleridir. Eğer 2. Ligden tekrar 1. Lige çıkmak istiyorsak paralı lobisi olan bir yönetim iş başına gelmelidir.
Anlaşıldı ki kimse teravih namazı bahanesi sokağa çıkma yasağını delemeyecek.